Sayfa Yükleniyor...
İzmirde Büyükşehir Belediyesi ile İzmir Deniz İşletmeciliği Nakliyat Turizm ve Ticaret A.Ş ile Türkiye Denizciler Sendikası arasında toplu sözleşme kriziyle doğan grevin üzerinden bir hafta geçti
YUSUF ÇAĞIRTEKİN-ÖZKAN PEKÇALIŞKAN
İzmirde yolcu ve araba taşıyarak hizmet veren vapurlar bir haftadır grev nedeniyle çalışmıyor. Türkiye Denizciler Sendikası (TDS) ile İzmir Büyükşehir Belediyesi şirketlerinden İZDENİZ AŞ arasındaki Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinden hala bir sonuç çıkmadı. Grev heyecanlarının ilk günkü gibi devam ettiğini söyleyen Türkiye Denizciler Sendikası Şehir Hatlar Şubesi Şube Başkan Yardımcısı Selim Çilli, 66 yıllık tarihlerinin ilk grevi olduğunu fakat bu heyecanın insanları zor durumda bırakmak ve İzmir halkına eziyet etmek için olmadığını sadece işin ehemmiyeti konusunda olduğunu belirtti. İzmir halkının bu muameleyi hak etmediklerini de bildiren Çilli, İzmir Büyükşehir Belediyesinden kendilerine hala bir uzlaşma teklifi gelmediğini ve teklif gelirse uzlaşmak için sorun çıkarmayacaklarını tek dertlerinin sorunun çözülmesi olduğunu ifade etti.
SEBEBİ BİZ DEĞİLİZ
İnsanların çok kırgın ve kızgın olduğunu vurgu yapan Selim Çilli, İnsanlar bir yerden bir yere gidecekler gidemiyorlar. Yollarda kalıyorlar. Otobüsler kalabalık, İZBANda sıkıntı yaşanıyor. Üstüne böyle olduğu zaman insanların bunu hak etmediklerini düşünüyoruz. Bu şekle gelmesinin sebebi biz değiliz. Böyle olmuş olsaydı grevi bayramda ya da arife gününde yapabilirdik. Fakat biz toplu sözleşme tarihinin en son gününde yaptık. Çünkü yapmamış olsaydık, sendika olarak bizim yetki belgemiz düşük, toplu sözleşme yapamayacaktık! Amacımız kimseyi üzmek, kırmak değil. Ne İzmir belediyesine, ne de İzmir halkına böyle bir kötü düşüncemiz yok. Umarım en kısa zamanda bir ortak nokta bulunur. Bu süreç tatlılıkla biter. El birliğiyle, davul zurnayla toplu sözleşme imzalanır diyerek sorunun çözülmesini kendilerinin de çok istediklerini belirtti.
Sürecin bu noktaya gelmesinden önce defalarca uyarılarda bulunduklarını ifade eden Çilli, Yasal süre olarak 15 gün öncesinden işverene grev yapabilirim denildi. Artçı depremler gibi düşünün, bu uyarılar yapıldı. Bunu dikkate almadılar. Dolaylı yollarla görüşmeler oldu ama istenilen noktaya gelinemedi. Umarım bu iş bir an önce çözülür. Belediyenin bu inadından vazgeçmesi gerekir. Dileğimiz bu. Sanki böyle bir inatlaşma var gibi. Aziz Başkandan sendika yönetimi olarak şunu istiyoruz. Bir de bizi dinlesin. Kendi bürokratlarını dinliyordur. Kendi bürokratlarından aldığıyla belki kararlara varıyordur. Eğer demokrasi den bahsediyorsak bir de buyursunlar bizi dinlesinler. Yanı başımızdalar. Çok uzak bir yerde değiliz. Çağırsın ya da gelsin, bir de sizden dinleyeyim desin. Çok adalet istiyoruz ya. Bir de bizi çağırsın. Oturalım ve konuşalım. Bir de biz anlatalım. Bizim dediklerimiz mi aklına daha çok yatacak yoksa kendi bürokratlarının ona taşıdıkları mı daha çok aklına yatacak. Bakalım, görelim diye konuştu.
Denize sıfır zam dedikleri konuya da açıklık getiren Yunus Çilli, Umarım Aziz Bey bu konuşmaları okur. Vergili sistemden, vergisiz sisteme geçişi devlet bizlere bir hak olarak tanıdı. Bu bütün denizcilere tanınmış ve isteyen şirketler bu sisteme geçiş yapabilir. Bunun işverene de katkısı var. Yurtdışından aldığı makineler, makine parçaları, bakım ve tutum konularındaki bütün vergilerden muaf oluyor. Şirketin de öyle bir karı var. Çalışan da vergiden muaf oluyor. Yani hiçbir gelir vergisi ödemiyor. Bunu da İzmir Büyükşehir Belediyesi denizciye zammış gibi göstermeye çalışıyor. Bu İzmir Büyükşehir Belediyesinin verdiği bir hak değil, şirket bu sisteme geçince işçiler otomatikman bu kanunda yararlanıyor. Sıfır dediğimiz zam bu. Büyükşehir belediyesi ben beş lirayı altı lira yaptım, bir lira zam verdim demesi, vergili sistemden vergisiz sisteme geçmekle alakalı olan durum yani. Bu sistemle çalışan vergiden muaf olur. Siz bunu kesip de bunu zamdan sayamazsınız insanlara dedi.
YAPTIKLARI ZARARIN YARISI
İZDENİZ yöneticilerinin yapabilecekleri bir şey olmadığını bildiklerini aktaran ve toplu sözleşmeyi sadece İZDENİZ AŞ ile yapmadıklarını İDODA, GESTAŞda ve birçok yerde toplu sözleşmeleri yaptıklarını bildiren Çilli, Belediyenin bize bir çağrıda bulunmasını isteriz. Bu işi çözecekse, biz buradayız. İki dakikalık mesafedeyiz. Çağırabilir, gidebiliriz veyahut gelebilir yanımıza. Hatta gelsin bu işçileri burada. Buyursun bizim çayımızı içsin. Bir de bizden dinlesin. Başımızın üstünde yeri var. Biz ayakta alkışlarız diyerek İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Aziz Kocaoğlunu grev alanına davet ettiklerini belirtti. Son olarak grevlerinin iyi geçtiğini de söyleyen Yunus Çilli grevde bir sıkıntı olmadığını, arkadaşların ilk günkü gibi heyecanları sürüyor. Her geçen gün insanların dolduğunu ve bir yerde patlak verebileceğini ifade etti. Çilli, Buranın yedi günde yaptığı zararı oturup konuşulması lazım. İşçisine vereceği para, yaptıkları zararın yarısı! Tam olarak bilmiyorum ama yaklaşık 1,5 Milyon Türk Lirası zarar olduğu söyleniyor. Bu kadar masraf var. Trafik yoğunluğu var. Halkın cebinden para çıkıyor. Yakıta para veriliyor. Hava kirliliği artıyor. İzmir gibi güzel bir şehre bu yapılanlar zulümdür. İnsanların inadından vazgeçmesi gerekiyor dedi.
ZARAR 3 MİLYONU GEÇTİ
Öte yandan günde ortalama 226 seferin yapıldığı denizcilerin grevi devam ederken günde taşınan tahmini olarak 3 bin araç ve 40 bin yolcu da bu durumdan olumsuz etkileniyor. Türkiye Denizciler Sendikası Genel Mali Sekreteri sendikası üyesi Cevahittin Yeşiltaş, 260 personelin greve çıkması nedeniyle günlük zararın 350 bin lirayı bulduğunu söyledi. Yeşiltaş'ın verdiği bilgiye göre grevin başladığı günden bu yana İZDENİZ'in zararı tahmini olarak 3 milyon TLyi geçti.
Haber Merkezi