Güllü’yü kasten öldürme suçundan tutuklanmıştı: Kızı Tuğyan Ülkem Gülter’in ifadesi ortaya çıktı

Yalova’nın Çınarcık ilçesine bağlı Harmanlar Mahallesi Vali Akı Caddesi’nde bulunan 6 katlı binanın teras katındaki dairesinin penceresinden düşerek yaşamını yitiren, “Güllü” ismiyle tanınan şarkıcı Gül Tut’un ölümüne ilişkin soruşturma devam ediyor.

Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, Gül Tut’un kızı Tuğyan Ülkem Gülter ile olay günü aynı odada bulunduğu belirtilen arkadaşı Sultan Nur Ulu ve iki kişi daha 9 Aralık’ta gözaltına alındı. Soruşturma çerçevesinde Ulu’nun babası Arif Ulu da gözaltına alınanlar arasında yer aldı.

Gülter ve Ulu’nun İstanbul’da bulundukları sırada evlerinde oldukları tespit edilen bir kişi ile ulaşımlarını sağladığı belirlenen başka bir kişinin de yakalanmasıyla gözaltı sayısı 5’e yükseldi. Şüpheliler, emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edildi.

SULTAN ULU’NUN İFADESİ DİKKAT ÇEKTİ

Tuğyan Ülkem Gülter’in arkadaşı Sultan Nur Ulu’nun polise verdiği ifadede, olay gecesine dair çarpıcı iddialar yer aldı. Ulu’nun, Gül Tut’un cam tarafına dönük haldeyken kızı tarafından itildiğini öne sürdüğü öğrenildi. İfadesinde, birlikte eğlendikten sonra Gül Tut’un pencereye dönük olduğunu belirten Ulu’nun, “Biz oynadıktan sonra Gül Anne yüzünü cama dönük haldeydi. O esnada dizlerinin az yukarı kısmından Tuğyan sarılarak Gül Anne'yi itti ve böylelikle dengesini kaybedip düştü. Ben şok oldum. Sonrasında Tuğyan bana 'koş' dedi. Aşağı koştuk.” dediği aktarıldı.

Savcılık, Tuğyan Ülkem Gülter hakkında “kasten öldürme” suçlamasıyla tutuklama talebinde bulundu. Nöbetçi mahkeme, Gülter’in tutuklanmasına karar verdi. Sultan Nur Ulu hakkında ise ev hapsi şeklinde adli kontrol uygulanmasına hükmedildi. Ulu, polis eşliğinde Yalova merkezdeki ikametine götürüldü. Soruşturma kapsamında gözaltına alınan diğer 3 kişi ise ifadelerinin ardından serbest bırakıldı.

"ANNEMİN NASIL DÜŞTÜĞÜNÜ BİLMİYORUM"

Annesi Gül Tut’un ölümüne ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen Tuğyan Ülkem Gülter, ifadesinde olayın nasıl gerçekleştiğine dair bilgisi olmadığını iddia ederek suçlamaları kabul etmedi.

Gülter, ifadesinde olay günü arkadaşı Sultan Nur Ulu ile birlikte annesine ait Çınarcık’taki evde bulunduklarını belirtti. Akşam saatlerinde birlikte yemek yediklerini ve ardından film izlediklerini anlatan Gülter, bu sırada annesinin alkol aldığını, yaklaşık 3,5 şişe şarap tükettiğini öne sürdü.

Anlatılana göre bir süre odasına geçerek eski nişanlısıyla görüntülü görüşme yapan Gülter, daha sonra tekrar salona döndü. Salona geldiğinde annesi ile Sultan Nur Ulu’nun filmi izlemeyi sürdürdüğünü ifade eden Gülter, ilerleyen saatlerde müzik açtıklarını ve birlikte eğlenmeye başladıklarını söyledi.

Gülter, odada dans ettikleri sırada yüksek bir “güm” sesi duyduğunu, annesini göremeyince panikle aşağıya koştuğunu belirterek, “Annemin nasıl düştüğüne dair bir fikrim yok. O an sırtım dönüktü. Onu itmem ya da kaldırmam mümkün değil” diye konuştu.

Gülter, Sultan Nur Ulu’nun kendisi aleyhine verdiği ifadeleri kesin bir dille reddetti. Aralarında herhangi bir düşmanlık ya da anlaşmazlık olmadığını söyleyen Gülter, Ulu’nun yaşanan süreç boyunca kendisine destek verdiğini ileri sürdü. Ulu’nun uyuşturucu testleri konusunda endişe yaşadığını iddia eden Gülter, bu kaygının aleyhine beyanlarda bulunmasına neden olmuş olabileceğini savundu.

Öte yandan, geçmişte annesine öfkelendiği bir dönemde gönderdiği mesajların olayla bağlantılı olmadığını dile getiren Gülter, o süreçte yaşanan tartışmanın aile içinde konuşularak çözüme kavuşturulduğunu ifade etti.

Yurt dışına kaçma iddialarını da reddeden Gülter, küçük bir çocuğu olduğunu ve kaçma niyetinin bulunmadığını belirtti. Bilirkişi raporundaki “dış kuvvet” değerlendirmesini kabul etmediğini belirten Gülter, "Her ne kadar bilirkişi raporunda düşme olayının dış kuvvet ve temas varlığıyla olduğu söylenmiş olsa da ben bunu kesinlikle kabul etmiyorum. Eğer annemi itmiş olsaydım ses kayıtlarındaki 'görüşürüz' ifadesi yerine annemin bağırma ya da yardım isteme sesi gerekirdi. Kaldı ki 'görüşürüz' kelimesini ben söylemedim “Annemi kesinlikle öldürmedim. Ben masumum” açıklamasında bulundu.