İstanbul Boğazı’nın gözde yalısı satışta: Fiyatı dudak uçuklatıyor

Rumelihisarı’nda, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nün hemen alt kısmında konumlanan ve daha önce satışa çıkarılmasıyla gündeme gelen Zeki Paşa Yalısı, tekrar yeni sahibini bekliyor.

Geniş bahçesi, Boğaz manzarası ve dış cephesiyle dikkat çeken tarihi yalı, 23 oda, 5 salon ve 8 banyodan oluşuyor. Osmanlı döneminden günümüze kadar ayakta kalmayı başaran yapı, mimarisi ve görkemli detaylarıyla Boğaz hattındaki diğer konaklardan ayrılıyor.

Osmanlı konak geleneğini Batı esintili mimari yorumlarla birleştiren eşsiz tasarımı sayesinde İstanbul’un en dikkat çeken yalılardan biri olarak öne çıkıyor. Yapının cephesinde barok tarzı süslemeler, yarım sütunlarla çevrili pencere aralıkları, çokgen taş kaplamalar ve katlar boyunca devam eden dekoratif kuşaklar gibi detaylar yer alıyor.

Özgün mimari yapısını günümüze kadar koruyan Zeki Paşa Yalısı, Ekim 2019’da Türkiye’nin en yüksek değerli konutlarından biri olarak satışa çıkarıldı. O dönemde talep edilen bedel 550 milyon TL civarındaydı; bu rakam yaklaşık 100 milyon dolara denk geliyordu. Güncel değerleme ile yalının fiyatının 4 milyar 200 milyon TL civarında olabileceği belirtiliyor. Yapının yıllık emlak vergisi ise yaklaşık 5,5 milyon TL olarak kaydedilmiş durumda.

ZEKİ PAŞA YALISI’NIN TARİHİ

Osmanlı Sultanı II. Abdülhamit döneminde Tophane Müşirliği görevini üstlenen Zeki Paşa, 20. yüzyılın başlarında, ailesiyle özellikle yaz aylarında kullanmak üzere bir yazlık konak inşa ettirmek için dönemin ünlü mimarı Alexandre Vallaury’i görevlendirmişti.

1908 yılında II. Meşrutiyet’in ilanının ardından görevlerinden uzaklaştırılan Zeki Paşa, 1914 yılında hayatını kaybetti. Boğaz’ın en gösterişli yapılarından biri olarak kabul edilen yalısı, yıllar içinde farklı sahiplerin eline geçti.

Son Osmanlı padişahı Vahdettin’in damadı Ömer Faruk Efendi, Zeki Paşa ailesinden yalının mülkiyetini satın alarak, eşi Sabiha Sultan ve ailesiyle bir süre burada yaşamıştı. Sabiha Sultan’ın İstanbul’u terk etmesinin ardından yalı, Cumhuriyet döneminde tekrar el değiştirdi. 1930’lu yıllarda Baştımar ailesinin mülkiyetine geçen yalı, uzun yıllar özel konut olarak kullanıldı.