Gıdada çeşitlilik azalıyor…

NURETTİN BAKİ-ÖZEL HABER

Küresel gıda krizi kapıda. İklim değişikliği ve Rusya’nın Ukrayna’ya karşı sürdürdüğü savaşla birlikte bu sene etkileri daha fazla hissedilecek olan gıda krizinden en çok 3’üncü dünya ülkeleri olarak adlandırılan bölgelerin zarar görmesi öngörülüyor. Tam da bu noktada Biyolog ve Davranış Bilimci Can Kayalar, çok önemli noktalara değindi. Gazetemize değerlendirmelerde bulunan Kayalar, sofralardaki devasa çeşitliliğin gelecekte olmayacağına dikkat çekti. İnsanların eskisi gibi doya doya değil artık az beslenmek durumunda kalacağına da vurgu yapan Kayalar, beslenmenin ekonomik olarak zorlaştığı bir dönemden geçildiğinin de altını çizdi.

SOFRALARDAKİ ÇEŞİTLİLİK AZALIYOR

Sofralardaki devasa çeşitliliğin gelecekte olmayacağını söyleyen Kayalar, ülke olarak yüzde 98’lere varan enflasyonla yüzde 400’lere varan enerji ve gıda fiyatı artışlarıyla gelecek için yeni formülasyonlar geliştirmemiz gerektiğini belirtti. Kayalar, “Almanya Sağlık Bakanı, önümüzdeki kış döneminde eğer mali olarak destek olunmazsa, Almanya’daki bazı hastanelerin kapanabileceğini söyledi. Dünya’daki en etkili 150 CEO’nun 10’da 8’i önümüzdeki dönem tüm dünyada bir resesyon beklediklerini dile getirdi. Bunlar okuyabildiklerimin sadece birkaçı… Biz ülke olarak yüzde 98’lere varan enflasyonla yüzde 400’lere varan enerji ve gıda fiyatı artışlarıyla gelecek için yeni formülasyonlar geliştirmek zorundayız. ‘Geleceğin gıdaları nasıl olacak?’ diyorlardı bana hep... Ben de diyorum ki, artık o devasa çeşitlilikte sofralarımız gelecekte yok” ifadelerine yer verdi.

ARTIK AZ VE ÖZ BESLENECEĞİZ

İnsanların eskisi gibi doya doya değil artık az beslenmek durumunda kalacağına da vurgu yapan Kayalar, “Artık doya doya beslenmek yerine, daha az ama öz gıdalarla besleneceğiz. Hiçbir zaman hap şeklinde değil, ama yine de alabildiğine az besleneceğiz diye ekliyordum. Hap şeklinde beslenebilmenin temelinde aslında ‘biyoyararlanımı arttırılmış gıdalar’ geliyor. Yani siz tükettiğiniz karbonhidratı, kanınıza yüzde 100 oranda geçirebilecek teknolojilere sahip olursanız, o zaman günde 150-200 gram karbonhidrat tüketmek durumunda kalmazsınız demiştim. Çünkü örneğin 70 kg’lık bir insanın kanında sadece 4 gram glikoz bulunuyor. Aslında bu kadar az bir gıda ile yaşamımızı sürdürüyoruz” diye konuştu.

ZORU BAŞARMAK ZORUNDAYIZ

Beslenmenin ekonomik olarak zorlaştığı bir dönemden geçildiğine de dikkat çeken Kayalar, tükettiklerimizi azaltmanın zamanının da geldiğini söyledi. Kayalar, “Tüketimlerimizde azalmaya ve değişmeye gitme zamanı çoktan geldi. Kendimizi bir düzene sokma zamanımız tam olarak. Tükettiklerimizi bir yandan azaltırken, bir yandan endüstrinin gıdaları zenginleştirmesi gerekiyor. Bu kapsamda bitkilerden alabildiğine faydalanabileceğimiz, ‘süperkritik ekstraksiyon’ teknolojisinin güçlü bir şekilde bitkisel özütlerde çözgen olarak toksik kimyasallar kullanmadan ‘standardizasyona’ gideceği bir gelecek bizleri bekliyor. Bu konuda birçok alana müdahale edilmesi gerekiyor. Beslenmenin ekonomik olarak zorlaştığı koşullarda, hastalıkların giderek artması kaçınılmaz. O nedenle bu kış kendimize geçtiğimiz zamanlardan daha fazla dikkat etmeliyiz. Spor konusu Türkiye’de çok zor kazanılan bir alışkanlık halinde. Zoru şu dönemde başarmak durumundayız. Çaresiz asla değiliz ama davranışlarımız değişmediği, yaşama daha duyarlı bakmadığımız zaman çok zorlanacağımız bir gelecek bizleri bekliyor” değerlendirmesinde bulundu.