Adalet yerini buldu

TANER UYANIKER

İzmir’de 15 Temmuz gecesi yapılan darbe girişimden sonra Narlıdere Kutlu Yalvaç Camii’nde sela okuyan müezzin Mehmet Kuzgun’a saldıranlar ilk duruşmada tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı.

Sanıkların serbest bırakılmasından sonra oluşan tepkiler sonucunda, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, müezzin ve cami imamını darp edip serbest kalan 4 sanık hakkında yeniden yakalama kararı çıkarttı. Şahıslardan birisinin İzmir Emniyet Müdürlüğüne bağlı Terörle Mücadele Şube Müdürlüğüne gelerek teslim olduğu saatlerde AK Parti İzmir Teşkilatı ve Memur-Sen İzmir İl Temsilciliği de Kuzgun’a destek vermek üzere olayın yaşandığı Camii’nde bir araya geldi. Burada partililer tarafından vatandaşların ve diğer din görevlilerinin faks yollayabilmesi için Kuzgun’a faks makinesi hediye edildi.

“15 GÜN KENDİME GELEMEDİM”

Camii önünde toplanan kalabalık pankartlarla müezzin Kuzgun’a destek verdi. Açıklamaların yapılacağı sırada gelen yakalama kararı haberini vatandaşlar alkışlarla karşıladı. Basına saldırı günü ve sonrasında yaşadıklarını anlatan müezzin Kuzgun, caminin içerisinde ve dışarısında saldırganlar tarafından darp edildiğini ve 15 gün boyunca yatağından çıkamadığını belirterek, “Tekrar tutuklandıkları için sevindim. Beni ölümle tehdit ediyorlardı. Adaletimizden, devletimizden ve halkımızdan teşekkür ederim. Ertesi gün davadan vazgeç diye camiye geldiler bana ‘Maddi, manevi senin hakkını vereceğiz’ dediler. Bende ‘Adaletimize güveniyorum hayır şikayetimden vazgeçmeyeceğim’ dedim. Darp olayından sonra 15 gün kendime gelemedim. Benim engelli çocuğum var. Annesi bakamıyor. Ben de bunalıma girdiğim için çocuğum da çok mağdur durumda kaldı. Ben yataktan kalkamıyordum. Her tarafım çürük içindeydi. Secdeye varamıyordum, yatakta sağa sola dönemiyordum” diye konuştu.

“ALLAH’IN EVİNİN CAMLARINI KIRDILAR”

AK Parti Narlıdere İlçe Başkanı Aslan Bilgi ise olayın olduğu günden beri müezzinin yanında olduklarını ifade ederek, “Bu Allah’ın selası birlik beraberliğin selasıydı. Selaya bile tahammül edemeyen insanlar oldu. Allah’ın evinin camlarını kırdılar, hoca kardeşimizi tartakladılar. Kendisine zarar verdiler. Şimdi bunlar serbest bırakıldılar. Biz bu karara isyan ettik. Bunları yapanların elini kolunu sallayarak dışarıya çıkmasını kabul edemeyiz” dedi.

ŞORTLU KADINA SALDIRANI LANETLEDİYSEK…

Memur-Sen İzmir İl Temsilcisi Ali Musa Bina da serbest bırakılanların geri yakalanmalarının olumlu bir gelişme olduğunu belirterek, “Sanıklar serbest bırakıldığında halk tarafından büyük tepki çekmişti. Daha sonra bu kişiler yeniden tutuklandı. Bu durum haklı olduğumuz zaman, birlik içinde mücadele edersek hakkımızı elde edebileceğimizin göstergesidir. Adalet mensubu hakim ve savcıları ise bu konularda daha dikkatli olmaları konusunda uyarıyorum” dedi. 15 Temmuz gecesi Torbalı, Urla ve Narlıdere’de bazı din görevlilerinin de saldırıya uğradığını hatırlatarak konuşmasını sürdüren Bina, şunları söyledi: “Nasıl ki İstanbul'da şortlu kadına saldıranı lanetlediysek, din görevlilerimize saldıran işgal yanlılarını da lanetliyoruz. Ülkemizin birliğinin sembolü olan bayrağımıza, camilerden yükselen ezan ve selalara yapılan hakaretler karşısında, kimse bizden susmamızı beklememelidir.”

FAKS HEDİYE EDİLDİ

Mahkemenin kararına Abdurrahim Karakoç'un ‘Vasiyet' isimli şiirindeki, “Ölürsen de hak yedirme, hak yeme; aka kara, karaya da ak deme. Adaletten ayrılırsa mahkeme, bir hakime bir de kanuna tükür" dizeleriyle tepki gösteren AK Parti İzmir Sosyal Politikalar Başkanı Adnan Yılmaz ise müezzin Kuzgun'a bir faks makinesi hediye ederek, Türkiye'nin dört bir yanından destek mesajlarının bu faks makinesiyle müezzin Kuzgun'a iletileceğini söyledi.

Haber Merkezi