Sendikalar uyardı

ONURHAN ALPAGUT

İzmir’de Türk İş’e bağlı sendikalar, AK Parti hükümetinin kıdem tazminatının yeniden düzenleme girişimlerini protesto etti. Basmane Meydanı'nda toplanan işçiler, hükümet aleyhine sloganlar atarak Konak Meydanı’na kadar yürüdü.

ŞALTERİ İNDİRİRİZ!

Belediye İş Sendikası sözcüsü kendi örgütü ve diğer örgütler adına yaptığı basın açılış konuşmasında iktidara yüklendi ve uyardı. Belediye İş Sendikası Sözcüsü: “Bugün burada sadece ve sadece mevcut siyasi iktidara, Türk iş konfederasyonun 8 ilde almış olduğu Kıdem tazminatı, esnek çalışma, kiralık işçi büroları bugün parlamentoda tartışılan iç güvenlik yasası ile ilgili mevcut siyasi iktidarı uyarmak amacıyla burada toplandık. Şunu biliniz ki bunun adı sadece uyarı eylemi bunun adı basın açıklaması ama kıdem tazminatını, esnek çalışmayı, kiralık işçi bürolarını meclise getirirseniz şunu bilin ki şarteli indiririz. Konak Meydanı, Tandoğan Meydanı, Kızılay Meydanı, Taksim Meydanı sizlere dar ederiz. Bu genel grevin bir provası, biz mevcut siyasi iktidarı buradan uyarıyoruz. AK Parti hata yapma bıçak kemikteydi kemiği de geçti. İşçi sınıfı sana bunun hesabını soracak 7 Haziran'da göreceksin kıdem tazminatı ile uğraşmak ne demekmiş. Sen bu işçi sınıfını saf, cahil, televizyonda üç beş tane medya maymunu ile bu işçi sınıfını kandıracağını mı zannediyorsun. Bu işçi sınıfının adam gibi örgütleri var, adam gibi sendikaları var, işçi sınıfının onuru var, senden hesap soracak gücü var. Bugün burada Türk-İş e bağlı tüm sendikalar var. Emek dostları var. Siyasi partiler var. Bugün burada CHP 2. Bölge milletvekili aday adayımız Bornova Belediyesi eski Başkanı emek dostu Kamil Okyay Sındır da var. Bugün bu ülkenin en başındaki iktidara gelirken ağlıyorlardı salya sümük bağırıyorlardı haktan hukuktan bahsediyorlardı. Şimdi onlara soruyorum haktan adaletten bahsediyordunuz. Peki, şimdi neden mahkemelerini kazanmış işçileri, işlerine geri döndürmüyorsunuz. Bu mu sizin adalet anlayışınız? Bu yapılanların hesabını demokratik kurallar çerçevesinde 7 Haziran’da bu AK Parti iktidarına hep beraber soracağız. Kıdem tazminatımıza dokundurtmayacağız.”

BU OLUMSUZLUKLARA İZİN VERMEYECEĞİZ

Günün anlam ve önemini belirtmek üzere kürsüye çıkan Türk iş Ege 3.bölge başkanı Hasan Hüseyin Karakoçak: “Bugün Türk iş olarak yine buradayız yaşadığımız tüm olumsuzluklara rağmen,haykırmak taleplerimizi dile getirmek için buradayız" diyen Karakoçak, Soma’da Ermenek’te inşaatlarda iş kazalarında hayatlarını kaybedenler katledilen Özgecan ve iki ayda kaybettiğimiz 46 kadınımız ve dün hayatını kaybeden Yaşar Kemal'e Allahtan rahmet dileyen Karakoçak, ayrıca gündemde olan İç Güvenlik Paketi ile polislere verilen geniş yetkilere de değindi ve sözlerine şu şekilde devam etti. Karakoçak: “Niyetimiz kamuoyunu rahatsız etmek değildir. Bugün yapılan yasal düzenlemelerin hem bugün çalışanlara hem de gelecekte çalışmak mecburiyetinde bulunan çocuklarımıza çok büyük hak kaybı getirecek olan yasal düzenlemeler hakkında kamuoyunu bilgilendirmek hem de düzenlemeyi yapmak isteyen siyasileri uyarmak. Görmeyen gözleri, duymayan kulakları açmak için buradayız” dedi.

BU OLUMSUZLUKLARA İZİN VERMEYECEĞİZ

Konuşmasında küresel sermayeye de değinen Karakoçak, şu şekilde konuştu: “Küresel sermaye tüm dünyada olduğu gibi sömürücülüğünü sürdürmek istiyor. Hak ve özgürlüklerimize yeni saldırılar hazırlığı içindeler, emekçiler sermayenin aşırı kar hırsı yüzünden iş yerlerinde iş kazası denilerek iş cinayetlerine maruz kalıyorlar. Yüzlerce işçi arkadaşımız iş cinayetlerinde aynı anda iş cinayetlerinde can veriyorlar. İşçi katliamı yaşıyorlar bu iş cinayetlerine de işin fıtratında var diyorlar. Sosyal devlet uygulamaları ortadan kaldırılmaya unutturulmaya çalışılıyor örgütlü toplum yok edilmek isteniyor. İşçilerin hak alma mücadelesinde tek silahı olan grev hakkı bakanlar kurulu kararı ile elinden alınıyor. Makinalaşma ile işgücü maliyetini düşürmek daha da düşürmek rekabeti bu yolla sürdürmeyi amaçlıyorlar bu izlenen politikalarla Ülkenin geleceğine ipotek konulmak istenmektedir. Çalışanlara köle düzeni şartları dayatılmaktadır. Çalışanların hak ve özgürlüklerini daha da kısıtlamak, yaşam düzeylerini daha da geriletmek istiyorlar. Sendikaların gücünü ve etkinliğini azaltmak için sistemli bir kampanya sürdürülmektedir. Bu olumsuzluklara izin vermeyeceğiz mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Sermaye kesimi hükümet eli ile yeni saldırı hazırlığındalar. Özel istihdam büroları aracılığı ile geçici ilişkisi için hazırlanan tasarı ilgili komisyondan geçti meclis den görüşülmeye başlanacak. Aynı şekilde evde çalışma uzaktan çalışma gibi uygulamalarda yeniden düzenlenmek isteniyor. Sendikasız örgütsüz güvencesiz sömürü düzenini pekiştirmek istiyorlar. Şikayet ettiğimiz taşeron uygulamasını bile aratacak bir iş ilişkisi düzenlemeye çalışıyorlar. Çalışanlar bir ücretli kölelik düzenine mahkum edilmek isteniyor.”

DOKUNMA KIDEM TAZMİNATIMA

Konuşmasında kıdem tazminatına geniş bir bölüm ayıran Karakoçak,  “Bunlar yetmedi, yetmiyor yıllardan beri hedeflerinde emeğin en kutsal hakkı olan kıdem tazminatı yer alıyor. Kıdem tazminatı hakkının budanması yarıya indirilmesi ısıtılıp ısıtılıp karşımıza çıkartılmaktadır. Algı yöntemi yapıyorlar kamuoyu oluşturmaya çalışıyorlar. Kıdem tazminatı yaklaşık 80 yıldır uygulanmaktadır. Kıdem tazminatı hakkı tartışma konusu yapılmak isteniyor. Bu hak kuşa çevrilmek sınırlandırılmak isteniyor. Kıdem tazminatı hakkı bıçağın kemiğe dayandığı ve kemiği delip geçtiği andır. Kıdem tazminatı yalnızca çalışan işçiyi değil o emek ile geçine o işçi ailesini ilgilendiren bir müessesedir bir haktır ödeme sonraya bırakılmış ücretin bir parçasıdır. Emekliliğimizin bir umudu ve güvencesidir. Kimse ama hiç kimse bu hakkımıza el uzatmaya kalkışmaya çalışmasın kim elini uzatırsa eli yanar onun eli kopar kimse el uzatmaya çalışmasın. Kıdem tazminatı iş verene asla yük değildir. İşçinin ihbar ile kıdem tazminatı iş gücü maliyetinin içindedir. Kıdem tazminatında bireysel emekliliğe dayalı bir fon hesabı düşünülmektedir. Kıdem tazminatı ödeme sorumluluğu bizzat iş verene aittir. Bu sorumluluk bireysel emeklilik şirketlerine asla devredilemez. Buna asla müsaade etmeyeceğiz. İşçinin geleceğine göz dikilmektedir. İşçinin alın teri sermaye birikiminin kaynağı yapılmak istenmektedir” dedi. 

Haber Merkezi