- Gündem
- 22.04.2025 14:24
Karaburun Kent Konseyi, Karaburun Yarımadasında balık çiftlikleri ve Agromey Projesini değerlendirmek, kentin ortak görüşünü oluşturmak amacıyla toplantı düzenledi
E. ÇAĞLA GENİŞ
Gerence Körfezinden Badembüküne kadar kıyıları ve denizleri balık çiftlikleriyle işgal edilen Karaburunda 3 yeni balık çiftliği projesi için ÇED süreci başlatıldı.
Küçükbahçe Köyü mevkiindeki 352 bin 800 m² deniz alanını kapsayan Egemarine ait üç adet su ürünleri yetiştiriciliği tesisinin, alanının 11 kat genişletilerek 387 hektarlık bir alanda Agromey 1-2-3 adıyla Karaburun Merkez Mimoza Koyu ile Kaynarpınar arasına taşınması planlanıyor. Karaburun Kent Konseyi Kent Meclisi, Karaburun Yarımadasında balık çiftlikleri ve Agromey projesini değerlendirmek, kentin ortak görüşünü oluşturmak amacıyla toplantı düzenledi. Toplantıya, Karaburun Belediye Başkanı Ahmet Çakır, belediye meclis üyeleri, muhtarlar, kent konseyi, su ürünleri kooperatifleri, esnaf odaları, yerel sivil toplum kuruluşları ve siyasi parti temsilcilerinin yanı sıra çok geniş bir halk katılımıyla gerçekleşti.
YARDIMADA HALKININ BALIK ÇİFTLİKLERİNE KARŞI MÜCADELESİ
Karaburunda yaşamı korumak üzere Karaburunda Agromey Gıda ve Yem San. Tic. A.Ş dahil yeni bir balık çiftliği daha kurulmaması, Karaburunun su ürünleri yetiştiriciliği potansiyel alanlarından çıkarılması ve Karaburun Yarımadasının Özel Çevre Koruma Alanı İlan edilmesi için beklenen Bakanlar Kurulu kararının ivedilikle çıkarılması için gerekli girişimlerde bulunulması konusundaki ortak görüşlerini yinelendiği toplantıda, alınan kararlar şu şekilde sıralandı: Doğu Akdeniz havzasının en temiz deniz ve kıyı şeridine sahip olan Karaburun Yarımadası, balık çiftliklerinin antibiyotik ve parazit ilaçları, yem artıkları, ölü balıklar, mazot, sintine atıkları ve kıyılardaki destek birimlerinin yarattığı çevresel ve görsel kirliliğe terk edilemez. Mavi bayraklı plajlara ve bakir koylara sahip olan Karaburun Yarımadasında denizi ve kıyıları hızla kirleten balık çiftlikleri, ilçemizin en önemli geçim kaynaklarından biri olan turizmi, turizm faaliyetlerine bağımlı diğer ekonomik faaliyetleri de yok edecektir. Doğal ve arkeolojik sit alanlarında, dalışa yasak bölgelerde balık çiftlikleri kurulması kabul edilemez. Ülkemizin de imzacısı olduğu uluslararası sözleşmelerle koruma altına alınan Akdeniz Fokunun üreme ve yaşam alanı olan Yarımada kıyılarında balık çiftliği kafeslerinin kurulması, Akdeniz Fokuna yönelik ölümcül bir tehdittir. Denizlerin oksijen kaynağı, yavru/ergen balıkların büyüme alanı olan deniz çayırlarının ve içinde barınan birçok deniz canlısının, çiftliklerin neden olduğu aşırı kirlilik ve oksijensiz kalan ortam nedeniyle yok olma riskiyle karşı karşıya kalacağı açıktır. Yarımada'nın güzelim tertemiz koylarını kapatan balık çiftlikleri, geniş alanlar kaplayan balık kafesleri ve yarattığı kirlilikle kıyı ve dalyan balıkçılığını da baltalayacaktır.