Hekimlerin alım gücü yarı yarıya düştü: TTB’den bütçe tepkisi

Türk Tabipleri Birliği (TTB), Sağlık Bakanlığı’nın 2026 Yılı Bütçe Kanunu Teklifi’ne ilişkin değerlendirmesini kamuoyuna açıkladı. 
TTB Merkez Konseyi II. Başkanı Dr. Pınar Saip, Genel Sekreter Dr. Önder Okay ve Merkez Konseyi üyesi Dr. Nilüfer Ustael’in TTB Toplantı Salonu’ndan katıldığı toplantıya, Merkez Konseyi üyeleri Dr. Ali Kanatlı, Dr. Ali Osman Karababa, Dr. Güzide Elitez ve Dr. Murat Erkan çevrimiçi olarak katıldı.

SERMAYE BÜTÇEYE YETERİNCE KATKI SUNMUYOR

Toplantının açılış konuşmasını yapan TTB Merkez Konseyi Genel Sekreteri Dr. Önder Okay, bütçe teklifinin emekçiler aleyhine düzenlendiğini vurguladı. Okay, emekçilerin hem hak ettiklerini alamadığını hem de vergi yükünün omuzlarına bindirildiğini ifade ederek, sermayenin ise bütçeye yeterince katkı sunmadığını söyledi. Çocuk yoksulluğu ve emek sömürüsüne dikkat çeken Okay, “Bu halk adaleti, sağlığı, gelirin ve yaratılan değerin eşit paylaşımını hak ediyor. Halkın temsilcilerinin değerlendirmelerimizi dikkate almasını bekliyoruz” dedi.
Açılış konuşmasının ardından TTB Merkez Konseyi II. Başkanı Dr. Pınar Saip, TTB’nin Sağlık Bakanlığı 2026 Yılı Bütçe Kanunu Teklifi’ne ilişkin değerlendirmesinin özetini okudu. Saip, merkezi yönetim bütçesinin yaklaşık 19 trilyon TL olarak teklif edildiğini, bunun yalnızca yüzde 7,8’inin Sağlık Bakanlığı’na ayrıldığını belirterek, savunma ve güvenlik harcamalarına ayrılan payın yüzde 11,4’e ulaşmasını eleştirdi. Saip, sağlık bütçesinin toplum yararına yeniden düzenlenmesi gerektiğini vurguladı.

YAŞAMAK İSTİYORUZ

Basın toplantısında söz alan Merkez Konseyi üyeleri de bütçenin sağlık emekçileri ve halk sağlığı açısından ciddi sorunlar içerdiğini dile getirdi. Dr. Murat Erkan, hekimlerin alım gücünün son 50 yılda yarı yarıya düştüğünü belirterek, “Hekimler bugün ücret politikaları nedeniyle orta-düşük gelirli hale gelmiştir. Ücretlerimizin en az iki katına çıkması halinde bile OECD ülkeleri ortalamasına ancak yaklaşabiliyoruz. Sağlık hizmetlerini sürdürebilmek için yaşamak istiyoruz” dedi.
Dr. Nilüfer Ustael ise çocuk yoksulluğuna, savunma harcamalarına ve şehir hastanelerine ayrılan kaynaklara dikkat çekerek, “6,5 milyon çocuk günde bir kez et, tavuk ya da balık yiyemiyor. Böyle bir bütçe yönetimi olamaz” ifadelerini kullandı. Ustael, Sağlık Bakanlığı’na sağlık bütçesini yeniden değerlendirme çağrısı yaptı.
Dr. Güzide Elitez de bütçede koruyucu sağlık hizmetleri yerine tedavi edici hizmetlerin öncelenmesini eleştirdi. Şehir hastanelerinin bütçede ‘kara delik’ oluşturduğunu belirten Elitez, bu hastanelerin halkın sağlığa erişimini zorlaştırdığını söyledi.

ÇOCUK YOKSULLUĞU, BEBEK VE ANNE ÖLÜMLERİ…

TTB’nin değerlendirme metninde; çocuk yoksulluğu, bebek ve anne ölümleri, vergi adaletsizliği, koruyucu sağlık hizmetlerine ayrılan yetersiz pay, HPV aşısının ulusal aşı programına dahil edilmemesi ve etkinliği kanıtlanmış kanser ilaçlarının geri ödeme kapsamına alınmaması gibi pek çok başlık yer aldı. Metinde ayrıca, şehir hastanelerine 2026 bütçesinden en az 136 milyar TL ödenmesinin planlandığına dikkat çekilerek, bu hastanelerin ödeme yapılmadan Sağlık Bakanlığı’na devredilmesi çağrısı yapıldı. TTB, hekim maaşlarında en az yüzde 200 artış yapılmasını, 7 bin 200 ek göstergenin uygulanmasını ve performans ödemelerinin toplam gelir içindeki payının yüzde 10–15’i geçmemesini talep etti. Açıklamada, herkes için eşit, parasız, nitelikli ve kamusal sağlık hizmeti sunulabilmesi için sağlık sisteminin finansmanından örgütlenmesine kadar tüm başlıkların yeniden düzenlenmesi gerektiği vurgulandı.
TTB Merkez Konseyi açıklamasında, bu hedeflere ancak ortak mücadele ve dayanışma ile ulaşılabileceği belirtilerek, hekimler ve tüm sağlık emekçileri başta olmak üzere toplumun tüm kesimleri birlikte mücadeleye çağrıldı.