“Baro başkanlığından kıymetli değildir”

E. ÇAĞLA GENİŞ
İzmir Barosu seçimleri 20-21 Ekim 2018 tarihlerinde yapılacak. Baro Başkanlığı için bugüne kadar 4 kişi adaylığını açıklarken, Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu adına adaylığını açıklayan isimlerden Avukat Atalay Aksay, süreçle ilgili açıklamalarda bulundu. Avukatların mağduriyetlerini çözmek için göreve talip olduklarını kaydeden Aksay, avukatların yereldeki itibarlarını artırmayı ve mücadelenin yerelden genele yayınmasını savunduklarını dile getirdi. İzmir Barosu eski Başkanı Aydın Özcan’ın milletvekili adayı olmak için görevinden istifa etmesini eleştiren Aksay, “Bir milletvekilliği, İzmir Barosu başkanlığından kıymetli değildir. Baro başkanlığı, topluma hizmet edebilmek için daha kıymetli bir yerdir. Gittiğiniz yer bıraktığınız yeri değersizleştirmemeli. Terk edip giderek bu makamı değersiz hale getirdiler” şeklinde konuştu.
TOPLUMUN HAKLARINI DA SAVUNACAĞIZ
Avukatların yereldeki itibarlarını artırmayı ve mücadelenin yerelden genele yayınmasını savunduklarını söyleyen Aksay, “Geçtiğimiz dönemlerde işin kolayına kaçıldı. Ulusal siyasete söylem üretmek kolay. Bizim temel hedefimiz; ulusal anlamda İzmir Barosu’nun bir konu hakkında sürece ilk olarak dahil olması. Bu söylemler sadece söylem aşamasında kalmayacak, mutlaka bir eylem planımız da olacak. Mevzi dışlına ateş etmek kolaydır herkes için. Hedefe varamayacağını atan da bilir. Gerçekten samimi iseniz değecek mesafeden atarsınız. Biz yerelde avukat hakları derken toplumun haklarını da savunacağız. Uzun zaman sadece yukarı bakarak yürüdük. Hep paçamız pisliğe bulaştı. Baroların, sivil toplum örgütleri ile yerelde birlikte çalışmaya başlaması önce gücü yerelde sağlaması lazım. 2018-2020 döneminde yerel sivil toplum örgütleri, işletmeler ve basın ile çalışmayı hedef alıyoruz ki sinerjimiz daha yüksek olsun. Yeni bir döneme giriyoruz. İyi bir ekiple başlıyoruz. Gerçekten ekibin puzzle gibi örüldüğünü düşünüyorum. Herkes birbirini tamamlıyor. Ülkenin ihtiyacı olan bir kadro ile geliyoruz” dedi.
SİYASİ PARTİ ÜYESİ DEĞİLİM
9 bin aktif üyesi olan İzmir Barosu’nun 10 kişilik yönetim kurulu ile yönetilemeyeceğinin altını çizen Aksay, “Yeni dönem birden fazla kurul kurduk. Bu kurullar aktif görev alacak ve baronun genel siyasetine yön verecek. Avukatın ve toplumun ihtiyacı neyse ona uygun yan kurullarla yönetim kurulu faaliyetini sürdürecek. Görevleri ve sorumlulukları dağıtarak daha etkin bir sinerji ile çalışmayı düşünüyoruz. Hiçbir ayrıştırma başkalaştırma olmayacak. Bu süreçte ne yaşanırsa yaşansın 21 Ekim’den sonra bütün avukatlar bizim için hizmet verilmesi gerekenler. Mücadele etmek istiyorsanız bir kişiden bile fedakarlık edemezsiniz. Hiçbir siyasi parti üyesi değilim bundan sonra da olmayacağım. 12 yıldır aktif baro siyaseti yapıyorum ne baro siyasetini bıraktıktan sonra hiçbir aktif siyasi göreve talip değilim. Baroyu, İzmir yerelinde avukatlar için aktif bir hale sokacağız ulusalda da takip edilen hale geleceğiz. İzmir barosu ne dedi diye bakacak herkes. Yapacağımız açıklamalar diğer barolar için feyz konusu olacak” ifadelerini kullandı.
İZMİR BAROSU DİJİTALLEŞECEK
Avukatların mağduriyetlerini çözmek için göreve talip olduklarını kaydeden Aksay, şunları söyledi: “Dinamik, istekli ve korkusuz bir ekibimiz var. Bugüne kadar hiç sinmedik. Baronun hiçbir döneminde de sinmeyeceğiz. Toplumun vicdanını zedeleyen her olumsuz duruma İzmir barosu önce müdahale etmeyi amaçlamalıdır. En büyük projelerimden birisi baronun dijitalleşmesi. Mobilizasyon yani çağa ayak uydurma… İzmir Barosu, Türkiye’de dijitale geçmiş ilk baro olacak. Yönetime gelemden her Çarşamba günü tüm meslektaşların ulaşabileceği şekilde dijital eğitim vermeye başladık. Avukat bulunduğu her yerden cep tablet, bilgisayar üzerinden 45 dakikalık eğitimlere ulaşabiliyor. Herkesin ayağına hizmet ulaştırmak zorundasınız. Basınla daha sıkı ilişkilerimiz olacak. Olağan toplantılar yapacağız.”

Haber Merkezi