Kadınlar dijital şiddete karşı sınır çekiyor: Susma, paylaş

Günümüzde sosyal medya ve dijital iletişim araçlarının yaygınlaşmasıyla birlikte, şiddetin biçimi de değişiyor. Artık kadınlar yalnızca fiziksel ya da psikolojik değil; aynı zamanda dijital şiddetle de mücadele etmek zorunda kalıyor. Kadın Savunması isimli kadın dayanışma platformu, bu görünmez ama etkili şiddet biçimlerine karşı bir açıklama yayınlayarak dijital şiddetin tanımını yaptı ve kadınlara yönelik sistematik tacizin dijital ortamdaki yansımalarına dikkat çekti.
Açıklamaya göre; karşınızdaki kişi rıza dışı görüntü ya da video paylaşıyorsa, cinsel içerikli mesajlara zorluyorsa, çevrimiçi tehdit, ısrarlı takip ya da ifşa edici davranışlarda bulunuyorsa dijital şiddet uygulanıyor demektir. Bunun yanı sıra kişisel bilgilerin rızasız toplanması ve paylaşılması, dijital itibarın hedef alınması da bu şiddet türüne giriyor.

DİJİTAL ŞİDDET, DİJİTALDE KALMAZ; HAYATIMIZI DOĞRUDAN ETKİLER

Kadın Savunması isimli platform, dijital şiddet karşısında kadınların yalnız olmadığını hatırlatarak çeşitli savunma ve mücadele yollarını sıraladı. Hesapların gizliye alınması, tanınmayan kişilerin takip edilmemesi, şiddet uygulayan kişilerin şikâyet edilmesi ya da engellenmesi gibi önlemler öne çıkarken, hukuki yolların da kullanılabileceği vurgulandı. Platform, suç duyurusunda bulunmanın ve dijital ifşanın da kadınların elindeki meşru savunma araçlarından olduğunu ifade etti. Kadın Savunması’nın açıklamasında, “Dijital şiddet gerçek bir şiddet biçimidir. Kadınlar, hayatın her alanında olduğu gibi dijital alanda da sınırlarını belirleme ve koruma hakkına sahiptir” ifadelerine yer verildi. Kadınlara yönelik dijital şiddetin yalnızca bireysel değil, toplumsal bir sorun olduğunun altı çizilirken, dayanışmanın ve örgütlü mücadelenin önemine vurgu yapıldı. Platformun çağrısı ise şu şekilde: “Susma, paylaş, dayanış! Çünkü dijital şiddet, dijitalde kalmaz; hayatımızı doğrudan etkiler.”