Görmemenizin nedeni gözleriniz değil!

SULTAN GÜMÜŞ / ÖZEL HABER
Yorgun ve mutsuz görünüme neden olan göz kapağı düşüklüğüne ve torbalanmaya karşı çözüm plazma enerjisi... Cerrahi bir uygulama olmayan Plexr uygulaması ile maddenin dördüncü hali plazma enerjisinin gücünden faydalanmak mümkün. Aynı şekilde görme açınızı genişleterek, daha rahat görebilmenin keyfini çıkarmak da. Göz Sağlığı ve Hastalıkları Bölüm Başkanı Prof.Dr. Yonca Aydın Akova ve Uzm.Dr. Oya Dönmez, Plexr uygulaması ile ilgili bilgiler vererek, ameliyatsız tedavinin mümkün olabileceğini kaydetti.  “Özellikle göz kapağının sarkması estetik görüntünün yanı sıra görmeyi de engellediği için çoğu kişinin günlük yaşantısını olumsuz etkiler” ifadeleriyle konuşmasına başlayan Yonca Aydın Akova,  şunları ekledi: “Gözlerinin artık iyi görmediğinden şikayet eden kişilerin bir çoğunda göz kapağı düşüklüğü de bulunur. 40 yaş üzeri kişilerde zamanla oluşan göz kapağı düşüklüğü veya torbalanma, daha genç kişilerde ise genetik ya da hastalıklara bağlı oluşabilir.”
AMELİYATSIZ TEDAVİ MÜMKÜN
Göz kapağı ameliyatı olma sınırına yaklaşan fakat ameliyat olmaktan çekinen hastalar için ameliyatsız seçeneklerin öne çıktığını hatırlatan Akova, “Görüş açısını genişleterek görme problemini ortadan kaldırmak aynı zamanda natürel bir görünüme kavuşmak için doğal yöntemlerin tercih edilmesi büyük önem taşıyor. Plazma enerjisini kullanarak kansız, ameliyatsız ve yan etki sınırlı bir müdahale yapılmasını sağlayan Plexr uygulaması ile alt ve üst göz kapağı tedavisi cerrahi müdahale olmaksızın kolay ve güvenli bir şekilde yapılır. Ayrıca ciltten kabarık lezyonların alınmasını da konforlu bir şekilde sağlar” sözlerine dikkati çekti. Göz kapağı düşüklüğünü ve torbalanmayı plazma enerjisi ile buharlaştırabilmenin mümkün olduğunu kaydeden Akova, “Maddenin dördüncü hali olarak tanımlanan plazma enerjisini kullanan bu yöntem ile uygulanacak cilt yüzeyi ve cihaz arasındaki potansiyel boşluk ile havada bulunan gazları plazma enerjisine dönüştürür. Bu enerji, cilt üzerindeki kırışıkları buharlaştırarak problemli dokuları ortadan kaldırır. Böylece yeni doku oluşum süreci başlar” dedi.
İDEAL BİR YÖNTEM
Uygulamanın, ameliyattan korkan ya da nasıl bir görünüme sahip olacağından emin olamayan kişiler için ideal bir yöntem olduğunu aktaran Akova, “Aynı zamanda cerrahi işlem olmadığından dolayı pansuman gerektirmeden, enfeksiyon riski oluşmadan, bölgede bulunan kıl kökleri, kılcal damarlar, yağ ve sinir dokularına da zarar vermeden kısa sürede gerçekleştirilir. Kadın erkek tüm yaş gruplarına, tüm cilt tiplerine uygulanabilen yöntem ile bir veya iki uygulama sonucu çoğu olguda hedeflenen sonuca ulaşılır. Gerekli hastalarda ek uygulamalar planlanabilir” diye konuştu. Yeni dokuları güneşe karşı korumanın önemli olduğunun altını çizen Oya Dönmez ise şöyle devam etti: “Hızlı ve acısız bir işlem olan Plexr yöntemi, lokal anestezik krem uygulandıktan sonra işlem yapılacak bölgeye ve hastanın doku yapısına bağlı olarak 10 ila 30 dakika arasında sürer. Spotlar, belirlenen bölgeye tamamen kaplayacak şekilde uygulandıktan sonra işlem tamamlanır. İşlem sonrasında mutlaka UV koruyuculu fondotenli kapatıcılar kullanılmalıdır. Lezyon görünmeyecek şekilde günde en az 2-3 kere sürülmelidir. 1 hafta 10 gün içinde uygulanan bölgelerde oluşan kabuklanmalar tamamen dökülür. Bu kabukların altından taze, yeni ve pembe sağlıklı doku ortaya çıkar. Özellikle bu dönemde de güneşten korunmak önemlidir.”