- Gündem
- 22.05.2025 15:33
Milli Savunma Bakanlığı (MSB), “Immediate Response 25” tatbikatının Türkiye’ye karşı yapıldığı yönündeki iddialara ilişkin açıklama yaptı.
MSB Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri ve Bakanlık Sözcüsü Tuğamiral Zeki Aktürk, son bir haftada yapılan faaliyetlere ilişkin bakanlıkta bilgilendirme toplantısı düzenledi. Tuğamiral Aktürk, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) operasyon ve arama tarama faaliyetlerinin devam ettiğini belirterek, "Son bir haftada; Irak'ın kuzeyindeki barınma alanlarından kaçan 4 PKK'lı terörist teslim olmuş, Pençe-Kilit operasyon bölgesinde tespit edilen teröristlere ait mağaralarda çok sayıda silah, mühimmat ve yaşam malzemesi ele geçirilerek kullanılamaz hale getirilmiştir" dedi.
Ardından hudut güvenliği faaliyetlerine değinen Tuğamiral Aktürk, "Üst seviyede güvenliğin tesis edildiği hudutlarımızda ise hafta boyunca 2'si terör örgütü mensubu olmak üzere 146 şahıs yakalanmış, 1 Ocak’tan bugüne kadar sınırlarımızdan yasa dışı yollarla geçmeye çalışırken yakalananların sayısı da 2 bin 179 olmuştur. Son bir haftada engellenen 1443 şahıs ile birlikte bu yıl içerisinde hudutlarımızda engellenen kişi sayısı da 33 bin 627’ye ulaşmıştır. Yine, bu hafta içerisinde Van hudut hattında yapılan arama-tarama faaliyetinde yaklaşık 13 kilogram uyuşturucu madde ele geçirilmiştir. İstikrarın tesisi ve sığınmacıların gönüllü, güvenli ve onurlu bir şekilde geri dönüşlerinin sağlanmasına yönelik çalışmaların sürdüğü Suriye'deki harekat bölgelerinde mayın/el yapımı patlayıcı ile tünel tespit ve imha faaliyetlerimiz aralıksız sürdürülmektedir. Egemenlik ve toprak bütünlüğünü desteklediğimiz Suriye’de kalıcı güvenliğin sağlanması ve Suriye’nin savunma ve güvenlik kapasitesinin artırılmasına yönelik yakın iş birliğimiz kararlılıkla devam etmektedir" ifadelerini kullandı.
Daha sonra İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına dikkat çeken Aktürk, "İsrail’e karşı seslerin yükseldiği ve barış müzakerelerinin devam ettiği bu süreçte, İsrail’in saldırılarını genişletmesi, yoğunlaştırması, toplu katliamlarını sürdürmesi ve diplomatlara dahi saldırması barışa ne kadar uzak olduğunun göstergesidir. Filistinli çocukların ölmesi, insani yardımların girişinin engellenmesi ve kalan Filistin halkının yerlerinden edilmeye çalışılmasına karşı; ateşkesin acil sağlanması ve uluslararası toplumun hukuki ve insani yükümlülükler doğrultusunda İsrail’e yönelik etkili adımlar atmasının gerekliliğini bir kez daha vurguluyoruz" diye konuştu.
Aktürk ayrıca yerli ve milli savunma sanayi ürünleriyle TSK'nın imkan ve kabiliyetlerinin artırılması çalışmalarına devam edildiğini vurgulayarak, "Bu kapsamda, Kara Kuvvetleri Komutanlığımızca muhtelif miktarda, NEFER Kuleli Zırhlı Muharebe Aracı ile 5,56 mm piyade tüfeği (SAR-56) muayene ve kabul faaliyetleri tamamlanarak envantere alınmıştır. Ayrıca bugün, Hava Kuvvetleri Uzay Komutanlığımız ev sahipliğinde Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı ile TÜBİTAK’ın katılımıyla İMECE Yer Gözlem Uydu Sistemi’nin kabul ve envantere alma töreni icra edilmektedir. Sonuç olarak Bakanlığımız ve Türk Silahlı Kuvvetlerimiz; ülkemizin güvenlik ve huzuru için gece gündüz demeden çalışmaya, karada, denizde ve havada ülkemizin savunma ve güvenliğini sağlamaya, sahip olduğu güçlü imkan kabiliyetleri ve nitelikli personeliyle üstlenmiş olduğu her türlü görevi başarıyla yerine getirmeye devam edecektir" değerlendirmesinde bulundu.
TÜRKİYE-İSRAİL ÇATIŞMASIZLIK MEKANİZMASI
Aktürk'ün sunumu sonrası bakanlık kaynakları, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bakanlık kaynakları, Türkiye-İsrail Çatışmasızlık Mekanizması ile ilgili sorular üzerine, "Suriye’de istenmeyen olayların yaşanmaması için bir çatışmasızlık mekanizması kurulması konusunda teknik görüşmeler muhataplarımız ile koordineli devam etmektedir. Bu konuda daha önce ifade ettiğimiz gibi resmi makamlar dışında yapılan açıklamalar dışındaki haber ve bilgilere itibar edilmemelidir" açıklamasında bulundu.
YUNANİSTAN'IN TÜRKİYE’Yİ AB SAVUNMA PROJELERİNİN DIŞINDA BIRAKMA ÇABALARI
Bakanlık kaynakları, Yunanistan Dışişleri Bakanlığı’nın Türkiye'yi AB Savunma Projeleri’nin dışında bırakma çabalarıyla ilgili de "Türkiye’nin bölgesinde sahip olduğu kritik rolü ve Avrupa’nın güvenliği için önemini yok saymaya yönelik çabalar başarısız olmaya mahkumdur. İkili anlaşmazlıkları çok taraflı platformlara taşımak ve ülkemizi dışlamaya yönelik bir tutum sergilemek iyi niyetli olmadığı gibi akıllıca bir adım da değildir. NATO ve AGİT üyesi, AB’nin ise aday ülkesi olarak Türkiye, gelişen savunma sanayisi, bölgesel krizlerin çözülmesinde üstlendiği önemli roller ve güçlü ordusuyla Avrupa güvenlik mimarisinin ayrılmaz bir parçasıdır. Türkiye’nin gücünü anlamayanlara anlatmaya devam edeceğiz. Diğer yandan AB üyeliği ülkemiz için stratejik bir hedef olmaya devam etmektedir. Türkiye ve AB savunma ve güvenlik, terörle mücadele, düzensiz göçün önlenmesi gibi birçok konuda uzun dönemli stratejik çıkarları paylaşmaktadır. Avrupa güvenliğinin ancak kapsayıcılık, stratejik öngörü ve kolektif dayanışma ile güçlendirilebileceğini, bunun için vizyoner bir yaklaşıma ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
'SOYKIRIM YALANI ORTAYA ATANLARIN KATLİAMLARI BUGÜN HALA TOPLUMSAL HAFIZADA'
Bakanlık kaynakları, Yunan makamlarının 19 Mayıs’ta sözde 'Pontus' iddialarıyla ilgili açıklamalarına ilişkin de şunları söyledi:
"Asılsız iddialarla şanlı tarihimizi karalamayı ve milletimizin milli mücadelesine gölge düşürmeyi hedefleyenler ne kadar çabalarsa çabalasın tarih ve hakikat değiştirilemez. Tarihsel gerçekleri çarpıtarak bir soykırım yalanı ortaya atanların gerçekleştirdikleri katliamların vahşeti, bugün hala toplumsal hafızada yer almaya devam etmektedir. Bizleri gerçekleşmemiş suçların faili olarak göstermeye çalışanlar, bu beyhude çabadan vazgeçmeli ve önce kendi tarihlerinin kirli sayfaları ile yüzleşecek cesareti göstermelidir."
'TATBİKATA İLİŞKİN BASINDA YER ALAN İDDİALARIN TÜMÜ YALAN VE YANLIŞTIR'
Milli Savunma Bakanlığı kaynakları, Defender Europe’un alt tatbikatlarından olan Defender Europe’un 25’in Türkiye’ye karşı yapıldığı ve Türkiye'nin bu nedenle tatbikata çağırılmadığı iddialarına ilişkin de "Biz 2020 yılından bu yana her sene bu tatbikat ile ilgili açıklamalarda bulunuyoruz. Defalarca bunu anlattık. Bu tatbikatın bir internet sayfası var. Oraya girerseniz bunun ne tatbikatı olduğu, ne maksatla yapıldığı, nerelerde yapıldığı hepsi var. Tatbikata ilişkin basında yer alan iddiaların tümü yalan ve yanlıştır. ABD’nin ve NATO’nun ülkemize bakışı merak ediliyorsa, son dönemde hem ABD Başkanının hem de NATO Genel Sekreterinin ülkemiz ile ilgili açıklamalarına bakmakta fayda var. ABD ve NATO için Türkiye’nin ne ifade ettiği defalarca en yetkili kişiler tarafından vurgulanmışken bu tatbikatın Türkiye’yi hedef aldığını söylemek zorlama bir yorumdan ibarettir" açıklamasında bulundu.