2019 Yerel Seçimleri'nde Aziz Kocaoğlu Aday Olmayacağını açıkladı

E. ÇAĞLA GENİŞ
Türkiye’de gözler 2019 yılının Mart ayında yapılacak yerel seçimlere çevrildi. Herkesin merakla beklediği illerin başında gelen İzmir’de; İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun yeniden aday olup olmayacağı merak konusuydu. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, 2019 yerel seçimlerine ilişkin Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında, büyükşehir belediye başkanı adayı olmayacağını söyledi. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden hemen sonra “Değişim şart” diyerek, CHP Genel Merkezi’ne karşı imza hareketi başlatan Muharrem İnce’den yana tavır alan Kocaoğlu, açıklamasında değişimde ısrarcı olduğunun vurgusu yaptı.



EN AZ HASARLA YANAŞTIRDIM
Göreve geldiği ilk yıllara ilişkin kürsüden açıklamalarda bulunan Başkan Aziz Kocaoğlu, “Heyecanınızı çok iyi anlıyorum. Türkiye’nin üçüncü büyük kentinin belediye balkanı sıfatı taşıyan birinin yeniden aday olup olmayacağının merak edilmesi elbette çok doğal. Önce yaşadığımız süreci özet geçmek isterim. 2004 yılında rahmetli başkanımızın vefatından sonra hiç hazırlıksız geldiğim bu görevde ilk üç yıl hem emanetçi gözüyle bakılan bir başkan oldum. Herkes 2009 seçimlerinde aday gösterilmeyeceğimi düşünüyordu. Gemiyi en az hasarla limana yanaştırmam onlar için büyük başarıydı. Yaşanılan en onurlu yıllar olarak gördüğüm belediye başkanlığı görevimin hakkını verebilmek için çoğu zaman insanüstü tempo ile çok çalıştım. Süreç beni bir anda CHP’nin doğal adayı haline getirdi. Seçimlerde yüzde 56 gibi rekor bir oyla ipi göğüsledim. 2014 yılında yerel seçimler için kabinenin en güçlü ismi Binali Yıldırım’ı aday gösterince ben de 15 dakika sonra CHP İzmir İl Başkanlığına giderek adaylık dosyamı verdim. Partimin İzmir’deki başarısı sürdürmek için bu meydan okumayı yapmak zorundaydım. Yüzde 50 oyla yine kazanan taraf biz olduk” dedi.



DAVALARI KAYBETTİK
Sağlıklı ve sürdürülebilir büyüme için doğru bir planlama yapılması gerektiğini hatırlatan Kocaoğlu, şunları söyledi: “Şehircilik ilkelerinden ayrılmadan kentin geleceğini de planlayarak ve bu planlardan taviz vermeden, betonlaşmayı minimuma indirerek çalışmayı sürdürdük. 2011’den sonra yargı süreçlerinde hep davaları kaybettik. Yine de biz mücadelemizi sürdürmek için hiç olmazsa görevimizi yapıp tarihe not düşmek için hatalı olduğuna inandığımız kentin geleceğini riske atacağını inandığımız konularda hukuk sürecini sonuna kadar takip ettik. Çevre yatırımları konusunda hedef koyduğumuz yüzülebilir körfez hedefine çok az bir zaman kaldı. Şu anda da körfezin suyu yüzülebilir niteliktedir ama kalitenin daha da artması gerekmektedir bunun için de ÇED alındı proje ihalesi doğal yaşam arasının ve kanalın yapılacağı projenin gerçekleşmesi için ihaleye çıkılmıştır biter bitmez kazı ve taşıma çalışmalarına başlamak üzere araç ve gereç donanımı alınmak üzere çalışmalar başlatılmıştır.”
MODEL OLAN
Bugün İzmir’in Türkiye’nin sürdürülebilir büyüme yolunda örnek işler yapılan ve yaşamak için can atılan bir numaralı kent haline geldiğini vurgulayan Kocaoğlu, “Geleceğine de sahip çıkan, çağdaş değerlere olan inancını her geçen gün daha fazla hissettiren ve her zaman dik duran önder ve delikanlı bir kent. Modası geçen değil model olan bir İzmir yarattık, İzmirlilerle birlikte. Bunu başarırken doğruları kurmaktan korkmadık adaletten ayrılmadık. Hep dik durduk. Haksızlık önünde eğilmedik. İzmirlilerin başını öne eğdirmedik. Bazıları için acı da olsa hep doğruları söyledik. Çok bedel ödedik. Türkiye belediyecilik tarihinin en büyük operasyonu bize yapıldı. Kumpasa gelmiştik. Koca bir altı yılımızı emniyette savcılıkta nezarette geçti. Sonunda tüm suçlamalardan yüzümüzün akıyla çıktık ama geç kalan adaletin adaletsizlik olduğunu anladık. Ama orada takılıp kalmadık” dedi.

DEĞİŞİMDE ISRARCIYIM
24 Haziran seçimlerinden kısa süre sonra CHP Genel Merkezi’ne yönelik bir değişim çağrısı yaptığını anımsatan Kocaoğlu, “Söz konusu değişimin genel başkanın öncülüğünde gerçekleşmesi partimize güç katacaktır demiştim. Üzerinde çok tartışılan bu açıklamam aslında çok açık ve anlaşılır olduğunu hepimiz biliyoruz. Bugün sizlerin huzurunda bir kez daha artını çizmek istiyorum ki, o açıklamayı yaptığım gün ne düşünüyorsam bugün yine aynı noktadayım. Değişimde ısrarcıyım. Bunun tehdit değil fırsat görülmesi kanaatindeyiz. Kişilerle problemim. Yaşamım boyunca kimsenin adamı olmadım ne düşünüyorsam onu söyledim. Ne yaptıysam arkasında durdum. Her zaman önce devletim sonra partim için çalıştım böyle geldim böyle gideceğim. Yarının aydınlık geleceği dedim ya ben buna samimi olarak inanıyorum. 14.5 yıldır yoğun tempo içindeydim. İzmirliler için üretmeye konsantre olmuştum. Samimiyetle ve her defasında elimden gelenin daha fazlasını yapmaya çalıştım. İzmirliler beni üç dönem başkan seçti, 150 yıllık İzmir belediyecilik tarihinde en uzun süreli başkan olmak benim ve ailem için gururların en büyüğü oldu” ifadelerini kullandı.
TEŞEKKÜRLER İZMİR
Konuşmasının devamında yeniden aday olmama kararını açıklayan Kocaoğlu, şu ifadeleri kullandı: “Bugün aday olmama kararımı sizlerle paylaşmak istiyorum. Bu noktayı geçen seçimlerde kıymayı planlamıştım ancak yıldırım faktörü olunca bu plan askıda kaldı. Bugün en büyük arzum 15 yıl sonunda görevimi CHP’li başka arkadaşıma devretmek. Adaylıkla ilgili kararımı 6 ay önce açıklamamdaki asıl enden yeni arkadaşlarımızı seçime hazırlanmak için yeterli süreyi verebilmektir. Evrensel ahlak kurallarını koruyan İzmirlilerin malını gözü gibi koruyacak, İzmir’in hakkını savunurken hiçbir şeyden sakınmayacak ve İzmir modeline sonuna kadar sahip çıkacak bir ismi seçeceğine inanmak istiyorum. Bana desteğini hiç esirgemeyen İzmirliler başta olmak üzere mesai arkadaşlarıma, meclis üyelerimize, muhtarlarımıza, genel başkandan sade üyesine kadar CHP’nin her kademesindeki insanlara, kentimizin kalkınması için kader birliği yaptığımız iş insanlarına, akademisyenlere, basın mensuplarına, üreticilerimize, memurlarımıza, esnafımıza, öğrenci ve öğretmenlerimize ve elbette eşim ve evlatlarıma sonsuz şükranlarımı sunuyorum. Teşekkürler İzmir.”
FİKRİMİZ SORULUR MU BİLMİYORUM
Açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Kocaoğlu, “Partinizin adayların belirlenmesi konusunda nasıl bir dahliniz olabilir?” sorusu üzerine şunları söyledi: “Sistemimizde genel başkan ve genel merkez, aday belirlenmesinde yetkilidir. Bize fikrimiz sorulursa fikrimizi her zaman olduğu gibi açıklarız ama Türkiye siyasetinde şöyle bir şey var. Tarlada izi olmayanın harmanda sözü olmaz derler. Ne kadar dikkate alınır alınmaz, fikrimiz sorulur mu sorulmaz mı bilmiyorum. Sorulursa biz doğru bilgiyi vermek üzere katkıda bulunuruz. 24 Haziran’dan sonraki gelişmelerin kararımda etkisi olmadı. Bu kararı 2014 yılı seçimlerine giderken 2013 yılına altı ay kala verdim. Binali Yıldırım’ın adaylığını açıklamasından önce genel başkanla aday olmak istemiyorum diye konuşmuştum. O zaman sadece Binali Bey’in ismi konuşuluyordu aday gösterilirse ona göre karar vereceğim demiştim. O dönem Recep Tayyip Erdoğan, Gündoğdu Meydanı’nda Binali Yıldırım’ın elini kaldırdığı an il başkanlığına adaylık dosyasını verdim. Bu çok eski bir karar değişimle ilgisi yok. Genel merkezle henüz paylaşmadım ama daha önce aday olmadığımı adaylık konusunda çalışma yapılması gerektiğini paylaştım.”
Bir kente belediye başkanlığı yaptıktan sonra siyaseti bir yere seçilmek anlamında noktalamak gerektiğini savunan Kocaoğlu, “Ama bu; partiye çalışmayacak, seçimlerde elinden geleni yapmayacak anlamına gelmemelidir. Eski bir partili olarak bunca yıllık birikimi partimiz lehinde kullanacağız ama herhangi bir yere aday olmak söz konusu olamaz. Bu koltuktan daha büyük koltuk yok, bu koltuğu bıraktıktan sonra ne yapacağım. Ama partime çalışacağım. 2019 yerel seçimlerinden yerelde iktidarımızın artacağını, nasıl kaybettiğimi hepinizin bildiği ilçelerinde tekrar kazanılacağı görüşündeyim. Ben kararımı verdim ve açıkladım. Bunu açıklamamın nedeni de ben erken açıklamayı partinin ve genel merkezin de adayların elini kolaylaştırmak için yaptım. 6 ay önce açıklarsan yönetimde sıkıntı yaşarsı uyarıları da oldu ama o zaman adaylara ve partiye haksızlık yapmış olurdum. Üç dönemdir altı ay kala açıklama yapıyorum yani sözümü tutuyorum. Genel başkan ısrar ederse kararım ne olur? Olmayan şeyi konuşmaya gerek yok olursa o zaman değerlendiririz” şeklinde konuştu.
KİMSEYE KIRGINLIĞIM YOK
Kocaoğlu, “Kırgın mısınız?” sorusu üzerine ise şunları söyledi: “Kimseye kırgınlığım yok. Değerli basın mensuplarının bir bölümünün yaptıkları eleştiriler hepsinden ders aldım. Bir kısmı maksadını aşan hatta kişilik haklarına bir anlamda tecavüz eden açıklamalardır bir tane basın mensubuna dava açmadım. Telefon da açmadım sadece yanlış varsa bunu tekzip etmen için değil sadece yanlışı düzeltmek için arıyorum diye o da beni anlayacak olanlara… Kimseye kırgınlığım yok neden kırgın olayım. Benim ve ailem için en ulvi en onurlu görevi en uzun süre yapıp hep aday mı olacağım hep siyasette mi kalacağım benim özel hayatım var torunlarım var. Hep burada kalmak koltuğu işgal etmek bana doğru gelmiyor. Biz sistem kurduk oturttuk projeler devam ediyor. Kadro oturmuş durumda. Zaten belediyenin önümüzdeki beş yılda ne yapacağı kim gelirse gelsin belli. Bu hizmetler devam edecek. Bırakmasını bilmek gerektiğini, siyasetten başka bir yaşam da olduğunu ben bu konuda da örnek bir davranış sergilediğim için kendimi mutlu hissediyorum. Koltuk bırakılmayacak bir şey değil gerektiğinde zirvedeyken bile bırakmasını bilmek gerektiğine son örneğim de bu olsun diyorum. Ben kimseye mesaj vermiyorum. Herkes kendi özgür iradesiyle değerlendiriyor.”