11 yaşındaki Yiğit Cem için adalet aranıyor… Anne Aygün imza kampanyası başlattı 

Ankara’da 11 yaşındaki Yiğit Cem Altınok, iddiaya göre akranlarının bisikletinin frenlerini kasten bozması sonucu geçirdiği kazada hayatını kaybetti. Acılı anne Nazlıcan Aygün, olayın ‘basit bir bisiklet kazası’ olarak kapatılmaması için adalet mücadelesi başlattı. 
Anne Aygün, Change.org üzerinden “Kaza Değil Cinayet... Yiğit Cem İçin Adalet” başlıklı bir kampanya başlatarak imza desteği çağrısında bulundu. Kampanyada, olayın tüm yönleriyle araştırılması ve sorumluların adalet önüne çıkarılması talep ediliyor. Destek olmak isteyenler, kampanyayı imzalayarak ve paylaşarak #YiğitCemİçinAdalet etiketiyle sesin duyulmasına katkı sağlayabilir.

BENİM TEK EVLADIM, YAVRUM TOPRAKTA

Kampanya metninde yer alan ifadeler şöyle: “11 yaşında akranları tarafından bisikletinin frenleri çekilerek 13 metrelik istinat duvarından düşüp öldürülen oğlum için adalet arıyorum. Oğlum Yiğit Cem Altınok sadece 11 yaşındaydı. Ankara’da akranları tarafından, bisikletinin frenleri koparılıp (kamera kayıtlarımız mevcuttur) ‘buradan inersen seni de mahalle maçına alacağız’ diyerek iki bina arası otopark girişi olan yokuştan inmesi söylendi (ve el işaretiyle oradan inmesi istendiği kamera kayıtlarımızda mevcuttur). Oğlum inmeye başladığında freninin tutmadığını fark edip ayaklarıyla durmaya çalıştı ve bağırdı; yokuşun sonuna geldiğinde 8 metrelik istinat duvarına çarpıp bisikletiyle birlikte düştü. Katiller oğlum düşünceye kadar sessizce izlediler. Oğlumun ölümü suçlusu olmayan kaza olarak geçiştirildi ama oğlum ölmedi öldürüldü. Hem frenlerini bozan katiller, hem yokuşun eğimini doğru yapmayan, istinaf duvarına koruma koymayan müteahhitler ve yetkililer tarafından.  Lütfen sesimizi duyurmamıza yardımcı olun. Oğlum 15 dakika içinde benden koparıldı ve sadece binamızın önünde bisiklet sürmek istedi. Rica ediyorum, duyarsız kalmayınız. Oğlumun katilleri 3 aydır hayatlarına devam ediyorlar. Benim tek evladım, yavrum toprakta.”

SESİMİZİ DUYURMAK İSTİYORUM

Taleplerini de sıralayan anne Aygün, “Bu olayın ‘basit bir bisiklet kazası’ olarak değil, kasten yapılmış müdahale ve akran zorbalığı sonucu ölüm olarak değerlendirilmesini; gerek çocuklar gerekse yetişkinler düzeyinde şüpheli/sanık olarak soruşturulmasını istiyorum. Dosyanın derhal savcılığa intikal ettirilmesini, sürecin tam, şeffaf ve hızlı şekilde yürütülmesini; yayınlanan kamera kayıtlarının ve olay yeri inceleme raporlarının eksiksiz olarak değerlendirilmesini talep ediyorum. Olayın gerçekleştiği binanın müteahhidi, bina yönetimi, ilgili belediye ve otopark/giriş düzenlemesinden sorumlu kurumların da kusurlu olduğu yönünde bir iddia vardır. Bu kurumların sorumluluğunun araştırılmasını ve gerekli idari-cezai işlemlerin yapılmasını istiyorum. Bu tür olayların bir daha yaşanmaması için, akran zorbalığına karşı caydırıcı yaptırımlar, okul-mahalle ortamlarında denetim ve güvenlik önlemlerinin artırılması yönünde kamuoyuna ve yetkililere çağrı yapıyorum. ‘Artık bu son olsun’ diyerek herkesin sesi olmasını istiyorum. Adalet istiyorum. Ben bir anne olarak acımı yaşayamadan hakkımı aramaya başlayabildim. Bu yüzden kamuoyunun desteğiyle sesimizi duyurmak istiyorum” çağrısında bulundu.