Göç yolunda kaybolan çocukluk

Çöplerden topladığı kağıt ve plastikleri satarak ailesinin geçim yükünü tek başına sırtlanan Suriyeli İbrahim, “Çocukluğumu yaşayamadım” diye anlatıyor savaşta her şeyiyle beraber çocukluğunu da kaybettiğini…

  • Oluşturulma Tarihi : 20.06.2020 06:45
  • Güncelleme Tarihi : 20.06.2020 06:45
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Göç yolunda kaybolan çocukluk haberinin görseli

ÇAĞLA GENİŞ-ÖZEL HABER

Suriye’deki savaştan ailesiyle birlikte kaçarak Türkiye’ye sığınan mültecilerden sadece biri İbrahim. Daha ülkesini tanıyamadan gökyüzünde uçan bombalar nedeniyle doğduğu toprakları terk etmek zorunda kaldı. Henüz 15 yaşında, 9 yıldır İzmir’in Basmane mevkiinde yaşıyor. Anne ve babası sağlık sorunlarından dolayı çalışamadığı için zamanından çok önce büyümek zorunda kaldı ve yoksulluğun ağır yükünü tek başına sırtlandı. Ailesini çöplerden kağıt ve plastik toplayarak geçindirmeye çalışıyor. Salgından dolayı yaptığı işin sağlığı açısından tehlikeli olduğundan farkında fakat başka çaresinin olmadığını söylüyor. Patlıcanlı Yokuşu’nu aşıp evine doğru ilerlerken, sokakta oynayan minikleri izliyor bir yandan ve savaşta her şeyiyle beraber çocukluğunu da kaybettiğini anlatıyor: “Çocukluğumu yaşayamadım. Geleceğe dair ise hayal kuramıyorum. Çünkü ev geçindirmek gibi daha önemli işlerim var.”



BOMBA SESLERİNİ HATIRLIYORUM
Savaştan dolayı ailesiyle birlikte Türkiye’ye göç etmek zorunda kalan İbrahim, o dönem yaşadıklarını anlattı: “Ailemle birlikte Suriye’nin Halep kentinde yaşıyorduk. Çatışmalar çok yoğundu. Bombalardan dolayı yaşayamıyorduk. O zamanlar 5 yaşındayım ama bomba seslerini çok iyi hatırlıyorum. Ağabeyim savaşta hayatını kaybetti. Suriye’deki akrabalarımız ara sıra mezarının fotoğraflarını atıyor. Yıllar geçti ama acımız hala var. Mezarının fotoğraflarına bakarak ağıyoruz. Hayal meyal hatırlıyorum Suriye’yi. 10 yıl önce Türkiye’ye geldiğimizde çok küçüktüm. Burada büyüdüm. Okumaya yazmayı burada öğrendim. İlk zamanlar kimse benimle konuşmuyordu, hiç arkadaşım yoktu. Zamanla kaynaştık ve beni sevmeye başladılar.”



GÜNDE 30 LİRA KAZANIYORUM
Evi geçindirmek zorunda olduğu için çalıştığını söyleyen İbrahim, “Babam Suriye’de fırıncılık yapıyordu. Buraya gelince bir süre hurda ve kağıt toplayıp sattı. Ama birkaç yıldır sağlık sebeplerinden dolayı çalışamıyor. Belinde sorun var ve elini de kullanamıyor. Annem ise kalp hastası. Çok fazla hareket edemiyor. Evimiz kira, ayda 550 lira veriyoruz. Dolayısıyla birinin çalışıp para kazanması gerekiyor. Küçükken ben de babamla hurda ve kağıt toplamaya gidiyordum. Ondan öğrendim bu işi. Akşam 5 gibi evden çıkıp Kemeraltı’na iniyorum kağıt toplamaya, 11 gibi eve geri dönüyorum. Günde 30 lira kazanıyorum. Bazen sabahları da kağıt toplamaya çıktığım oluyor. Şu an tek gelirimiz bu. Eldiven takarak çöpleri karıştırıyorum. Bulursam maske de takıyorum” dedi.

ÇOCUKLUĞUMU YAŞAYAMADIM
“Çocukluğumu yaşayamadım. Geleceğe dair ise hayal kuramıyorum. Çünkü ev geçindirmek gibi daha önemli işlerim var” diyen İbrahim, şöyle devam etti: “Derslerim çok iyiydi ama okulu mecburen bırakacağım çünkü aileme bakmam lazım. Hatta bu işi bırakıp bir meslek öğrenmek istiyorum. Belki bir berberin yanına girerim. Salgında çalışamadım ne yazık ki, 4 aylık kira borcumuz birikmişti. Ev sahibi bizi evden atacaktı ama bir yardımsever kiramızı ödedi ve evimizde oturmaya devam ettik. Ama yine de bizden daha kötü durumda olanlar var. En azından hayattayız ve başımızı sokabildiğimiz bir evimiz var. Ben çalışıp aileme bakabiliyorum. Bizim oralar çok güzeldi. Ama tam hatırlamıyorum. Çok küçüktüm. Her şey normale döndüğünde gidip ülkemi görmek isterim. Ama buraya çok alıştım. Çünkü burada büyüdüm. Hem ülkeme dönersem arkadaşlarım da üzülür. Bazen evimizin çatısına çıkıp tek başıma şarkılar dinliyorum. Uçurtma uçuruyorum ama geçenlerde ağaca takıldı. Yenisini yapıyorum şimdi.”