Hem eğitim hem destek

YUSUF ÇAĞIRTEKİN-ÖZEL HABER
Dünyanın belki de en kutsal mesleğidir öğretmenlik. Belki de bir meslekten daha fazlası, bir yaşam felsefesi olduğunu söylemek gerekir. Sadece öğretmenlik yaptığın dönemle kalmaz çünkü bütün hayatına sirayet eder eğitimci olmanın verdiği ağırlık. Emekli olsan da mesleği bıraksan da bu kutsal mesleğin ağırlığını hayatın boyunca taşırsın omuzlarında. İşte bu sözleri destekler bir hikaye aktarıyoruz sizlere. Buca’da Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Fakültesi önünde birkaç yıl önce iki emekli öğretmen Cengiz Yıldız ve Mustafa Çelebi, oluşturdukları simit tezgahı ile hem ihtiyaç sahibi muallim adaylarına gevrek, poğaça yardımında bulunuyor hem de atama vs. gelecek endişesi taşıyan öğretmen adaylarına mesleki tecrübelerini aktarıp, onları motive etmek için uğraşı veriyor. Fakültede okuyan öğrencilere adeta dışarıda hocalık yapmayı sürdüren bu güzel kalpli öğretmenler aynı zamanda başlattıkları ‘Askıda Gevrek’ projesi ile her gün öğrenci olsun ya da olmasın ihtiyaç sahibi kişilere de ayrıca destek vermeye çalışıyor.
“SIKINTILARINI DİNLİYORUZ”
Emekli olsa da eğitimci olmanın verdiği yükü omuzlarından hiçbir zaman azalmadığını vurgulayan Mustafa Çelebi, bu güzel hikayenin ortaya çıkış noktasını şu sözlerle anlattı: “İkimizde emekli öğretmeniz. 25 yıl boyunca Edebiyat ve Türkçe Öğretmenliği yaptım. Bir yıldır beraber çalışıyoruz. Benim engelli bir çocuğum var yanıma gelsin, biraz sosyalleşsin istemiştim. Daha sonra başvurumuzu yaptık. Tam da Dokuz Eylül Üniversitesinin önünde bunu yapmak daha bir anlamlı oldu. Çünkü her gün genç muallim adaylarıyla birlikte oluyoruz. Bize atanamama, gelecekle ilgili kaygılarını anlatıyorlar. Biz de dertlerini dinleyip, onlara yılmamaları ve çok çalışmaları gerektiğini öğütlüyoruz. Mesleki tecrübelerimizi paylaşıyoruz. Bir yandan da psikolojilerini rahatlatmaya çalışıyoruz. Parası olan ya da olmayan öğrencilere, ‘burası sizin yeriniz, istediğiniz gibi gelip, gevrek ya da poğaça alabilir ve sıkıntılarınızı anlatabilirsiniz’ diyoruz. Bu fikri belediyeye açtığımızda çok olumlu karşıladılar. Ben Levent Piriştina ve ekip arkadaşlarına teşekkürlerimi iletmek istiyorum. Belediyeden ekipler bizleri sık sık ziyaret edip, katkıda bulunmak istediklerini söylüyorlar.”
“BÜTÜN SİMİTÇİLER YAPMALI”
‘Askıda Ekmek’ projesinden esinlenerek ‘Askıda Gevrek’ fikrini ortaya çıkardıklarını dile getiren Mustafa Çelebi, bu işi yapan herkesin ‘Askıda Gevrek’ projesini uygulaması gerektiğini dile getirdi. Çelebi,  “Askıda ekmek projesinden çok etkilendik ve bizde ne yapabiliriz diye düşündük. ‘Askıda Gevrek’ projesi geldi aklımıza. Bunu da duyurduk. Her gün ihtiyacı olan öğretmen adayı kardeşlerimiz için ya da simit almaya yetecek diğer öğrenci kardeşlerimiz ve veya vatandaşlar için elimizden geldiği kadar gevrek bırakmaya özen gösteriyoruz. Ya da öğleye doğru elimizde kalan gevrek ya da poğaçaları hem buradaki hayvan dostlarımıza hem de etrafımızdaki insanlara verip evimize dönüyoruz” diye konuştu.
“MOTİVE ETMEYE ÇALIŞIYORUZ”
“Her gün genç muallim adaylarını görmek, onlara küçük de olsa katkı sunabilmek bizim için çok sevindirici bir şey” diyen Cengiz Yıldız ise, öğrencilerin sıkıntılarını dinlemeye ve onları motive etmeye çalıştıklarını ifade etti. Cengiz, “Öğretmenlik gibi kutsal bir mesleği seçmeleri bizlere ayrıca mutluluk veriyor. Gençlerle sürekli görüşüyoruz. Onlar önlerinde duran zorlukların farkındalar. Özellikle de öğretmen atamalarına yönelik endişesi olan gençlerimize moral vermeye, çok çalışmaları halinde bunu başarabileceklerine inanmaları gerektiğini öğütlemeye çalışıyoruz. Bazen hayal kırıklığı yaşadıklarını belirtiyorlar çünkü her biri gelecek endişesi taşıyor. Biz de bu endişelerini gidermeleri için elimizden gelen çabayı vermeye gayret gösteriyoruz. Bir parça bile faydamız olabiliyorsa ne mutlu bize” ifadelerini kullandı.
“NE MUTLU BİZE”
Özellikle sosyal medyada çok olumlu tepkiler aldıklarını işittiğini söyleyen Cengiz Yıldız, “Askıda Gevrek dar gelirli ailelerin çocukları için düşündüğümüz bir projeydi. Çok da güzel, keyifli ve mutluluk uyandıran bir şey. Bizimle aynı işi yapan tüm arkadaşların bunu yapması gerektiğini düşünüyoruz. Sosyal medyada da çok olumlu tepkiler almışız. Bize bunu söylediler. Eğitim Fakültesinde okuyan genç öğretmen arkadaşlarımız da bize söylüyor bunu. Demek ki sosyal medyada bir yankı uyandırmışız. Biz pek takip etmiyoruz ama bunu duyduğumuza çok mutlu olduk. Onlarla birlikte olmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

Haber Merkezi