- Gündem
- 09.09.2025 23:45
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Baş edemedikleri için baş eğdirmeye çalışıyorlar, baş eğmeyeceğiz, biz başaracağız. Biz kazanacağız. Söz veriyorum, ne yaparlarsa yapsınlar, ne kadar kötülük yaparlarsa yapsınlar, eninde sonunda iyilik kazanır. Eninde sonunda karanlık kaybeder, aydınlık kazanır. Güneş kazanır. Mutluluk kazanır. İyi insanlar kazanır. O yüzden biz kazanacağız” dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP Kuruluş Haftası kapanış etkinliğinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Özel, Bugün gerçekleştirilen Parti Meclisi toplantısında bundan sonraki yol haritasının değerlendirilip değerlendirilmediği sorulması üzerine, “İstanbul İl Kongresi için de olağanüstü kongrenin yapılmasına yönelik bir karar çıktı. Bu İstanbul’daki düğümü çözecek. Burada atılmaya çalışan birtakım düğümler, kördüğüm hazırlıkları vardı. Hepsine karşı da Yüksek Seçim Kurulu’nun verdiği kararlar son derece seçim hukukunun gereği kararlar. Kimsenin şaşırmadığı, bu işi bilen herkesin kabullendiği kararlar. Bugün 4- 6 Eylül arasında yapılan anketin sunumunu aldık. Bütün meselece CHP’nin birinci parti olmasında, gücünü her geçen gün artırmasında ve baş edemedikleri için baş eğdirmeye, kayyım atamaya çalışıyorlar. İstanbul il örgütünün emeği, gayret, başarısı ortada. İstanbul İl Başkanının gördüğü takdir, il yönetimi ile yaptığı işler ortada. Bir asli hukuk mahkemesinden hem de paldır küldür bir tedbir kararıyla bu bir siyasete darbe. Buna karşı her türlü mücadelemizi sürdürüyoruz, devam da edeceğiz” diye konuştu.
Özel, bugün partisinin kuruluş yıl dönümü dolayısıyla Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk koyduğunu söyleyerek "35 kişilik bir hazirunla Taksim’e çelenk koymaya gittik. Ben 5 bin kişi dedim ama dron fotoğraflarını yollamışlar, daha fazla kişi var. Önemli olan hangi 5 bin kişinin arkanızda olduğudur. Ben 5 bin çevik kuvvetle CHP’yi yönetmem. Biz çelengi bile kendiliğinden oraya akan 5 bin kişi ile birlikte koymuşuz” ifadelerini kullandı.
Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Hukuk kararlarını tanımıyorum demek açıkça hukuk devletine kafa tutmaktır' sözlerinin sorulması üzerine, "Hukuk kararlarına uyacaksa ilk önce anayasada yazan, Anayasa Mahkemesi kararı herkes için bağlayıcı ona uyacak. 'Ben onu tanımıyorum da uymuyorum da' diyen sensin. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına uyacağımızı anayasada taahhüt etmişiz. AİHM kararlarına uymayan sensin. İşine gelmediğinde Anayasa Mahkemesi'nin birinci kademe mahkemesiyle karşısına geçen sensin. Ben Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kararıyla atadığı kayyumu ve partiyi kayyuma yönettirmeyi kabul etmiyorum. Benim il başkanım yanımdadır. Özgür Çelik'tir. Onunla birlikte partimizi yönetiyoruz. Ben sokağa kimseyi davet etmedim ki. Sokak çağrısı yapacağım zaman yaparım. Bunu da Tayyip Erdoğan'a sormam. Ben insanları baba evine davet ettim. Onları sokakta Tayyip Erdoğan bıraktı. İl Başkanlığı'na sokmadı, sokakta bıraktı oraları karıştırmaya çalıştı. Herkese itidal telkin ettik. 'Efendim sokağa mı çağırıyorsun?' Sokağa çağırmak icap ettiği gün hiç tereddüt etmem. Gün o gün değil. Onu yaptırmasınlar. Yapmaya niyetli değiliz. Ama sokak ve meydan şiddet üretmedikten sonra haktır. Bu hakkı kullanmaktan asla geri durmayız. Demokrasi tepki ve protesto rejimidir. Yaptığınız işler protestoya açık işlerse protesto görürsünüz. Bundan da bir adım geride durmayız. Bir polisin burnu kanamasın diye verdiğimiz emeği ben biliyorum. En yakınımdaki arkadaşlarım biliyor, koruma ekibimiz biliyor. Asla ve asla böyle bir şey istemem. Ayrıca polislere bir sandık koysan bunları yüzde 80'le götüreceklerini bütün araştırmalar söylüyor. Türkiye'nin en mağdur meslek grubu polisler. O çocukların üzerinden bana laf oyunu yapmasın" dedi.
Kaynak : HABER MERKEZİ