Tohumluk karakılçık buğdayının yolculuğu başladı

Karakılçık buğdayı ekim şenliğinde konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, tarım politikalarını İzmir’den başlayarak tekrar değiştirmeye kararlı olduklarını belirtti


  • Oluşturulma Tarihi : 05.11.2019 12:16
  • Güncelleme Tarihi : 05.11.2019 12:16
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Tohumluk karakılçık buğdayının yolculuğu başladı haberinin görseli
Tohumluk karakılçık buğdayının yolculuğu başladı haberinin görseli

ÖZKAN PEKÇALIŞKAN
İzmir Büyükşehir Belediyesi Menemen Tarımsal Araştırma Merkezi’nde gerçekleştirilen ‘Ekim Şenliği’ ile ‘Karakılçık Buğdayı’nı Menemen’in bereketli ovalarıyla buluşturdu. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in katılımı gerçekleşen törene Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy, Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda, İzmir Köy-Koop Başkanı Neptün Soyer, belediye meclis üyeleri ve vatandaşlar katıldı.
BUGÜN EKİLENLER TOHUM OLACAK
Törende konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Seferihisar’ın Gödence Köyünde Halil İbrahim Amcanın senelerce sandığında sakladığı sadece bir avuç atalık karakılçık buğday ile yolculuklarının başladığını belirterek “Bu bir avuç tohumu tane tane ektik. 10 yıl içinde 500 dönüm tarlaya yetecek kadar çoğalttık. Bugün itibariyle topraklarımızı işgal eden, sağlığımız bozan yaşamımızı kirleten ithal tohumların yerini Anadolu’nun yerli tohumu almaya başlıyor. Bir atalık tohum karakılçık buğdayı bir kez daha şehrimizi ve ülkemizi doyurmak için büyük ölçekte üretilmeye başlanıyor. Bugün sizleri şahitliğinde Seferihisar’da başlattığımızı çok daha büyük ölçekli üretime, bölgemizin bereketli ovalarına yayıyoruz. Binlerce dönüme yayılacak sağlıklı yerel tohumun kısa zamanda kitleleri doyuracağı sürecin böylece başlangıcını yaşıyoruz. Ekeceğimiz buğdayları önümüzdeki yaz başında hasat ederek büyük kısmını yeniden ekmek üzere tohumluk olarak ayıracağız. Böylelikle 2020’de binlerce dönüme yetecek miktarda tohuma ulaşacağız. Projenin bir sonraki aşamasında İzmir Büyükşehir Belediyesi karakılçık üreticilerine alım garantisi verecek ve elde edilen unu, ekmeği halkımıza aracısız ulaştıracak. Basit gibi görüne bu proje aslında kendi gıdamızı üretebilmemiz için atılabilecek en temel adım. İzmir’de çok yakında karakılçık ile birlikte diğer atalık tohumları da birer stratejik ürün olarak çoğaltmaya başlayacağız” diye konuştu.



BU NASIL ÜLKE MİLLET SEVGİSİDİR
Soyer, gençliğinde ‘Tam Bağımsız Türkiye’ sloganları atarak büyüdüklerini ifade ederek, “Tam bağımsızlıktan anladığımızda aslında bu toprakların düşmanın kirli postalları ile çiğnenmemesiydi. Fakat sonra anladık ki düşman sadece kirli postallar ile basmıyor bu toprağa, gönderdiği hibrit tohumlar ile de toprağı işgal ediyor. Ve aslında anladık ki topraklarımızı teslim ettikçe biz savaş alanında kaybedilen topraklardan çok daha fazlasını kaybediyoruz. Dolayısıyla millet vatan ve toprak sevgisi asıl olarak tüm yurt sathı ve onun içindeki tüm değerleri korumak ve savunmaktır, hamaset değildir. Binlerce yıllık atalık yerli tohumlarımız yitip gitmiş, ormanlarımız maden şirketlerine terk edilmiş, nehir ve derelerimizden zehir akmaya başlamış, göllerimiz kurumuş, yeraltı sularımız çekilmiş, tüm tarihi semt ve şehirlerimiz virane olmuş. Bu nasıl ülke, millet sevgisidir sorarım size. Bugün biz bu gidişatı İzmir’den başlamak üzere tersine çeviriyoruz. Halkımız yeniden karakılçık buğdayı ile doyacak. Anadolu’nun mis kokulu sebze ve meyveleri İzmir’de uygulamaya başlanan tarım stratejisi ile çocuklarımızı yeniden doyuracağız. Çok değil birkaç yıl içinde karakılçık buğdayından üretilen un, ekmek, bulgur ve makarna önce İzmir’de sonra ülkemizin her yerinde evlere mutfaklara girecek. Yerel tohumlar konusunda hedeflerimizi her geçen gün daha da büyütüyoruz. Daha fala yerel tohum üretmeyi ve daha fazla üreticiye ulaşmayı ilke edindik. Üreticimizin, köylümüzün, çiftçimizin toprağını terk ettiği veya gıda tekellerinin çarkı dönsün diye karın tokluğuna üretim yaptığı günleri artık arkamızda bırakıyoruz. Açtığımız üretici pazarları, karakılçık ekim şenliğimiz ve alım garantisi çiftçimize, üreticimize verdiğimiz destekler tam da bunun içindir. Başka bir tarım mümkün derken bunları kast ettik. Çarenin yerelde olduğuna inandık ve bunu anlattık. Kır ve kentin üretim ile tüketimin, insan ve doğanın Anadolu’da binlerce yıldır birbirini besleyen döngüsünü yeniden hatırlamaya ve şu an hakim olan tarım politikalarını İzmir’den başlayarak değiştirmeye kararlıyız. Bugün bunu değiştirmenin en önemli adımlarından birini atıyoruz. Burada bulunan herkesin bu değişimin bir parçası olacağına yürekten inanıyorum” dedi.



REHBERİMİZ OLACAK
Soyer, konuşmasının son bölümünde CHP’nin eski liderlerinde rahmetli Bülent Ecevit’in 13’üncü ölüm yıl dönümüne de değinerek sözlerini şöyle sonlandırdı: “Tıpkı Seferihisarlı İbrahim Amca’nın sandığından çıkardığımız tohumlar gibi onun fikirlerinin de bu topraklarda yeniden kök bulacağını yeniden yeşermesini diliyorum. Çünkü Rahmetli Bülent Ecevit, bu topraklarda bağımsızlığın ve özgürlüğün ve kalkınmanın ancak tarım ile mümkün olacağını düşünerek bunun uygulamalarını hayata geçirmeye çalışarak yaşadı. Onun için diliyorum ki onun fikirleri de aynı karakılçık buğdayı gibi tohum olacak ve yeniden Türkiye’nin kalkınmasında rehberimiz olacaktır. Sizlerden aldığımız güç ile özgür tohumlarımız ile beraber yaşamımızın da özgürleşeceğine inanıyorum.”



KALKINMA TARIMDAN OLMALI
Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy da törende yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Ekonomik krizle birlikte Türkiye gibi bir ülkede ekonomik kalkınma modelinin inşaat sektörü olmayacağını çok geç anladık. Sonuç itibariyle yeniden tarıma, köylere yönelme başladı. Türkiye bir tarım ülkesi Menemen tarım şehri. Menemen’de sadece iki ürün yetişmiyor biri muz diğeri çay. Bunların haricindeki diğer tüm ürünler Menemen ovasında yetişiyor. Böyle verimli toprakların atıl kalması bizim tarımda hem menemen hem Türkiye olarak gerilememize neden oldu. Geçmiş yıllarda Bülent Ecevit’in köy-kent projeleri vardı. Bu projeler yeniden gündeme oturdu. Türkiye bir tarım ülkesi ise kalkınma tarımdan olmalı. İzmir Büyükşehir Belediye başkanımızın destekleriyle Menemen’de tarımsal kalkınma hamlesini burada başlattık.”