- Gündem
- 20.04.2025 00:38
Türkiyede 11 milyon diyabet hastasını doğrudan ilgilendiren ve ilki İzmirde düzenlenen 1. Diyabet Teknolojileri Sempozyumu uluslararası katılımla başladı
EMİNE YALÇIN
Türkiyede ilk kez düzenlenen ve uluslararası katılımın olduğu 1. Diyabet Teknolojileri Sempozyumu kapsamında, şeker hastalığında kullanılan son teknolojiler, hastalığın tanı ve tedavisindeki son yeniliklerle ilgili basın toplantısı yapıldı.
Sempozyumda konuşulacak önemli konulardan biri olan ve diyabet hastalarının hayatını kolaylaştıracak yapay pankreasın ise birkaç yıl içerisinde kullanıma başlanması bekleniyor. İzmirde 3 gün boyunca devam edecek olan ve uluslararası katılımın da sağlandığı sempozyumun önemi, her 6 saniyede 1 kişinin diyabet nedeniyle hayatını kaybettiği göz önüne alındığında daha net ortaya çıkıyor.
Gerçekleşen basın toplantısına Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji Bilim Dalından Prof.Dr. Selçuk Dağdelen, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Endokrinoloji ve Diyabet Bilim Dalından Prof.Dr. Damla Gökşen, Çocuk Endokrinoloji ve Diyabet Derneği Başkanı Prof.Dr. Feyza Darandeliler, Türkiye Diyabet Derneği Başkanı Prof.Dr. Ahmet Kaya, Ege Üniversitesi Çocuk Pediatrik Endokrinoloji ve Diyabet Bilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Şükran Darcan ve Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Miyase Bayraktar katıldı.
ÇOCUKLARDA DİYABET ARTIYOR
Sempozyum Başkanı Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Endokrinoloji ve Diyabet Bilim Dalından Prof.Dr. Damla Gökşen, daha çok çevresel faktörlere bağlı olarak çocukluk çağında görülen diyabetin, son yıllarda artış gösterdiğine dikkat çekerek, Türkiyede her 100 bin çocuktan 11inde diyabet görüldüğünü ifade etti. 10-14 yaş aralığında yüzde 40, 5-9 yaş aralığında yüzde 25 ve 5 yaş ve öncesinde ise yüzde 15 civarında diyabetli çocuk olduğuna işaret eden Gökşen, Türkiyede 23 milyon 17 yaş altı çocuk var ve bu çocuklardan kayıtlara geçen 17 bin 115inde tip 1 diyabet (çocuk tipi) var. Bu artışın tam nedeni açıklanamıyor ancak çevresel faktörler önemli bir etken. Kış aylarında özellikle viral enfeksiyonlara neden olan virüsler, şeker hastalığını tetikliyor dedi.
KANTİN YASAKLARI İSABETLİ
Türkiyede çocuk ve erişkinlerde diyabetin ortaya çıkışındaki artışın yeterince önlenemediğini söyleyen Gökşen, çocukları yaşam tarzını daha sağlıklı hala getirmek adına uygulanan kantin yasaklarının oldukça isabetli olduğuna vurgu yaptı. Gökşen, Milli Eğitim Bakanlığı, Çocuk Endokrin ve Diyabet Derneği ile Diyabet Çalışma Grubunun yaptığı çalışmalar sonrası okulların kantinlerinde kola, cips gibi yağlı ve şekerli gıdaların satışında kısıtlamalar getiriliyor. Bunun yerine çocuklar daha sağlıklı gıdalar tüketmeli ki, ilerde şeker hastalığı ile karşılaşma risklerini aza indirebilelim diye konuştu.
YAPAY PANKREASA BİR ADIM KALDI
Gökşen, pankreası taklit edebilecek bir cihaz olarak tasarlanan ve yapay pankreas denilen cihazların şeker hastalarının hayatını kolaylaştıracağını belirterek, Yapay pankreasla ilgili çalışmalar tüm hızıyla sürüyor. Birkaç yıl içerisinde yapay pankreasın diyabet hastaları tarafından kullanılabileceğini öngörüyoruz. Yapay pankreas, akıllı telefondan küçük bir cihaz olarak tasarlanıyor. Glikoz sensörü, insülin dozunu hesaplayıcısı ve akıllı pompadan oluşan 3 sistemden meydana geliyor. Alıcıdaki algoritma, kişinin hareketlerine, yediğine içtiğine göre ne kadar insülin gerektiğini hesaplıyor ve insülin pompasına gerekli dozu vermesi için sinyal veriyor. Sistem gereken insülini otomatik olarak hastaya veriyor. Yapay pankreasla birlikte diyabet hastaları parmaktan kan şekerini daha az ölçecek. İğne yapmak zorunda kalmayacak. Şekerleri normal seviyeye yakın seyredecek. Yapay pankreas da olsa bunlar insan yapımı şeyler, bozulabilirler. Bu nedenle hiçbir zaman hastalık bitti ifadesini kullanamayız. Şu an kullanılan sistemde hastalar, yemek yiyecekleri zaman karbonhidrat sayıyor. Bu oranı pompaya giriyorlar. Yani yine insan müdahalesi söz konusu. Yapay pankreasta ise yemek yendiğinde ve egzersiz yapıldığında pompa algılayacak ve insülini kendi ayarlayacak şeklinde konuştu.
HER 4 LİRANIN 1 LİRASI DİYABETE HARCANIYOR
Sempozyum başkanlığını yapan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji Bilim Dalından Prof.Dr. Selçuk Dağdelen ise diyabetin 20 yıl içerisinde 500 milyondan fazla insanı etkileyeceğini belirterek, Bu sempozyumun öncelikli amacı teknolojinin tüm imkanlarını kullanarak şeker hastalığını önlemek ve ortaya çıkmış şeker hastalığını da hastalarımızın hayatını kolaylaştırarak organ kayıplarını ve hasarlarına yol açmadan konforlu bir tedavi fırsatı haline getirmektir. Türkiyede şu an 11 milyon diyabet hastası var. Ne yazık ki bu kişilerin yüzde 60ı diyabet hastası olduğunun farkında bile değil. Yani tanısı konulmamış. Her yıl 5 milyon kişi ne yazık ki diyabet nedeniyle hayatını kaybediyor. Küresel sağlık harcamalarının yüzde 12si diyabete harcanırken, SGK verilerine göre Türkiyede sağlık için ayrılan her 4 liranın 1 lirası diyabete harcanıyor. Tüm bu harcamalara ve ölüm oranlarına rağmen, diyabet kontrol altında değil. Yani bir farkındalık söz konusu değil. Avrupa ülkelerine göre Türkiyede diyabetin artış hızı 4 kat fazla. Bu önemli bir oran dedi.
FARK ÖDEMEK ZORUNDA KALIYOR
Türkiyenin diyabetle mücadelede teknolojiyi kullanmak zorunda olduğuna dikkat çeken Dağdelen, Türkiyede kan şekeri ölçüm cihazları ile ilgili ciddi bir kalite sorununun olduğunu savundu. Dağdelen, Geri ödeme koşulları da bu çakma denilebilecek kalitesiz cihazların yaygın şekilde kullanılmasını teşvik ediyor. Diyabet hastasının olduğu her eve gitseniz farklı markalarda ne olduğu belirsiz kan şekeri ölçüm cihazları görürsünüz. Çünkü vatandaş kaliteli bir ölçüm cihazı almak isterse fark ödemek zorunda kalıyor. Bu ölçüm cihazları nedeniyle bazı hasta grupları, özellikle de çocuklarda yaşamı tehdit edebilecek acil dalgalanmalar olabiliyor ifadelerini kullandı.
DİYABET ÖNLENEBİLİR BİR HASTALIK
Türkiye Diyabet Derneği Başkanı Prof.Dr. Ahmet Kaya da diyabetin dünyada salgın bir hastalık olarak kabul edildiği yönünde açıklamalar yaparak, diyabetin giderek artış gösterdiğini bu artışında önlemediğini ileri sürdü. Kaya, Bugün dünyada 415 milyon erişkin diyabetik. Bu rakamın 2040 yılında 640 milyona çıkacağı yönünde öngörüler var. Yani artış hızı yüzde 55. Türkiyede ise yapılan araştırmalara göre diyabetin yüzde 100 arttığı gözlendi. Şu anda Türkiyede yaklaşık her 7 kişiden 1i diyabetik. Dünyada ise bu rakam 11 kişiden 1i olarak verilmektedir. Aslında diyabet önlenebilir bir hastalık. Bu sebeple toplumun gerektiği şekilde bilgilendirilmesi gerekiyor dedi.
GELİŞEN TEKNOLOJİYE İHTİYAÇ VAR
Konu hakkında söz alan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Miyase Bayraktarda, diyabetin doğru bir şekilde kontrol altına alınması gerektiğine vurgu yaparak, diyabetin komplikasyonlarının önlemesinde her geçen gün gelişen teknolojiye ihtiyacın olduğunu söyledi.
BUHARDA PİŞİRME, HAŞLAMA VE TENCERE YEMEKLERİNİ TERCİH EDİN
Hacettepe Üniversitesinden Beslenme ve Diyet Uzmanı Doç.Dr. Zehra Büyüktuncer, tüketicinin tercihlerine göre endüstrinin kendini o yönde şekillendireceğini ileri sürerek, besin hazırlama yönteminde birçok yöntemin var olduğunu söyledi. Demirel, Fırında yüksek ısıda pişirilen yiyecekler diyabete sebebiyet verebilir. Bu yüzden besinleri hazırlarken en sağlıklı yöntem buharda pişirme, haşlama ve tencere yemekleri doğru tercih olacaktır diye konuştu.