Sayfa Yükleniyor...
CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin, belde, ilçe belediye başkanlığı ve il genel meclis üyeliği yapmış partililere, partisine katkısı nedeniyle teşekkür plaketi sunumu yaptı. Törene CHP İzmir İl Başkanlığı yönetim kurulu üyelerinin yanı sıra İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu da katıldı
EMİNE ŞEKER
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) geçen dönemde belde, ilçe belediye başkanlığı ve il genel meclis üyeliği yapmış olan başkanlara teşekkür plaketi sundu. Tarihi Havagazı Fabrikasında gerçekleşen plaket töreninde, Büyükşehir Yasası ile beldelerin tüzel kişiliklerinin alınması ve büyükşehire bağlanmaları eleştirildi.
İZMİRDE OY ORANIMIZ MALUM
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, ön seçimin üye bazında değil, delege bazında yapılması gerektiğini vurgulayarak, Eğer ön seçim delegeleriyle ve kongre delegeleriyle önseçim yapılırsa İzmirde, seçmenin oyu en adil şekilde seçime yansıyacaktır. Hepimiz de biliyoruz ki bu şekilde daha adil olacaktır ve 125 bin üye ile önseçim yapmak mahsurlar taşımaktadır. 36 bin kişiyle önseçim yapmak çok daha gerçekçi ve düzgün olacaktır. Bunun altını çizmek istiyorum. Ben bir kez daha yaklaşan vekillik seçimi sürecinde zaten genel merkezimizle istifaları ve arkasından takvimi belirledi. Takvim işlemeye hemen hemen başladı. Her kafadan bir ses çıkıyor. Neden ön seçim istiyoruz? Neden delege ile ön seçim ve kongre delegeleriyle ön seçim istiyoruz? Bunu neden başka iller bizim işimiz değil. İzmir özelinde neden istiyoruz? Uzun süredir önseçim yapılmıyor. Eski ilçe başkanları, vekilleri dışında köylerdeki delegeleri bilen yok arkadaş. Gittiğinde selamın aleyküm Ahmet, Mehmet diyecek politikacımız yok. İzmirde biz oy oranımız malum. Son tüzük değişikliğiyle CHPye 50 oy veren bir mahallede bir ön seçim delegesi belirlenerek, ön seçimle kongre delegelerinin sayısı 35-36 bin civarında. Bunu ikiye böldüğünüzde 17 küsur 18 bin delege de diğer tarafta. Bu neye göre belirlendi? Kongre delegeleri haricinde, ki kongre delegelerinin sayısı hemen hemen dörtte bir. Geriye kalan dörtte üç önseçim delegeleri o mahallede CHPnin aldığı oya göre belirlendi. İzmirli hemşerilerimiz bize oy verdi. Verdiği oy ön seçim delegesine yansıdı. Ve bizim seçici kurulumuz oluştu. Üye ile olsa ne olur? Öyle mahallelerimiz var yüzde 80inin üzerinde oy alıyoruz, üye sayımız sınırlı. Atıyorum 200 üyemiz var, çok oy almışız, 150 tane ön seçim ve kongre delegemiz var. 3bin üyemiz var, yüzde 30 oy almışız, oranın mahallelinin büyüklüğüne göre 30 tane üyemiz var. Biz üye ile yaparsak İzmirli hemşerilerimizin CHPye verdiği oyu ön seçimde yansıtamıyoruz. Adil yansıtamıyoruz. Ama delege ile yaparsak adil yansıyor. Yani her 50 CHPye oy veren kişi, gidip CHPnin adayını belirlemek için oy kullanabiliyor. Türkiye genelinde olmayabilir, herhangi bir vilayetimizde oy oranımız düşük olabilir dedi.
ÖNSEÇİMDE KİMSE KÜSMEYECEK
Kocaoğlu sözlerine şöyle devam etti: Ön seçimin şu avantajı var. Kimse bana, genel başkana, genel başkan yardımcılarına küsmeyecek. 36 bin delegeye zaten küsmeyecek. Ben tıpış tıpış evime gideyim. Önce partiye çalışıp küsmediğimi gösteriyim, ondan sonra da sahneye çıkıp delegelerle çalışıyım diyecek.
GENEL SEÇİMLER NEDENİYLE UZATMALARI OYNUYORUZ
CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin ise, partisinde görev alan ancak son seçimlerde aday gösterilmeyenlerin küsmemesi gerektiğini söyleyerek, partisi CHPnin iktidarı için tüm gücüyle çalışması gerektiğini vurguladı. Engin, Bizimde görev süremiz doldu. Ancak haziran ayında yapılması beklenen genel seçimler nedeniyle uzatmaları oynuyoruz. Genel seçim sonuçları Türkiyenin kaderini değiştirecek. İzmir dinamik bir kent. CHPnin de hizmete arzulu dinamik bir kadrosu var. Son seçimde birçok nedenle, listelerde birçok arkadaşımıza parti görev veremedi. Zaten nüfusun yaklaşık yüzde 60ını kapsayan ilçelerimizde eğilim yoklaması yapıldı. Yüzde 99 oranında da o sonuca uyuldu. Hiçbir görev kalıcı değil. Biz de 2 yıllığına seçilmiştik. Seçim nedeniyle uzatmaları oynuyoruz. Görev süremiz aslında geçen Haziranda sona erdi. Yeniden delege, ilçe ve il kongremizi yapalım isterdik. İnşallah bunu haziran seçimlerinden sonra parti hızla yapacaktır. CHPye, İzmire ve ülkeye hizmet etmek isteyen her arkadaşımız partinin her kademesinde görev alsın istiyoruz dedi.
HÜKÜMETİN YAPTIĞI GİBİ YOLSUZLUK YOK
CHP varsa aş var hukuk var diyen Engin, Bir genel seçime gidiyoruz. Artık hazirandan sonra Türkiyede 4 yıl seçim olmadığını da biliyoruz. AKPnin 300 sayısını bulduğunda başkanlık sistemini referandumla getireceğini, 360 sayısını bulduğunda ise direk meclisten geçirecek. AKPnin özlediği başkanlık sistemi de değil, ucube bir sistem. AKP demokrasisi. Maalesef bu şekilde bir başkanlığın Türkiyeye nelere mal olacağını hatırlatmakta fayda görüyorum. CHP uzun yıllardan beri iktidar olamadı. Her diktatörün her gücün bir sonu vardır. AKP diktatörlüğünün sonunun geldiğine de inanıyorum. Çocuklarımıza daha iyi bir ülke bırakmaya, uğruna onlarca şehit verdiğimiz ülkemizi bölmeden daha ileri götürmeyi yalnızca biz başarabiliriz. CHPnin hem laik hem cumhuriyet hem de inançlara saygılı bir şekilde devam edecek. İzmir Büyükşehir Belediyesi, 10 yıl önce Türkiyenin en borçlu belediyelerinden biriydi ancak şu anda en saygın kurumlardan biri. Hükümetin yaptığı gibi yolsuzluk yok, borcumuz da yok. CHP Türkiyede de iktidar olursa, ülkenin nasıl yönetileceği İzmirden belli şeklinde konuştu.
BAKİ OLAN YAPTIKLARIMIZIDIR
İzmir İl Genel Meclisi Son Başkanı Serdar Değirmenci de, makamların baki olmadığını, gelip geçici olduğunu ifade ederek, Baki olan yaptıklarınız, bıraktığınız eserler. Baki olan hepimizi o makamlara getiren CHP. Hepimiz bu büyük ailenin birer ferdiyiz. Bizi bir arada tutan, kaynaştıran, birlikte mücadele etmemizi sağlayan ortak paydamız CHP. Atatürkün bize emanetidir. Onun için CHP ye karşı ölünceye kadar sürecek sorumluluklarımız, görevlerimiz var. Nerede olursak olalım CHP ye hizmet etmek, cumhuriyete sahip çıkmak her CHPlinin boynunun borcudur. Büyükşehir Yasası 13-14 günde oldu-bittiye getirilerek çıkarıldı. Dün İl Genel Meclisi vardı, bugün yok. Dün Belde Belediye Başkanlıkları vardı, bugün yok. 30 Martta büyükşehir yasasının yürürlüğe girmesiyle birlikte; Türkiye de 81 İl Özel İdaresinin 30u, 2590 Belde Belediyesinin 1581i kapatılarak, 34 bin 406 köyün tüzel kişiliği sona erdi. İzmir de; İl Özel İdaresi, 23 Belde Belediye Başkanlığı ve 497 köyün tüzel kişiliğine son verildi. Büyükşehir yapılan bu 30 illerde tam 56 milyon yurttaşımız yaşıyor. Burada yaşayan hiç kimseye söz hakkı, tartışma hakkı, kendi yönetim biçimini belirleme hakkı verilmedi. İzmirde, Özel İdarenin mal varlıkları, Valinin emrindeki Devir paylaştırma ve Tasfiye Komisyonu tarafından adeta gasp edilmiştir. Özel İdarenin görevlerini ve personelini Büyükşehire devreden zihniyet, malvarlıklarını ilgisine göre kurumlara devretmesi gerekirken keyfi olarak ilgisiz kurumlara devretmiştir dedi.
GÖRÜNEN KÖY KILAVUZ İSTEMEZ
Değirmenci, sözlerine şu şekilde devam etti: Kendine imar yasasına aykırı olarak dünyanın en büyük Kaçak sarayını yaptıran zihniyet, İzmire, İzmirlilere Büyükşehire bir hizmet binasını çok görmüştür. Belediyenin yeni bir hizmet binasına bu kadar çok ihtiyacı varken, yeni yapılan hizmet binasının İmam Hatip Kız Lisesine verilmesinin bir mantığı var mıdır? İmam Hatip Kız Lisesinin bu kadar binaya ihtiyacı varsa, verin Urladaki Kaçak villaları olsun bitsin. Onun için bu kararlarda adalet yoktur, hukuk yoktur, vicdan yoktur AK Parti İzmire hala gavur İzmir mantığıyla bakmaktadır. Onların gözünde İzmir, sanki sömürge bir kent gibi. İnşallah İzmirliler, İzmirli olduklarını bu genel seçim de AK Parti iktidarına göstereceklerdir. Oysa İzmir cumhuriyete, onun yarattığı değerlere, Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı, Türkiyenin en demokratik ve çağdaş kentidir. Bu yüzden, AK Partinin fıtratında cumhuriyetle hesaplaşma yattığı için İzmire, İzmirlilere ön yargılıdır. Bunlar Amerika kıtasını Cristof Colombtan 300 yıl önce keşfetmiş, ama İzmirlileri hala keşfedememişlerdir, hassasiyetlerini anlamamışlardır. Bu iktidardan ülkemizi kurtarmak zorundayız. Demokratik yolla yani seçimle bu iktidarı değiştirmek zorundayız. CHP, ülkemizi de, devleti de, cumhuriyeti de, demokrasiyi de kurmuş bir partidir. Cumhuriyeti kurtarmak, kurmaktan zor değildir. Bölünmeden parçalanmadan, içimizdeki birlik ve bütünlüğü koruyarak, parti içinde bütün demokratik kanalları açarak yani hakim nezaretinde ön seçim yaparak milletvekillerimizi seçmek ve diğer partilere de örnek olmak zorundayız. Görünen köy kılavuz istemez. Bu seçimde örgütün olmazsa olmaz tek şartı önseçimdir. Genel Merkezimizin bu kararı geciktirmeden açık bir şekilde almasını ve açıklamasını umuyor ve bekliyoruz.
CHPLİYİZ DEDİK
Kapatılan İzmir İl Genel Meclisinin son CHP Grup Başkanvekili Doğan Albayrak ise şöyle konuştu: Bu toplantıların daha da sistemli yapılmasını umuyorum. Önümüzde seçim var, partimizi iktidar yapmak hedefimiz. Adayız aday değiliz demedik CHPliyiz dedik. CHPlilik yüreğimizle çalışmayı sürdürdük, bundan sonra da sürdüreceğiz.
Haber Merkezi