“Gençlerin her zaman umudu var”

EMİRCAN IŞILDAK

İsimlerini, İzmir Valiliği AB ve Dış İlişkiler Bürosu’nun yürüttüğü İŞ’te Genç Projesi’nde duyuran, genç istihdamı ile ilgili yaptıkları çalışmayla 4 Şubat’taki haberimizde de yer alan Genç İşi Kooperatif’i daha yakından inceledik.

Kooperatifin ortaklarından ve proje yürütücüleri Mehmet Kuzu ve Ezgi Ergenç, hem oluşum olarak nasıl yola çıktıklarını hem de gençlerin yaşadıkları sorunları dile getirdi.

“GENÇLER MEMNUN DEĞİL”

Mehmet Kuzu, Genç İşi Kooperatif’in yeni kurulduğunu dile getirdi. Somut bir ihtiyaçtan yola çıktıklarını ifade eden Kuzu, “Aslında yeni kurulduk sayılabilir. Henüz bir yılı geride bıraktık. Kooperatifimiz çok somut bir ihtiyaç üzerinden yola çıkarak çalışmaya başladı. Gençlerin istihdam sorunu ve iş bulma sürecindeki yaşadığı olumsuzluklar, bizim en önemli ortak noktalarımız diyebilirim. Gençlerin yaşadığı en önemli problemlerin başında iş bulamamaları geliyor. Bunun yanı sıra buldukları işten memnun olmamaları da yaşanılan handikaplardan biri. Dolayısıyla biz de kooperatif yöntemi ile bu sorunun üzerine gitmek, çözüm politikaları üretmek istedik. Kısacası kooperatif modelini hayata geçirmek, bir projedir” değerlendirmesini yaptı.

“TÜRKİYE KOOPERATİFÇİLİKTE SONLARDA”

Kuzu ayrıca kooperatifçilik mevzuatında meydana gelen değişikliklerin, yola çıkmalarında büyük etken olduğunu söyleyerek, “Kooperatif olarak yola çıkışımızda, kooperatifçilik mevzuatında yapılan değişiklikle gelişmeye başladı. 2012 yılında dünya genelinde çok önemli değişiklikler meydana geldi. Ülkemizde maalesef kooperatifçilik anlamında son sıralarda yer alan ülkelerden biri. Kooperatiflerin bu süreçteki en büyük sorunu yaşadıkları yoğunluk. Genelde bu anlamda ilk akıllara gelen yapı ve tarım ile ilgili olan kooperatifler oluyor. Çünkü o kuruluşlar yoğun ve somut bir çalışma içerisinde oldukları için hep ön planda kalabiliyor. Dolayısıyla diğer 30’a yakın kooperatif türü de gelişememiş oldu. Kimse de bu modelle girişimciliği düşünmedi. Bunca zaman da hep anonim şirketleri, limited şirketleri gibi oluşumlar dikkat çekti. Biz de yola çıkarken bu açığı fark ettik, değişiklikleri inceledik ve bir yol haritası çizdik” dedi.

“ORTAK YÖNÜMÜZ; AR-GE”

Araştırma ve geliştirme alanında yoğunlaştıklarını ifade eden Kuzu, “Biz bir bilimsel araştırma ve geliştirme kooperatifi kurmaya karar verdik. Türkiye’de çok sayıda eğitim kooperatifi var. Bakıldığı zaman bir araştırma ve geliştirme faaliyeti yürütülüyor fakat bunlar şirketler aracılığıyla yapılıyor. Kooperatif iş modeliyle bir Ar-Gr faaliyeti sürdürülmüyor. Bizim ortak yönümüz ve çalışma alanımız araştırma ve geliştirme. İyi üniversitelerden mezun, yurtdışında çalışmalar yapmış, yabancı dil bilen ve kendini her alanda geliştirmeye açık olan vizyon sahibi bireyler olarak bir araya geldik. Buradan hareketle bilimsel araştırma ve geliştirme bizim için en doğru tercih oldu diyebilirim” yorumunu yaptı.

“EN BÜYÜK SERMAYE İNSAN”

Kuzu, kooperatifçilikte en büyük sermayenin insan sermayesi olduğuna dikkat çekerek, “Kooperatiflerin en olumlu yanlarından biri de diğer şirketler gibi bir sermaye yapısına ve havuzuna bağlı olmaması. Bu tarz oluşumların en büyük sermayesi, insan sermayesidir. Kısacası kooperatifler örgütlenme modeliyle kuruluyor. Bizim de ciddi bir örgütlülük alt yapımız var. Çok uzun zamandır arkadaş olduğumuz için bu anlamda zorluk çekmedik. Birbirimizin fikirlerini de düşüncelerini de çok yakından biliyoruz. Arkadaşlık ilişkimizi bir iş ilişkisi modeline çevirdik. Biz de diğer genç arkadaşlarımıza bu şekilde bir birliktelik öneriyoruz. Özellikle kırsalda yaşayan genç nüfus bu anlamda oldukça avantajlı olabiliyor. Daha yakın arkadaşlıklar kurulabiliyor. Dolayısıyla ortaklaşabilecekleri konuyu bulmaları daha kolay oluyor” dedi.

“İŞ’TE GENÇ, DÖNÜM NOKTAMIZ”

İŞ’te Genç Projesi’nin kendileri için bir dönüm noktası olduğunu söyleyen Kuzu, “Biz öncelikle bir söyleşi yapmaya karar verdik. Bir arkadaşımızın halkla ilişkiler şirketi vasıtasıyla söyleşiye gelip haberimizi yaptılar. Kitapevinde yaptığımız söyleşiyi sosyal medya üzerinden de paylaştık. Daha sonra o haberimizi TRT yetkilileri görmüş, yerel medyada yer almış. Sonucunda da TRT bizi programa davet etti. Şansımıza da programa İzmir Valiliği’nden bir görevli katılacakmış. O yetkilimiz de ‘İŞ’te Genç Projesi’ni yürüten Zerrin Hanım. Zerrin Hanım’ın tam da o sırada üzerinde çalıştığı proje ile örtüşen bir yapımız vardı. Sonucunda da Zerrin Hanım bizimle irtibata geçti ve projede birlikte çalıştık. İŞ’te Genç Projesi de bizim için bir dönüm noktası oldu. Bu proje bizim kurumsallaşmamızda çok etkili oldu” ifadelerini kullandı.

ODAK NOKTA SÜRDÜRÜLEBİLİR İSTİHDAM

Genç nüfusun hem iş hayatında hem de siyasi ve sosyal yaşamda zorluklar yaşadığına vurgu yapan Kuzu, “Sürdürülebilir istihdam çalışmaları kooperatifimizin asıl odak noktası. Biz gençlerin toplum içerisinde dezavantajlı kesimde yer aldığını düşünüyoruz. Somut bir örnek verecek olursam; Ben halen daha Konak Kent Konseyi Genel Sekreterlik görevini üstleniyorum. Ama çok iyi biliyorum ki 50’li yaşlarda olmuş olsaydım, bugün yaşadığım birçok sıkıntıyı da yaşamayacaktım. Gençlik alanında çalıştığım için bunu çok net görebiliyorum. Yaş gerçekten de büyük bir dezavantaj. Özellikle de karar vericilere etki anlamında büyük bir handikabımız var. Gençlerin demokratik hayata katılmaları, fikirlerini özgürce beyan etmeleri konusunda ciddi bir sıkıntı var. Bunu en net şekilde siyasi partilerin yaş ortalamalarına bakarak anlayabiliyoruz. Bu Türkiye’nin genel bir sorunu ve dolayısıyla da bu soruna işsizlik ve istihdam perspektifinden yaklaşıyoruz. Gençlerin avantajlı konuma geçebilmeleri için ekonomik özgürlüklerini elde etmeleri gerekiyor. Kimseye ihtiyacı olmadan iş yapabilmeleri lazım. Ancak öyle bir durumda gençlerin her alanda gösterdikleri katılım artacaktır” yorumunda bulundu.

“MÜLTECİLERE YOĞUNLAŞTIK”

Bu dönemde yoğunluklarını Suriyeli mültecilere kaydırdıklarını belirten Kuzu, “Mültecilerle ilgili yaşanan sorunlara kafa yoruyoruz. Bu konu ile ilgili çalışan arkadaşlarımız var. Geçtiğimiz ay da bu sorunla ilgili bir düzenleme yapıldı. Suriyeli mültecilerin geçici kimlikleriyle istihdama katılması sağlandı. Biz de Genç İşi Kooperatif olarak hem olayın insani boyutuyla ilgili bir şeyler yapmak, hem de istihdama katılan Suriyeli vatandaşların sorunlarına kafa yorup süreçle ilgili projeler hazırlamak istedik. Bu anlamda Göç İdaresi, İzmir Valiliği ile görüşme içerisindeyiz. Karar vericilerle irtibat kuruyoruz. Yine benzer şekilde Hollanda Büyükelçiliği’ne bir proje sunduk. Yerel yönetimlerin mevzuatının geliştirilmesi ile ilgili neler yapılabilir diye çaba saba ediyoruz. Bununla ilgili geniş kapsamlı bir çalıştay dizisi planlıyoruz. Bu çalışmalar sırasında da birçok genç arkadaşımıza istihdam imkanı sunacağız. Çalışmalar süresince raporların hazırlanması, çevirilerin yapılması gibi dallarda gençlere iş imkanı sunacağız” dedi.

“UMUDUMUZ VAR”

Kooperatifin ortaklarından Ezgi Ergenç de gençlerin yaşadıkları sorunlara sosyolojik açıdan yaklaştı. Kooperatif örgütlenmesinde yer aldığı için mutlu olduğunu ifade eden Ergenç, “Gençlerin her alanda yaşadıkları zorlukları, kendi sosyal çevremden de deneyimleyerek gördüm. Ancak gençler olarak hep bir umudumuz vardır diye düşünüyorum. İş dünyasında umutlarımızı biraz olsun yitirmeye başladığımız zaman da böyle bir çalışma içerisine girme düşüncesi beni oldukça heyecanlandırdı. Ankara’dan İzmir’e taşınmamla birlikte kooperatife ortaklığım gerçekleşti. Kooperatif olarak çok fazla büyümek gibi bir düşüncemiz yok. Aksine küçük çapta kalıp, kurumsallığımızı koruyup, gönüllülerimizle faydalı işler yapmak istiyoruz” değerlendirmesini yaptı.

“KATMA DEĞER YARATAMIYORUZ”

İş hayatında gençlerin motivasyonlarını yitirdiğini söyleyen Ergenç, “Benim sosyoloji konusunda uzmanlığım var. Bu konuda da kendimi geliştirmeye devam ediyorum. Fakat en büyük sorun bu işle ilgili çalışırken mutsuz olmam. Değer yaratmadığımı düşünüyorum. Aslında işimizi seviyoruz fakat genç olduğumuz için ciddi sıkıntılar ve hayal kırıklıkları yaşıyoruz. İşin büyük bir kısmını siz yapıyorsunuz fakat görünmüyorsunuz, arka planda kalabiliyorsunuz. Görünürde her zaman çalıştığınız şirket yer alıyor. Dolayısıyla hem maddi hem de manevi anlamda emeğinizin karşılığını alamıyorsunuz. Bunlar da bir genç için en büyük moral ve motivasyon kaybına yol açıyor” dedi.

Haber Merkezi