Cezaevlerinde aşırı kalabalıklaşma alarmı

CİSST, 26 Haziran İşkenceye Karşı Mücadele ve İşkence Görenlerle Dayanışma Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada cezaevlerinde artan nüfusa dikkat çekti. Dernek, mahpusların insan onuruna yakışır koşullarda yaşama hakkının ihlal edildiğini vurguladı

  • Oluşturulma Tarihi : 26.06.2025 15:47
  • Güncelleme Tarihi : 26.06.2025 15:47
  • Kaynak : SULTAN GÜMÜŞ KAYA
Cezaevlerinde aşırı kalabalıklaşma alarmı haberinin görseli

Her yıl 26 Haziran’da dünya genelinde anılan İşkenceye Karşı Mücadele ve İşkence Görenlerle Dayanışma Günü, Türkiye’de de insan hakları savunucuları ve sivil toplum örgütleri tarafından cezaevlerindeki hak ihlallerine dikkat çekmek için bir fırsat olarak değerlendiriliyor. 

Bu yıl, Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CİSST) tarafından yapılan açıklama, özellikle ceza infaz kurumlarındaki aşırı kalabalıklaşmayı ve bu durumun yol açtığı insan onuruna aykırı koşulları gündeme taşıdı.

YENİ HAPİSHANELER SORUNU ÇÖZEMEZ 

CİSST’in açıklamasında, cezaevlerinde yaşanan yoğunluğun mahpusların barınma, hijyen, sağlık ve güvenlik gibi en temel ihtiyaçlarının dahi karşılanamayacak hale geldiğine dikkat çekildi. Özellikle son yıllarda adalet sistemindeki değişiklikler, tutukluluk politikaları ve artan mahkûm sayısıyla birlikte hapishanelerin kapasitesini çoktan aştığına işaret edildi. Dernek, bu tablo karşısında yalnızca yeni hapishaneler inşa etmenin sorunu çözmeyeceğini vurgulayarak, daha köklü ve insan haklarına dayalı reformlara ihtiyaç olduğunu belirtti. “Ceza infaz kurumlarındaki aşırı kalabalıklaşma, mahpusların insan onuruna aykırı koşullarda tutulmasına neden olmakta ve bu yönüyle işkence ve kötü muamele yasağının ihlaline yol açmaktadır” denilen açıklamada, ulusal ve uluslararası insan hakları normlarına aykırı uygulamaların yaygınlaştığına dikkat çekildi.

CİSST’e göre, işkence yalnızca fiziksel değil; aşırı kalabalık, yetersiz sağlık hizmeti, iletişim hakkının kısıtlanması, hijyen koşullarının sağlanmaması gibi durumlar da işkencenin dolaylı biçimleri olarak değerlendirilmeli. Bu nedenle acil olarak alınması gereken önlemler arasında, infaz sürelerinin yeniden düzenlenmesi, tutukluluk yerine alternatif tedbirlerin yaygınlaştırılması ve bağımsız denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi öne çıkıyor.

DAYANIŞMA VE HAK MÜCADELESİNE DAVET 

Dernek, toplumda yaygın olan ‘cezaevi koşulları suçlular içindir’ algısına karşı da uyarılarda bulundu. İnsan haklarının evrensel olduğunu hatırlatan CİSST, ceza infaz sisteminin bir ‘intikam’ değil, topluma kazandırma süreci olması gerektiğini ve bu süreçte devletin, mahpuslara karşı yükümlülüklerinin devam ettiğini hatırlattı. İşkenceye Karşı Mücadele Günü vesilesiyle yapılan açıklama, kamuoyunu cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine karşı duyarlı olmaya, devleti ise bu ihlalleri önlemek için sorumluluk almaya çağırıyor. CİSST, “İnsan onuruna yakışır bir infaz sistemi mümkün. İşkencenin her türüne karşı birlikte ses çıkarmalıyız” mesajıyla dayanışma ve hak mücadelesine davet ediyor.