Hanımın çiftliği

Çiftçi bir ailenin kızı olan Türkmen, 17 yıl aradan sonra Beydağ’a dönerek eşiyle tanışıp aşık oldukları arazi üzerine çiftlik kurdu. Konya’da görev yapan eşi İlkay ise, görevini bırakıp eşinin hayaline ortak oldu


  • Oluşturulma Tarihi : 28.06.2018 07:22
  • Güncelleme Tarihi : 28.06.2018 07:22
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Hanımın çiftliği haberinin görseli

E. ÇAĞLA GENİŞ-ÖZEL HABER

Türkmen Kocaoğlu, 38 yıl önce İzmir’in Beydağ İlçesi’nde çiftçi bir ailenin kızı olarak dünyaya geldi. Uzman jandarma olan İlkay Kocaoğlu ise, 17 yıl önce ilk görev yeri olan Beydağ’a atandı. Köylüler tarafından üretilen doğal ürünlerden satın almak için çiftçilik yapan ailelerden birinin kapısını çalan İlkay, Türkmen ile karşılaştı. Görür görmez birbirlerine aşık olan çift, 2 ay içerisinde evlenmeye karar verdi. Eşinin mesleği nedeniyle evlendikten sonra Türkiye’nin birçok ilini gezen Türkmen’in hayalinde büyük şehrin kalabalığından kurtulmak, daha huzurlu ve doğal ortamda yaşamak amacıyla köyüne geri dönüp hayvancılık yapmak vardı. Eşinin bu hayaline ortak olan İlkay Kocaoğlu, 2015 yılında uzman jandarma görevinden istifa etti ve çiftlik hayali için ellerindeki bir miktar birikmiş parayla kolları sıvadı. Konya’da yaşarken hayalini gerçekleştirmek için ailesiyle birlikte memleketi Beydağ’a dönen Türkmen Kocaoğlu, eşiyle tanışıp aşık oldukları yerde 53 büyükbaş hayvan bulunan çiftlik kurdu. Hayvanlarına özenle bakan ve azimle başladığı girişimcilikte başarı sağlayan Türkmen Kocaoğlu, başta kadınlar olmak üzere çevresindekilere de örnek oluyor. Köylülerin “Hanımağa” lakabı taktıkları Kocaoğlu’nun hedefinde köydeki kadınlara istihdam imkanı yaratmak için kooperatif kurmak var.

TANIŞMAMIZ FİLM GİBİ OLDU

38 yaşındaki Türkmen Kocaoğlu, eşiyle tanışma ve hayalindeki çiftliğe kavuşma sürecini şöyle anlattı: “Tanışmamız film gibi oldu. Eşimin ilk görev yeri Beydağ’dı. Akşam üzereydi… Eşim meyve-sebze almak için kapımızı çaldı. Ben o esnada inekleri sağıyordum. Evin önünde biber tarlası vardı. ‘Biber toplayabilir misiniz bize’ dedi. Daha sonra sık sık uğrar oldu. İlk görüştü birbirimize aşık olduk. Sonra istemeye geldiler. Evlendik ve iki çocuğumuz oldu. Eşimin görevi dolayısıyla birçok ili gezdik. Eşimin görev yaptığı karakolun bahçesinde kendi sebze meyvemizi yetiştirirdik. Herkes eşleri ile hafta sonu olunca AVM gezmeye giderdi ama biz çocuklarımızı da alıp köylere gider, çiftlikleri gezer, kuzuları severdik. Hayalimizde hep kendimize ait bir çiftlik kurmak vardı. 2015 yılında eşim görevinden istifa etti. Arabamızı sattık ve o parayla kendimize bir çiftlik kurduk. Yıllar sonra doğduğum topraklara geri dönüp, eşimle tanışarak birbirimize aşık olduğumuz toprakların üzerinde kendi çiftliğimizi kurduk.”

HAYVANLARA ÇOCUKLARI GİBİ BAKIYOR

Hayvanları çok sevdiğini ve bu işten büyük keyif aldığını belirten Türkmen Kocaoğlu, hayvanların yemlemeleri ve sulamalarıyla birebir ilgilendiğini, doğumlarına veterinerle beraber kendisinin de girdiğini dile getirdi. Türkmen Kocaoğlu, “Herkes hayalini gerçekleştirebilir. Ben ev hanımıydım, şimdi bir çiftliğim var. Eğer bir insan bir işi yapmak istiyorsa ve o işte gayret edip, çaba sarf ediyorsa başarılı olabiliyor. Burası küçük bir aile işletmesi. Eşim yanımda olmasaydı belki de böyle bir işletmeye sahip olamazdım. Kadınlar hiçbir şeyden çekinmesin. Hayvanlarımı da aynen çocuklarım gibi büyütüyorum. Önce onların rahatlığı önemli benim için. Şu anda 53 büyükbaş hayvanımız var. Belki çok para kazanmayabilirim ama kafam rahat. Sağlıklı yaşam çok zor bir şey değil. Sadece bu işi yapmak istemek, sevmek önemli. Sütlerimizi daha çok perakende satmaya çalışıyoruz. Kendi müşterilerimiz oluyor, onlara satıyoruz. Önümüzdeki seçimlerde muhtarlığa adaylığımı da koyacağım. Köyümüzün hanımlarını da organize edip böyle pazarlara onları da yönlendirmek istiyorum. Hatta bir kooperatif kurmak istiyorum. Bilgilerimi artırmak için sürekli etkinliklere katılıyorum” diye konuştu.

Her sabah saat 6’da kalktıklarını ve kendi ürettikleri doğal ürünlerle kahvaltı yaptıktan sonra hayvanlarla ilgilenmeye başladıklarını anlatan Türkmen Kocaoğlu, “12 ve 16 yaşlarında iki çocuğum var. Yıllardır hep doğal ürünler yediler. Doğru düzgün çocuklarımı doktora götürdüğümü hatırlamıyorum. Hep doğal ürünler kullanıyorum” dedi.

“DOĞAL YAŞAMAYA ÇALIŞIYORUZ”

Kadın girişimci Türkmen Kocaoğlu’nun eşi İlkay Kocaoğlu da eşi ve çocuklarıyla birlikte Beydağ’da yaşamaktan mutluluk duyduğunu anlattı. Uzman jandarma görevini bırakarak şehrin stresinden kurtulup Beydağ’a yerleştikten sonra günlerinin çiftlikte geçtiğine değinen İlkay Kocaoğlu, “Çiftlikte kendi sebzelerimizi de üretmeye çalışıyoruz. Hayvanlarımızın yemlerini iyi tarım uygulamasıyla kendimiz yetiştiriyoruz. Mümkün olduğunca doğal yaşamaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.