Psikolojik şiddet eğitim kademesinde: “İstediğim gibi bir eş ol”

SULTAN GÜMÜŞ / ÖZEL HABER
Devlet memuru eşinden dolayı doğu görevini yapamayan ve uzun süredir 1. hizmet bölgelerinde görev üstlenen eğitimci Ş.A. , şimdi boşanma sürecinde olduğu eşinin, ‘istediğim gibi bir eş ol!’ söylemleriyle baskı altında yaşıyor. Boşanacağı an atanarak getirildiği müdür yardımcılığı görevinden de ayrılmak zorunda kalacak olan ve özel bir okulda eğitim-öğretim gören çocuğu ile birlikte başka bir şehirde adaptasyon sorunu yaşayacağını vurgulayan Ş.A. , devlet memuru eşinin bunu silah olarak kullandığını kaydetti. Boşanma sürecinin ardından yaşayacağı ‘hak mağduriyeti’ dolayısıyla yaklaşık iki yıldır bir insana ‘tahammül etmek zorunda’ kaldığını, evleri ayırmalarına rağmen bunun bir çözüm olmadığını söyleyen Ş.A. , aynı mağduriyeti yaşayan tüm eğitimciler için ‘makul bir affın’ çıkmasını bekliyor. Eğitimci Ş.A. , “Korku yüzünden dilekçe veremiyorum. İnanın sözüm yok artık. Bitiyor, konuşamıyorum. Düzeni onlar yaptığı müddetçe, biz birbirimizi korumadığımız müddetçe güçlü olacaklar…” diyerek meslek hayatında yaşanan ‘ötekileştirilmiş sorunların’  dili oldu.
KORKTUĞU İÇİN DİLEKÇE VEREMİYOR
“Eşimin görevi yüzünden sürekli 1. hizmet bölgelerinde görev yaptım” ifadelerini kullanarak sözlerine başlayan eğitimci Ş. A., şunları ekledi: “Şimdi boşanma aşamasındayım ve çocuğumun okulu, benim de kariyerim tehlikede. Çünkü kızım okuduğu okuldan ve arkadaşlarından ayrılmak zorunda kalacak, ben ise kazanarak atandığım müdür yardımcılığı görevimden ve edindiğim arkadaş çevremden. Sırf eşimin görevi yüzünden yapamadığım zorunlu hizmetimi boşanma ile birlikte yapmak zorunda bırakılacağım.”  7 yıldır eğitim camiası içerisinde yer aldığını aktaran Ş.A., “Boşanmak üzere olduğum eşim devlet kademesinde inşaat mühendisi. Ben ise iki yıldır müdür yardımcılığı görevini yapıyorum. Fakat boşandığım an doğu hizmeti başlayacak ve hak mağduru olacağım. Kızım kolejde ve o da çok zorluk çekecek. Psikolojik şiddet yaşıyorum. Boşanmak beni mağdur edeceği için eşim bunu silah olarak kullanıyor. Evi ayırmamıza rağmen… İki yıldır bu zorlu süreci yaşıyorum. Artık evleri ayırdık. Tahammülüm kalmadı. Ancak korku yüzünden dilekçe veremiyorum” şeklinde konuştu.
‘İSTEDİĞİM GİBİ BİR EŞ’ SORUNSALI!
Eşinin, ‘onun kurallarına uyduğu sürece’ boşanma durumunu askıya alabileceğini aktaran Ş.A. , “Normal bir evlilik olursa boşanmaktan vazgeçebilirmiş. Yani onun istediği gibi bir eş olursam. Ama şimdi ‘boşanabilirim’ demeye başladı. Çünkü af gelmeyecek, biliyormuş. Dalga geçer gibi gülüyor. Yani mecbur olan benmişim. İnanın sözüm yok artık. Bitiyor, konuşamıyorum. Düzeni onlar yaptığı müddetçe, biz birbirimizi korumadığımız müddetçe güçlü olacaklar…” cümlelerini kullandı.
“Doğuda görev yapan meslektaşlarım bizleri anlamıyor” diyen Ş. A. , yetkili mercilere seslenerek, “Hak veriyorum onlara. İlk atamada bayrağın olduğu her yer de görev yaparız inancıyla göreve başlarız biz. Ancak atanınca şartlar zorlaşır. Hayat oralarda kolay değil. Buna yürekten katılıyorum. Fakat benim gibi çok öğretmen var. Eş görevi yüzünden bu görevini yerine getirmek nasip olmamış binlerce öğretmen var. Ve yıllar sonra boşanma, ölüm gibi nedenlerle gençlikte yapılması ve bitirilmesi daha makul olan bu görev çoluk çocuk ile çok daha zordur. Benim istediğim bunun fark edilmesi” bilgisini paylaştı.

Haber Merkezi