İZMİR’İN KADIN TEMSiLCiLERi KONUŞTU ŞİDDET SON BULSUN

Türk kadınını yüceltmiştir

CHP İzmir İl Kadın Kolları

Başkanı Nurdan Şenkal Uçar: Atatürk biz kadınlara çağdaş batı medeniyeti ülkelerindeki kadınlardan önce haklar sağlamıştır. Türk kadının kurtuluş savaşında erkeklerin yanında vermiş olduğu destek ve azimli mücadelesini örnek göstererek Türk kadınını yüceltmiştir.Ancak günümüzde kadın haklarımız hızla geriletilmeye çalışılmaktadır. Kadına yönelik şiddet her ne kadar artsa da kadınların bilinci ve birlikte mücadele etme çabası ve dayanışması da her geçen gün büyüyor. Kadınlar kendi hayatları ve eşit bir gelecek mücadelesi içinde artık daha cesur ve en önde yer almaktan çekinmiyor.Bu cesaret ve mücadele azmi ise hepimize bulaşıyor.Birlikte yol yürüdükçe, birlikte haklarımızı aldıkça, birlikte bir kadının hayatını kurtardıkça, geleceğin ışıklı yolları da önümüze saçılıyor.Birlikte, omuz omuza, yürek yüreğe yürüdüğümüz bu yol bize çok şey öğretti.Bir kere yaşanan sorunların ortak olduğunu ve ortak mücadele etmemiz gerektiğinin farkına vardık.Kadınlar İnsanlığın devamı için olmazsa olmazdır.En büyük dertlerin dertlisi, en büyük mutlulukların ardındaki kahramandır.

Araştırmıyoruz sormuyoruz

Şair Özlem Tezcan Dertsiz: 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü. 8 Mart 1857’de ABD’deki bir fabrikada çalışan kadın işçilerin daha iyi çalışma ortamı istemiyle başladığı grevde, 129 kadının yanarak öldüğü gün. Bu yüzden “Kadınlar Günü Nedeniyle İndirimli Abiye” ve benzeri sözleri gördüğümde tüylerim diken diken oluyor.Bir şeylerin içyüzünü hiç anlamıyoruz, araştırmıyoruz, sormuyoruz.Hatta içlerini kolayca boşaltıyoruz.Her gün birkaç kadının öldürüldüğü ülkemde, “Buna karşı ne yapabiliriz?” sorusuna dikkat çekici, etkili yanıtlar bulabildiğimiz bir gün olmalı 8 Mart. 6284’ün etkin bir biçimde uygulanmaya başlandığı gün olmalı.Kadınların yaşama hakkını elinden alanların, bundan böyle en ağır cezaları alacağı bir gün olmalı.Kadınların gücünün, sanatının, başarısının anlatıldığı gün olmalı.

Her yıl kazanılmış haklar ile girmeliyiz

İzmir Köy-Koop Başkanı Neptün Soyer: Hepimizin, her birimizin yapabileceği birçok şey var. Her yıl 8 Mart’a kazanılmış haklar ile girmeliyiz.Bir önceki yıla baktığımızda kadın mücadelesinde bir aşama kaydettiğimizi görmeliyiz.Çünkü kadın mücadelesi sadece bir cinsiyet konusu değil, bir memleket meselesidir.Türkiye’nin nüfusunun yarısı kadın.Bu memleketin yarısı kadın ama kadınlar yaşam hakkı ihlaliyle, okonomik ve psikolojik şiddetle karşı karşıya. Bu, ülkenin kan keybetmesi demektir. Bizim birbiriimize ihtiyacımız var. Birbirimizi korumaya, hakkına sahip çıkmaya, arkasında durmaya... Başka türlü bu gidişatı tersine çeviremeyiz. 8 Mart... Tüm kadınların haklı mücadelesine selam olsun.

Sorun toplumsal eşitlik

İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Misket Dikmen: Dünya Ekonomik Forumu 2020 Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Raporu’nda Türkiye 153 ülke arasında130. sırada yer alıyor. Bu özetle şu anlama geliyor: Dünden bugüne, kadına yönelik ayrımcılık, şiddet, taciz, çocuk denilecek yaşta evlendirilmesi, düşük ücretle, emeği yok sayılarak çalıştırılması sürüyor. Yasalarda yer alan haklarının uygulanmaması bir yana gün geçtikçe bu haklar elinden alınmaya çalışılıyor. Siyasette, medyanın karar alma organlarında, çalıştığı kurum, kuruluşun üst düzey yöneticiliklerinde yok denecek kadar az oranda yer alıyor. Ve hepimiz biliyoruz ki aslında bunun özünde eşitlik sorunu yatıyor. Erkek egemen söylem kadını eşiti olarak değil de üzerinde her türlü tasarrufu uygulayabileceği birisi olarak gördükçe, kadın gerici uygulamaların kıskacından kurtulmadıkça, toplumsal cinsiyet eşitliğine dair konular eğitim sisteminde yer almadıkça, yasalar kadını korumadıkça, taciz, tecavüz faillerinin yaptıkları yanlarına kaldıkça bu sorunlar devam edecek. Sorunlar devam ettikçe de insan hakları, hukuk, adalet, eşitlik söylemleri lafta kalacak.İşte bu nedenle de kadına, kadınlığa yöneltilen tüm bu olumsuzlukları olumluya evirebilmek için medya sektöründe çalışan kadınların çoğalması gerekiyor.Medyada karar verici konumlarda bulunan kadınların çoğalması, kadının ve kadın sorunlarının medyada eşit ve adil bir şekilde yer almasında çok etkili olacaktır. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde her zaman olduğu gibi dileğimiz şiddetten, savaştan arınmış, kadın-erkek eşitliğinin anayasal güvenceyle korunduğu, içselleştirildiği, kimsenin kimseyi sömürmediği, herkesin ifade ve düşünce özgürlüğüne saygı duyulduğu, hukukun – adaletin hüküm sürdüğü, barış içinde yaşayacağımız bir dünya. İnancımız ise kadınların emeğiyle, dayanışması ve mücadelesiyle böyle bir dünyanın kurulabileceği.Güne vesile olan kadınları saygıyla analım.

Cinsel saldırılarda inanılmaz artışlar oldu

İzmir Kent Konseyi Başkanı Seniye Nazik Işık: Kürtajdan nafakaya, çocuk yaşta evlendirilmekten kadına-çocuğa şiddet nedeniyle verilmiş cezaların affına, İstanbul Sözleşmesi’nden çıkmaktan 6284’ü yürürlükten kaldırmaya bir çok aleyhimize gelişme gündeme gelip duruyor. 4+4+4’le çok kız çocuklar eğitimden koptu.Kovid-19 salgını ekonomik krizi tetikledi, çok kadın işsiz kıldı.Yoksulluk kadınları vurdu. “Evde kal’’dık, ev içi sorumluluklar, ev içi şiddet arttı. Kadına ve çocuğa şiddette, cinsel saldırılarda inanılmaz artışlar oldu.Kadın cinayetleri durmuyor, mesela İzmir’de 2020’de 27 kadın cinayeti yaşadık.Devlet çok merkezileşti, artık hiçbir şey bildiğimiz yerinde değil, ne neresinden yakalanır belli değil.Bir de depremden sele bir çok doğal afet yaşadık. Bu şartlarda hayatımızı iyileştirmek zor, ama mücadeleye devam ediyoruz, edeceğiz! İstiyoruz ki, kadınların gülümsemesi yarım kalmasın, kadın cinayetleri bitsin.Çocukların gül yüzünü güneş ışığı bize incitmesin.İstanbul Sözleşmesi, 6284 sayılı Yasa uygulansın.Her belediye Avrupa Yerelde Kadın-Erkek Eşitliği Şartı’nı onaylasın, eylem planı yapsın, uygulasın.Kent konseyimize daha çok kadın katılsın. Ev-aile-hayat dengesinde mahallemizde kreş, hasta, yaşlı ve engelli bakım hizmeti bizden yana olsun. Ülkemiz, çocuklarımızın geleceği güvende olsun.Yani, hayat bize de gülsün. Bir de bunları yapmak için hayatın her alanında daha çok kadın bizi temsil etse...

GECE GÜNDÜZÇALIŞACAGIZ

AK Parti İzmir İl Kadın Kolları Başkanı Dilek Yıldız Büyükdağ: Dünyadaki ve ülkemizdeki tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü en içten dileklerimle kutluyorum. Bu topraklarda emek veren, alın teri döken, hem ailesinin hem de ülkesinin geleceği için mücadele eden tüm kadınlarımızın önünde saygıyla eğiliyorum. Kadınların iş hayatından siyasete, sosyal hayattan aile hayatına kadar her alanda güçlenmesi için gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz. Birçok Avrupa ülkesinden önce kadınların seçme ve seçilme hakkını elde ettiği ülkemizde; kadına yönelik şiddeti de yok edene kadar kararlılıkla mücadele edeceğiz. Bu konuda toplumsal düzeyde yüksek bir bilinç, direnç ve duyarlılık oluşturmamız gerekiyor.Kadına yönelik şiddetin önlenmesi için yasal düzenlemelerin yanında çok güçlü kültürel ve ahlaki hassasiyetler inşa etmeliyiz.Bu duygu ve düşüncelerle tekrar tüm kadınlarımızın Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun.

11 yıldır var gücümüzle çalışıyoruz

LİYAKAT DERNEĞİ BAŞKANI BERKAY ESKİNAZİ: 11 yıldır var gücümüzle çalışıyoruz.Kadınlarımızı girişimcilik yolunda desteklemek adına sesimizi gür çıkarıyoruz.Çıkarıyoruz ki; sesimiz ile yeni ışıklara, yeni hedeflere, yeni projelere kadınlarımız ile yürüyelim.Kadınların, her sektör ve her düzeyde, ekonomik yasamın içinde yer alabilmelerini sağlamak amacıyla güçlendirilmeleri gerektiğini vurgulamak istiyorum.Mutlaka iş gücü piyasasına kazandırılmaları gerekiyor.Kadınların ekonomik özgürlüklerini kazanma- larına mutlaka destek olunmalı. Kadınların istihdam oranının artırılması kadar kalifiye işgücü gerektiren, saygın bir işte çalışmalarının önünün açılmasının da önemle üzerinde durulması gereken bir başka konu olduğunu düşünüyorum. Çünkü iyi bir iş, iyi bir eğitim demektir.Eğitimli ve çalışan bir kadının aile yaşantısında da olumlu etkileri olacaktır.Dolayısıyla iyi eğitim almış ve çalışan bir kadın, sağlıklı nesillerin yetişmesi için çok önemli bir aktördür.

SİZİN DEĞİL BİZİM KARARIMIZ

İZMİR MOR DAYANIŞMA:

8 Mart dünyadaki tüm kadınların yüzyıllardır süren dayanışma, direnme, isyan ve mücadele günüdür.Hayatlarımız, emeğimiz, bedenimiz üzerindeki baskıya, sömürüye ve şiddete son vermek için sürdürdüğümüz mücadelenin direnç günüdür.Dünya genelinde kadınlar cinsiyetçi, ırkçı, homofobik, kadın düşmanı, eril, baskıcı liderlerin kararlarına, saldırılarına karşı kendi hayatı ve kararı için sokakları doldurdu, doldurmaya devam ediyor.Erkek egemen iktidarın dayattığı yoksulluk, güvencesizlik içinde yaşamaya niyetimiz yok.Bizler; emeğimiz, bedenimiz, tercihlerimiz, cinselliğimiz, hayatımız, yaşamımız üzerindeki kararlar bizimdir demek için yüzyıllardır kadınların açtığı mücadeleyi büyütmeye niyetliyiz.Kapitalizmin hayatımızın tüm alanlarında, canlılarda, doğada yarattığı yıkımın ve talanın sonucunda yaşanılan Kovid 19 salgınını iktidarlar yönetemiyorlar.

UZUN SOLUKLU BİR MÜCEDELE

İYİ Parti İzmir Kadın Politikaları Başkanı Serap Özöktem: Ülkemizde kadının güçlenmesi, ekonomik, sosyal ve siyasal yaşamda erkeklerle eşit hak ve koşullara sahip olabilmesi kuşkusuz uzun soluklu bir mücadeledir. Bu bağlamda partimiz, kadının toplumda eşit haklara sahip olmasını sınırlayan tüm engelleri ortadan kaldıracak, kadının sosyal hayata katılımını engelleyen ağır bakım yükünü hafifleterek, her alanda kendini ifade etme ve güçlü temsil imkanı sunacaktır. İşçi ve emekçi kadınlarımızın cinsiyete dayalı ücret farklarını, istihdam problemlerini çözmek için var gücü- müzle çalışıyoruz, çalışacağız.Evde çalışan kadınlarımızdan tarlada çalışan işçi kadınlarımıza, ofislerde çalışan yönetici kadınlarımıza pazarda tezgah açan üretici kadınlarımıza, milli güç olan tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutlarız.

Dileğim kadına şiddetin, tacizin son bulması

İlkses Gazetesi Haber Müdürü Esin Gençel Özipekçi:

Kadrosunun yarısı kadınlandan oluşan bir gazetenin haber müdürlüğünü yapıyorum. Her gün bana yeni şeyler öğreten güçlü mücadeleci mutlu umutlu kadınlarla.Bu benim şansım.Ama her gün şiddete maruz kalmış, erkekler tarafındın öldürülmüş kadınların haberlerini veriyoruz.Her haberde istatistiklerin değişmesinden başka fark yaşanmamasını görmek acı veriyor.Son 3 günde yaşananlar bile bunun en büyük kanıtı.Bu 8 Mart Kadınlar Günü’de dileğim bu sayfalarda kadınların uğradığı şiddetten çok kadın başarılarını yayınlamak.Bu 8 Mart’ta dileğim kadına şiddet davalarında adalet.Bu 8 Mart’ta dileğim kadına şiddetin, tacizin son bulması.Bu 8 Mart’ta dileğim kadına şiddeti engellemek için var olan yasaların gerçenten uygulanması.Bu 8 Mart’ta dileğim kadının her alanda eşit sayılması.

Haber Merkezi