- Ekonomi
- 28.05.2025 15:57
ETİK Başkan Yardımcısı Tercan, Kurban Bayramı tatilinin uzatılmamasının ekonomik açıdan doğru bir karar olduğunu belirterek, vatandaşların uzun süreli tatil yapacak gücünün olmadığını vurguladı
Kurban Bayramı tatilinin 5 günlük süreyle sınırlandırılması, kamuoyunda farklı tepkilere neden olurken, özellikle turizm sektöründe bu kararın etkileri merak konusu oldu. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayla tatilin 5 Haziran Perşembe günü öğleden sonra başlayıp 10 Haziran Salı günü sona ereceğinin duyurulması, turizmciler tarafından ekonomik gerçeklikler ışığında değerlendirildi.
Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkan Yardımcısı Bülent Tercan, Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik koşulların göz önüne alındığında bu kararın yerinde olduğunu belirtti. Tatil süresi uzatılsa dahi vatandaşların 10 gün boyunca tatile çıkamayacağının altını çizen Tercan, esas sorunun yerli turistin tatile erişiminden çok, İzmir’in yabancı turist çekme konusundaki yetersizlikleri olduğunu vurguladı. Turizmin kalkınması için yerel yönetimlerin tanıtıma daha fazla bütçe ayırması gerektiğine dikkat çeken Tercan, İzmir’in sahip olduğu kültürel ve tarihi zenginliklere rağmen “yabancı turist fakiri” olduğunu dile getirdi. Aynı zamanda Tercan, İzmir’in varlık içinde yokluk çektiğini vurguladı.
Türkiye ekonomisi için tatil süresinin uzatılmamasının doğru bir hamle olduğunu ifade eden Tercan, “Biz çalışması gereken bir ülkeyiz. Kurban Bayramı’nda veya Ramazan Bayramı’nda tatil süresinin uzun tutulmasını doğru bulmuyorum. Türkiye ekonomik sıkıntılar içerisinden geçiyor. Tatil 10 günde olsa zaten hiçbir vatandaş 10 gün tatile gelemeyecekti. En fazla 3 gece 4 gün tatilini yapıp gidecekti. Böylesi daha uygun oldu. 10 günlük bir otel maliyeti ciddi bir maliyet. Şu anda oteller yüzde 40 civarında dolu. Ancak Türkiye’deki yerli vatandaşlar rezervasyona arife gününden 1 gün önce karar veriyor ve yoğunluk o zaman yaşanıyor. Arife günün akşamından itibaren yüzde 80-90 civarında bir doluluk bekliyoruz. Doluluk zaten geçtiğimiz yıla kıyasla aynı oranda ilerliyor. Herhangi bir düşüş veya artış yaşanmıyor. Geçen yıllara benzer bir süreci yaşıyoruz” dedi.
Almanya’dan ve İngiltere’den yapılan rezervasyon taleplerinde yoğunluk yaşandığını dile getiren Tercan, “Almanya’dan ve İngiltere’den talepler iyi yönde. Aynı zamanda Avrupa’dan gelen talepler de iyi yönde. Ancak şöyle bir sıkıntı var İzmir yabancı turist fakiri. İzmir’deki yetkililer daha çok yabancı turistin gelmesi için daha fazla tanıtım ve teşvik yapmalı. Yabancı turizm gazetecilerini ağırlamak lazım. Yani İzmir yabancı turist ağırlamak için çok çalışmalı. Yabancı turizm fuarlarına katılmak ve stantlarda yer almak gerekiyor. Yabancı turizm gazetelerine ilanlar, reklamlar vermek lazım. İzmir turizm açısından zengin bir ülke” diye aktardı.
İzmir’in varlık içinde yokluk çektiğini vurgulayan Tercan, “İzmir’de UNESCO mirası Bergama, Efes, Meryem Ana var. Aynı zamanda Hristiyanlık için çok önemli olan İncil’de yazan 7 kilise İzmir ve yakın çevresinde. Dünyanın en eski çarşısı Kemeraltı var. Deniz, kum, güneş, gastronomi, uluslararası havaalanı var ve Avrupa’dan 60 yere direkt uçuş yapılıyor. Buraların daha çok tanıtılması gerekiyor. İzmir varlık içinde yokluk çekiyor. 5393 sayılı belediye yasasına göre turizm tanıtımı, çöp toplamak ve asfalt dökmek gibi belediyenin asli görevi. Bu tamamen yerel bir konu. Türkiye ve İzmir’e yabancı turist, dolar, euro ve döviz lazım. Belediye konser yapmak yerine bütçeyi turizme ayırsın. Dünya genelinde turizm konusunda büyük bir rekabet var” ifadelerini kullandı.