“31 Mart dönüm noktası olacak”

CHP’li belediyelerin, işçi ve memur maaşlarını ödeyemediğini iddia eden AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, “Sahadan aldığımız olumlu tepkiler ve vatandaşlarımızın teveccühü gösteriyor ki bu seçim İzmir için bir dönüm noktası olacaktır” dedi


  • Oluşturulma Tarihi : 14.03.2019 11:15
  • Güncelleme Tarihi : 14.03.2019 11:15
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
“31 Mart dönüm noktası olacak” haberinin görseli

E. ÇAĞLA GENİŞ
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Hamza Dağ, basın mensuplarıyla bir araya geldi. AK Parti İzmir İl Binası’nda gerçekleşen buluşmada Dağ, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Seçimlere 17 gün kala AK Parti olarak seçim çalışmalarına hız kesmeden devam ettiklerini kaydeden Dağ, CHP’nin ise parti içi koltuk krizleriyle, aday belirleme sürecinde yaşanan olumsuzluklarla, tepeden inme adaylarla, belediyelerde rant kavgalarıyla vatandaşın karşısına çıktığını savundu. Seçim çalışmaları sırasında sıklıkla karşılaştıkları bir diğer konunun ise CHP’li belediyelerin, işçi ve memur maaşlarını ödeyememe meselesi olduğunu söyleyen Dağ, “Sahadan aldığımız olumlu tepkiler ve vatandaşlarımızın teveccühü gösteriyor ki bu seçim İzmir için bir dönüm noktası olacaktır. Büyükşehir Belediye Başkan Adayımız ve İlçe Belediye Başkan adaylarımızla birlikte yürüttüğümüz seçim çalışmaları, İzmir genelinde karşılık bulmakta ve bir araya geldiğimiz on binlerce İzmirli hizmet temelli siyasetin özlemini duyduğunu ifade emektedir.  İnanın, İzmir’de nereye gidersek gidelim değişim talebini çok güçlü bir şekilde duyuyoruz” ifadelerini kullandı.

31 MART DÖNÜM NOKTASI OLACAK
31 Mart seçimlerine 17 gün kala AK Parti olarak İzmir’de çalışmalarının tüm hızıyla devam ettiğini belirten Dağ, “Sahadan aldığımız olumlu tepkiler ve vatandaşlarımızın teveccühü gösteriyor ki bu seçim İzmir için bir dönüm noktası olacaktır. Büyükşehir Belediye Başkan Adayımız ve İlçe Belediye Başkan adaylarımızla birlikte yürüttüğümüz seçim çalışmaları, İzmir genelinde karşılık bulmakta ve bir araya geldiğimiz on binlerce İzmirli hizmet temelli siyasetin özlemini duyduğunu ifade emektedir.  İnanın, İzmir’de nereye gidersek gidelim değişim talebini çok güçlü bir şekilde duyuyoruz. Bizler milletimizin karşısına çıkarken, 17 yılda yaptığımız hizmetleri en büyük referans olarak ortaya koyuyor ve milletimizden vazife isterken yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı anlatıyoruz. Rakibimiz olan siyasi parti ve ittifaktan da vatandaşa hizmet odaklı bir seçim kampanyası yürütmesini bekliyoruz. Fakat ne yazık ki onlar vatandaşın ihtiyaçlarından uzak, parti içi koltuk krizleriyle, aday belirleme sürecinde yaşanan olumsuzluklarla, tepeden inme adaylarla, belediyelerde rant kavgalarıyla vatandaşın karşısına çıkıyorlar. Bu süreçler tüm İzmir halkının kafasında soru işaretleri oluşturmuş ve birçok kişide endişeler yaratmış durumda!” dedi.

BUCA KRİZİNE DEĞİNDİ
CHP Buca’da aday gösterme sürecinde yaşanan krize değinen Dağ, “Özellikle Buca adayının geri çekilerek başka bir adayın gösterilmesi, olayın arka planında yaşananlar hiçbir şekilde açıklanamayacak bir durumdur. Olayın temel aktörü CHP Genel Başkan Yardımcısı’nın şu sözleri bir skandal. ‘Şu an tren kalkacak bu trene ya şimdi binecek ve bize tabii olacaksın ya da bu trene hiç binmeyeceksin. Eğer bu trene bindikten sonra sözümden çıkarsan seni mahvederim, perişan ederim, aklına gelmeyecek şeylerle karşı karşıya kalırsın. Eğer benim sözümden seni büyükşehir belediye başkanı yaparım. Meclis tablosu yaparken bir iki arkadaşını yazabilirsin ama diğerlerini ben belirleyeceğim. Belediyeyi biz yönetiriz ama sözümden çıkarsan seni bitiririm, lime lime ederim’… Bu sözler İzmir’in en büyük ilçesindeki bir belediye başkan adayına söyleniyor. Bu sözler CHP’deki demokratik kültürün ve liyakatin hal-i pür melalini açık şekilde ortaya koyuyor            dedi.

YAŞANANLARI ÜZÜNTÜYLE İZLİYORUZ
İzmir seçmeni adına bazı sorular sormak istediğini söyleyen Dağ, “Bu yaşananlar İzmir seçmenin aklına birtakım sorular getirmiştir. İzmir seçmeni adına bu soruları sormak istiyorum. CHP’de tüm aday adayları bu şantaj ve tehditlere maruz kalmış mıdır? İlçe belediye başkan adayları bu trene binmiş midir? Bu tehditler karşısında ilçe belediye başkan adayları başlarını eğip koltuk için eyvallah demişler midir? CHP’nin kazandığı belediyeleri, belediye başkanları mı yoksa genel merkezdeki rantçılar ve onların yereldeki temsilcileri mi yönetmektedir? Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olan Tunç Soyer bu duruma boyun eğmiş ve biat kriterlerini kabul etmiş midir? Eğer bu tehditler karşısında dik durmuşsa bunu neden kamuoyuna açıklamamıştır? Bizler bu yaşananları üzüntüyle izliyoruz. CHP’li kardeşlerimin de bu yaşananlar karşısında üzüldüğüne ve seçimde gerekli tavır göstereceklerine inanıyorum” ifadelerini kullandı.

SEFERİHİSAR’DA MAAŞLAR ÖDENMİYOR
Seçim çalışmaları sırasında sıklıkla karşılaştıkları bir diğer konunun ise CHP’li belediyelerin, işçi ve memur maaşlarını ödeyememe meselesi olduğunu söyleyen Dağ, “Bu durum İzmir’deki CHP’li belediyeler için artık kronikleşmiş bir sorun halini almıştır. Bu konuda bilhassa Seferihisar Belediyesi’nin ön plana çıkması, Tunç Soyer’in İzmir Büyükşehir Belediye başkan adayı olduğu göz önüne alındığında son derece düşündürücüdür. Geçtiğimiz günlerde Seferihisar’a yaptığımız ziyaret esnasında bu konu ile ilgili çokça şikayet aldım. Seçim arifesinde iken bile Seferihisar Belediye Başkanı işçi ve memur maaşlarını ödememiş! Seferihisar Belediyesi işçilerinin Ocak ve Şubat ayındaki maaşları ödenmemiş ve memurların maaşları da 15 gün gecikmeli ödenmiş! Bu konu basına yansıyınca alelacele maaşları ödemişler fakat bu sefer de işçilerin maaşları 500-1000 TL arası kesintilerle gerçekleşmiş. Bunun yanında Tunç Soyer bir toplantıda personeline seçim sürecinde CHP için çalışmaları ve CHP’nin seçim bürolarında bulunmaları gerektiğini söylemiş aksi takdirde maaşları tekrar ödememekle tehdit etmiştir. Seçim sloganı ‘Çok renk, çok ses, çok nefes’ olan Tunç Soyer Seferihisar belediye personeline yönelik bu dayatma ve tehditleri nasıl açıklamaktadır?” diye sordu.

BÜYÜKŞEHİR BÜTÇESİNİ NASIL YÖNETECEK?
Dağ, “CHP Büyükşehir Belediye Başkan adayı Tunç Soyer, şahsi reklamını yapmak için milyonlarca lira harcarken, tüm billboardları kendi görselleriyle doldururken, çalışanlarının maaşları konusunda aynı cömertliği göstermemesini ne ile açıklamaktadır? Her fırsatta geliri eşit paylaşma edebiyatı yapan, İzmir’in sözde halkçı ve emekçi Belediye Başkan adayı Tunç Soyer işçilerin ve memurların parasını başka yerlere mi harcamaktadır? Tunç Soyer’in kendi maaşı da çalışanlarının maaşı gibi gecikmiş midir? 43 bin 500 nüfuslu Seferihisar’da çok basit bir meselenin altından dahi kalkamayan Tunç Soyer binlerce kişinin çalıştığı İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni ve bu belediyenin bütçesini nasıl yönetecektir?” açıklamasında bulundu.

HALA AYNI DÜŞÜNCEDE Mİ?
CHP’nin Büyükşehir Belediye Başkan adayının HDP ile yakın bir çizgide olduğunu savunan Dağ, şunları söyledi: “Kemal Kılıçdaroğlu’nun sözde Adalet yürüyüşünde alenen tasdik ettiği HDP ortaklığının, İzmir’de en üst düzeyde bir temsiliyeti için Tunç Soyer ismi belediye başkanlığı için aday gösterilmiştir. Öyle ki Tunç Soyer ismi açıklanır açıklanmaz ilk büyük destek HDP İzmir İl Başkanlığı’ndan geldi. HDP İzmir İl Başkanlığı; ‘Tunç Soyer profilimize uygun bir adaydır, destekleyeceğiz’ açıklamasını yaptı. Tunç Soyer ismi HDP’yi son derece heyecanlandırdı. İzmir’den aday çıkarma ihtiyacı dahi duymadılar. Neden? Çünkü Tunç Soyer, geçmişiyle HDP için bulunmaz bir aday. Tabi ki İzmir’deki durumu HDP Eş Genel Başkanı’nın ‘Batı'da AK Parti ve MHP’ye kaybettireceğiz’ açıklamasıyla ortaya çıkan stratejisi ile birlikte okumalıyız. Tunç Soyer İzmir’de HDP ile birlikte ortak miting yapacak mıdır? Terörle ilişkileri dolayısıyla Sur Belediyesi’ne kayyum atanmasından sonra yaptığı açıklamada ‘Darbeye karşı asıl şimdi tankların üstüne çıkmalı’ ifadesini kullanan Soyer, bu açıklamayı hangi refleksle yapmıştır? Tunç Soyer hala aynı düşüncede midir? Yoksa bunları olayın sıcaklığı ile mi söylemiştir? Sur’da gerçekleşen kayyum atamasına yönelik açıklamaları göz önünde bulundurulduğunda; Tunç Soyer İzmir’de terörle ilişkili kişi ve gruplara yönelik gerçekleştirilebilecek olası operasyonlarda panzerin üstüne mi çıkmayı yoksa önüne mi yatmayı planlamaktadır? PKK’nın bölgede uyguladığı terör hakkında ne düşünmektedir?  Devletin önlemlerini darbe olarak niteleyen bir kişi terörle mücadelemizde ki başarılar hakkında ne düşünmektedir?”

DEĞİŞİM TALEBİ HİÇ BU KADAR GÜÇLÜ OLMAMIŞTI
Konuşmasının sonunda İzmir’in kötü yönetildiğini ifade eden Dağ, “İzmir’de birçok sıkıntı var, evet yerel yöneticiler bu sorunları görmezden geliyor veya çözebilecek vizyona sahip değil. Ancak her şeye rağmen bu şehir huzurlu ve güvenli bir şehirdir. İzmir; farklı kültürden insanların bir arada yaşadığı, aşırılıklara taviz vermeyen, ayrıştırıcı dilin karşılıksız kaldığı bir yapıya sahiptir. Ancak bu şehri emanet etmek istedikleri kişi İzmir’in bu refleksleriyle uzaktan yakından alakası olmayan biridir. Sadece belli bir zümreye hitap eden bu kişinin İzmir’de belediyenin başına geçmesi durumunda yönetme sıkıntısının yanında şehirde güvenlik problemlerinin de ortaya çıkacağı bir zemin oluşması muhtemeldir. Çünkü olası durumda bu güzel şehrimizde HDP-PKK çizgisinin de bir aktör olarak ortaya çıkacağı su götürmez bir gerçektir. 8 yıldır milletvekilliği ve öncesinde de uzun süre siyaset yaptığım bu şehirde, inanın değişim talebi hiç bu kadar güçlü olmamıştı. İzmir’i CHP’ye mahkum görenlerin, İzmir’i CHP’nin bir kalesi zannedenlerin 31 Mart akşamı İzmirlilerden hak ettikleri cevabı almalarını arzu ve temenni ediyorum” dedi.

ARAŞTIRIYORUZ, AÇIKLAYACAĞIZ
Teröre destek veren bazı kişilerin CHP tarafından meclis üyesi listelerine yazıldığı iddialarını yeniden vurgulayan Dağ, “Elimizde resmi veri olmadığı için paylaşamasak da ilçe adaylarının çoğunu Parti Meclisi’nden çıktıktan sonra tanıdık. Kamuoyunun bildiği isimlerde değildi. Teröre destek veren meclis üyeleri ile ilgili araştırmalara yapıyoruz ya isim isim ya da sıra belirterek bu çizgide olan meclis üyesi adaylarını açıklayacağız” dedi.

CHP’NİN DE EMRİNDEYDİK AMA…
Dağ, “Biz belediye başkanlarımızın emrindeyiz. Mekik dokumaya hazırız Ankara-İzmir arasında. 8 senedir milletvekiliyim. Ben bugüne kadar CHP’li belediye başkanlarının kendi şehirleri ile ilgili olan bir konuda ellerinde dosya ile Ankara’da bizi ziyaret ettiklerine vakıf olmadım. Ama bizim Kınık, Kemalpaşa, Torbalı, Ödemiş, Selçuk olsun hepsi 3 ayı geçmez ki ellerinde dosya ile gelirler. Turistik gezi değil… Biz gittiğimiz yerlerde bunu söylüyoruz. CHP’li belediye başkanlarının da emrindeydik ama kendi ilçesindeki sorunları bizimle paylaşan olmadı. Biz gittiğimiz yerlerde bunları anlatıyoruz” dedi.

SEÇMENİ KEMİKLEŞTİRME DERDİNDELER
İzmir’de CHP’nin seçim ofislerine yapılan saldırılara ilişkin konuşan Dağ, “Ziyaret ettim geçmiş olsun dedim. Kişiler arasındaki bir adli olay o siyasi değil. Biz yine her zaman çağrımızı yapıyoruz. 31 Mart’a kadar siyasi mücadelemizi yapacağız. Burada şahsi bir olayı siyasi noktaya getirmek yanlış. Herhalde anketler önlerine gelmeye başladı; buralardan bir kemikleşme İzmir’de yapabilir miyiz derdindeler… Bu seçmenleri yeniden kemikleşme noktasına getirebilir miyiz derdi yaşanıyor. İşi genel merkez noktasına getirecek olursak bizim de verecek birçok örneğimiz olur. Bunu da en iyi bilen Kamil Bey’dir” ifadelerini kullandı.

ALGI OLUŞTURMAYA ÇALIŞIYORLAR
Anket çalışmalarının kamuoyu ile paylaşılmasını doğru bulmadığını ifade eden Dağ, “İki senedir AR-GE birim başkanıyım. Anket kamuoyuna açıklanmak için yapılmaz. Eğer açıklanıyorsa zaten unutulur gider denilerek herkes operasyon çevirmeye ve anketler üzerinden algı oluşturmaya çalışır. Sürekli algı oluşturmaya çalışıyorlar sanırım onlar da tehlikenin farkındalar” dedi. CHP’li bazı isimlerin İzmir’de AK Parti oylarının düşük olduğuna yönelik sözlerine yanıt veren Dağ, “Biz onlara göre siyaset belirlemiyoruz millete göre belirliyoruz. Büyükşehir’i kazanmak için çalışıyoruz yüzde 51 almamız lazım. Millet İttifakı’ndan şöyle böyle diyenler İzmir’i temsil etmiyor ki… Onlar düşünüyorlar ki İzmirler bizimle aynı düşünüyor ama öyle bir şey söz konusu değil” açıklamasında bulundu.