BARIŞ kentinden BARIŞ vurgusu

E. ÇAĞLA GENİŞ

İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 94. yıl dönümü kentin dört bir yanında düzenlenen etkinliklerle kutlandı. Kutlamalar ilk olarak Zafer Yürüyüşü ile başladı. 94. Yıl Zafer Yürüyüşü İzmir'in başkanları, vekilleri, siyasi parti yöneticileri, sivil toplum kuruluşları ve sendika temsilcilerinin katılımıyla gerçekleşti.

Türk Ordusu’nun 9 Eylül 1922'de İzmir’e girerken kullandığı güzergah üzerinde düzenlenen yürüyüş, Basmane Karakolu önünden başlayarak Cumhuriyet Meydanı'nda son buldu. İzmir Valisi Erol Ayyıldız, Ege Ordusu Komutanı Orgeneral Abdullah Recep ve Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, meydandaki Atatürk Anıtı'na çelenk bıraktı. Ardından Konak Meydanı’nda temsili bayrak töreni yapıldı. Törende, İzmir’in kurtuluşunu canlandıran süvari birlikleri Vilayet önüne geldi ve Yüzbaşı Şerafettin’i canlandıran bir asker Hükümet Konağı’na Türk bayrağını çekti. Konak Meydanı’ndaki tören sonrasında kutlamalar bir kez daha Cumhuriyet Meydanı'nda devam etti.

KUTLAMALARDA BİRLİK VE BERABERLİK HAVASI

15 Temmuz darbe girişimin ardından tüm yurtta oluşan birlik ve beraberlik havası 9 Eylül kutlamalarına da yansıdı. AK Parti İl Teşkilatı geride kalan yıl olduğu gibi yine Zafer Yürüyüşü’ne katıldı. AK Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican, AK Partili vekiller Necip Kalkan, Hamza Dağ ve Büyükşehir Belediyesi AK Parti Grup Başkanvekili Bilal Doğan ile parti yöneticileri de 94. Zafer Yürüyüşü'nde yer aldı. Öte yandan geçtiğimiz günlerde istifasıyla CHP İzmir’de şok etkisi yaratan Alaattin Yüksel de kutlamalara katılarak, CHP İzmir İl Başkanı Asuman Ali güven ile birlikte kutlamaları izledi.

BUGÜN GÜNLERDEN ZAFER, ÖZGÜRLÜK VE BARIŞ

Törende konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, 94 yıl önceki büyük zaferin hangi koşullarda kazanıldığının unutulmadığını belirterek “Ve esaretin bittiği, gururu, onuru, mutluluğu iliklerimize kadar hissedip yaşadığımız, Anadolu insanının özgür birey olarak yeniden doğduğu bugünde, bizlerle birlikte burada, bu alanda, yanı başımızda olduğuna inandığımız tüm kahraman komutanlarımız ve onların korkusuz neferleri… Mustafa Kemal’ler, İsmet Paşa’lar, Fevzi Çakmak’lar, Mürsel ve Fahrettin Paşa’lar, Yarbay Zeki’ler, Binbaşı Salih Bozok’lar, Yüzbaşı Şerafettin’ler, Üsteğmen Arif’ler, Yedeksubay Besim Efendi’ler ve elbette Mustafa Kemal’in askerleri… Selam olsun size! Sıcak bir güne daha uyandık bugün… Ama asla sıradan değil! Çünkü bugün, günlerden zafer; bugün günlerden özgürlük ve bugün günlerden barış! Ne mutlu bize ki, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel ve vazgeçilmez ilkelerinin simgesi olmuş kentimiz İzmir, bugün kurtuluş gününü kutluyor. Elbette 94 yıl önceki büyük zaferin haklı gururunu yaşıyoruz. Hangi güç koşullarda kazanıldığını çok iyi bildiğimiz; inançla ve azimle yoğrulup kanla ve terle yazılan bu olağanüstü destanı asla unutmuyoruz. Unutmayacağız! Ama bugün, aynı zamanda geçmişten ders alıp ileri, daha ileri bakma günü olmalı” dedi.

“İLLE DE BARIŞ” DİYE HAYKIRMALIYIZ

Başkan Kocaoğlu, konuşmasının devamında tüm dünyaya İzmir’den barış çağrısı yaparak, şunları söyledi: “Savaşları, çatışmaları, tutsaklıkları; acıları ve gözyaşlarını tarihin derinliklerine gömüp ‘ille de barış’ diye haykırmalıyız bugün! Tüm insanlığa yapılacak bu çağrı için en doğru adres, asırlar boyunca hep hoşgörü kenti olmuş güzel İzmir’dir. Ve işte şimdi, bu çağrının tam zamanı! Biz bayrak gibi, devlet gibi, millet gibi, vatan gibi, özgürlük ve demokrasi gibi kutsal bildiğimiz değerler uğruna göz kırpmadan can veririz. Ama biz, her şeyden önce barışçı bir ulusuz. Biliriz ki, mutlu olmak için önce özgür olmak, özgür hissetmek gerekir. Barış ve özgürlük insan olmaktır. Sevmektir, umuttur, tebessümdür. Öyleyse gelin tüm dünyaya İzmir’den bir çağrı yapalım: İnsan insanı öldürmesin, sömürmesin! İnsan insanı incitmesin, aşağılamasın! İnsan insanın onurunu çiğnemesin! Kötülüklere inat gülümseyelim, bitsin bu karanlık! Yazında güzünde, karında buzunda barış ve mutluluk olsun! Zulüm değil adalet, Esaret değil özgürlük, katliam ve işkence değil huzur gelsin dünyamıza! Tüm bunların sihirli formülü, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ağzından çıkan 4 kelimede gizli: ‘Yurtta barış, dünyada barış’.”