Kocaoğlu: Söz veriyorum ağaç kesilmeyecek

E. ÇAĞLA GENİŞ

Bir televizyon kanalına konuk olan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, kent gündemine dair önemli açıklamalarda bulundu. Kültürpark Projesi’ne yönelik sosyal medya ve meslek odalarından gelen eleştirilere yanıt veren Kocaoğlu, alandaki hiçbir ağacın kesilmeyeceğine dair söz verdi.

Bu yıl 85. kez kapılarını açan İzmir Enternasyonal Fuarı’nı değerlendiren Kocaoğlu, fuarın önümüzdeki yıllarda daha da büyüyerek eski günlerine döneceğini söyledi. Kocaoğlu, 15 Temmuz sonrası genel siyaset ve CHP İzmir'de yaşanan gelişmeleri de değerlendirdi.

“SENEYE BUNDAN DAHA İYİ OLACAK”

İzmir, Ege, Türkiye’nin farklı yerleri ve yurt dışından gelen misafirler tarafından 85. İzmir
Enternasyonal Fuarı’nın övgüyle karşılandığını belirten Kocaoğlu, “85 yıllık bir çınarın iniş-çıkışları, değişen koşullara adaptasyonda belli sıkıntılar yaşaması çok doğal… Biz uzun süredir fuarımızda bir zayıflama olduğunun farkındaydık ama nasıl bir yol izleyeceğimiz konusunda tereddütlerimiz vardı. Aklı ve bilimi kullanarak birçok arama konferansı yaparak ‘İzmir Enternasyonal Fuarı’nı nasıl eski günlerine döndürebiliriz’ diye epeyce kafa yorduk ve uzun bir hazırlık süresi yaşadık. 85. İEF filiz verdi. Seneye bundan daha iyi olacak. Önümüzdeki yıllarda da bu konsept üzerinden büyüyerek eski şaşalı günlerine dönecek. Bunu 2-3 sene içinde yakalayacağız diye umuyorum” dedi.

“BENİM DÖNEMİMDE DUVARLAR YIKILMAYACAK”

Kültürpark Projesi hakkında bilgi veren Kocaoğlu, 1990’larda bölgenin yüzde 26’sının, 2000’li yıllarda ise yüzde 43’ünün yeşil alan olduğunu ifade ederek yeni projeyle alanın yüzde 56’sının yeşil alandan oluşacağını söyledi. İsmet İnönü Kültür Merkezi, Atlas Pavyonu ve hollerin yıkılacağını belirten Başkan Kocaoğlu, bu alanların yerine 11 bin metrekare üzerine bir şov, tiyatro ve kültür merkezi ile İEF için sergi alanları yapılacağını ifade etti, yine yıkılacak Celal Atik Spor Salonu’nun yerine de toplantı salonu ve spor tesisi inşa edileceğini açıkladı. Projeye yönelik eleştirilere de yanıt veren Kocaoğlu, “İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Başkanı 12 senedir yeşil alanı 2 kattan fazla arttırmıştır. Mezbelelik alandan İnciraltı’nda kentin en büyük ormanını yapmış, Sasalı’da da aynı şeyi yapmıştır. Ben buradan 12 senedir bu kenti yöneten insan olarak söz veriyorum, ağaç kesilmeyecek. Tespit edilmiş 40-50 hastalıklı ağaç var, bunlar sökülüp yerine yenisi dikilecek. Ağaç sayısını 600-650 adet artıracağız. Duvarlar yıkılmayacak. Benim dönemimde duvarlar yıkılmayacak. Başka ülkelerin parklarına özenerek fikir vermekle Kültürpark’ın duvarları yıkılmaz. Burası Türkiye, burası İzmir… Mevcut kapılara ilaveten yayalar için iki kapısı açılacak. Bu kapılardan araç geçmeyecek” diye konuştu.

“CESARETLE BU İŞE GİRECEK BİR KİŞİYE İHTİYAÇ VARDI”

Kocaoğlu, FOLKART’ın Uzundere Kentsel Dönüşüm İhalesi’ni kazanmasının ardından fuar-sponsor ilişkileri üzerinden yöneltilen eleştirilere şöyle yanıt verdi: “Biz kentsel dönüşümde ağır davranmakla çok eleştirildik ve yıpratıldık ama kılı kırk yararak çalıştık. 6366 sayılı yasa çıktı, gayrimenkulü gasp etti, sadece bina dönüşümü yapıldı. Biz İzmir’e özgü, hakkaniyetli, adil, orada yaşayan insanları koruyarak, eğer bir değer elde edilecekse bunu da oradaki insanlara bırakmak üzere bir proje geliştirdik. Ve bu projede bir kişiye ihtiyaç vardı. Cesaretle bu işe girecek bir kişiye… O bölgede en az 50-60 bin konut yapılacak. Buna FOLKART cesaret etti girdi… Neden başkası girmedi? Bunu İzmirli müteahhitlere sormak gerekir. Ama bundan sonra gireceklerdir.”

BAŞBAKAN YILDIRIM’A TEŞEKKÜR ETTİ

Ankara’da aynı gün 3 bakanla yaptığı zirvenin ardından çıkan ÇED onayları ve merkezi hükümetle aradaki kara bulutların dağılması sürecinin nasıl gerçekleştiği sorusunu yanıtlayan Kocaoğlu, “İzmir’in projelerinde siyasi irade eksikti. Binali Bey o siyasi iradeyi koydu. Evrak eksiği yoktu, eksiğimiz siyasi iradeydi… AK Parti iktidarının İzmir’e bakışı değişti. ‘Bize oy verirseniz şunu yapacağız’ tarzı 81 ilde uygulandı. Ama İzmir ‘Siz yapın, biz oyumuzu yine özgür irademizle kullanırız’ tavrından ödün vermedi. Ben Binali Bey’e bakanlığı döneminde de rakip olup karşılaştığımızda da ‘İzmir’e yatırım yapın’ diye önerilerde bulunuyordum. Binali Bey de pozitiftir. O da eline fırsat geçince bu desteği verdi. Kendisine teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

“UÇURUMUN KENARINDAN DÖNDÜK”

Kocaoğlu, 15 Temmuz sonrası yaşanan birlik ve beraberlik atmosferinin önemi hakkında ise şunları söyledi: “Gerçekten 15 Temmuz’dan önce demokrasiyi konuşamıyorduk, başka gündemler vardı. Ama şunu gördük ki demokrasi olmazsa, demokrasi gelişmezse, katılımcı bir demokrasi uygulanmazsa başımıza böyle korkunç belalar gelebiliyor. Uçurumun kenarından döndük… Herkes kendi özel ajandasını bıraksın, birlik ve beraberliği nasıl tesis edebilirim diye düşünsün. Ben kimseyi suçlamıyorum. Benim siyasetimde suçlama yok. Ben olması gerekeni söylüyorum. Samimi olmamız gerektiğini, yürekten ve içten davranmamız gerektiğini söylüyorum. Zaten hiçbirimizin başka bir ülkesi yok. Burada doğduk, yaşıyoruz ve öleceğiz. Niye kol kola girip kardeşçe yaşamayalım. Herkes memleketin iyiliğini istiyor. Paylaşmak ve uzlaşı kültüründen bahsediyorum. Demokrasinin gelişmesinden bahsediyorum. Demokrasi daha çok gelişirse kimse bu tür darbelere karışamaz.”

CHP İZMİR’DE YAŞANAN GELİŞMELERİ DEĞERLENDİRDİ

Kocaoğlu, Alaattin Yüksel’in istifa süreci hakkında da önemli bilgiler paylaşarak, “Biz işimize bakıyoruz, Genel Merkez de işine bakıyor. Bizim görevimiz parti felsefesine uygun olarak şehri yönetmektir. Bizim farkımız CHP’li bir başkan olarak önceliklerimizin farklı olmasından kaynaklanır, öyle yürürüz. Benim Genel Başkan’la, Genel Merkez’le kimseyle bir problemim yok. Eğer problemi olan varsa arar, biz de değerlendirir yanlışımız varsa özrünü dileriz” dedi. Alaattin Yüksel istifa edeceğini kendisine 2 gün önce söylediğini anlatan Kocaoğlu, “İstifanın bir birikim sonucu olduğunu zannediyorum. Alaattin Yüksel’i seversin sevmezsin, artıları eksileri vardır ayrı ama bugün siyaset deneyimi, İzmir’deki ağırlığı, iş dünyasındaki ağırlığı, örgütü tanıması ve bilmesi, çevredeki saygınlığını kimse tartışamaz. CHP içerisinde il başkanı olarak da tartışılmaz. Partililik duyarlılığıyla bu görevi kabul etmiştir. İl başkanı oldu, bırakıncaya kadar ben siyasi bir açıklama yapmadım. Çünkü işini mükemmel bir şekilde yapıyordu” şeklinde konuştu.

Haber Merkezi