Türk Psikologlar Derneği’nden etik çıkışı

Türk Psikologlar Derneği (TPD), son günlerde medyada ve sosyal medyada yer alan, bireylerin yaşadığı zorlukların kamuya açık biçimde sergilendiği haber ve paylaşımlar üzerine önemli bir açıklama yaptı. Dernek, bu tür içeriklerin hem psikolojik destek süreçlerinin gizliliği hem de kişisel verilerin korunması açısından ciddi etik ihlaller içerdiğini vurguladı.
TPD açıklamasında, psikolojik destek veya sosyal hizmet gerektiren hiçbir durumda kişilerin görsellerinin, kimlik bilgilerinin, sağlık durumlarının ya da travmatik yaşantılarına dair ayrıntıların paylaşılmaması gerektiğinin altı çizildi.

YARDIM ARAMA MOTİVASYONU ZEDELENİR

Derneğin açıklamasında yer alan ifadeler şöyle: “Son günlerde, örneğini gördüğümüz ve bireylerin yaşadığı zorlukları kamuya açık biçimde sergileyen haber ve paylaşımlar, hem psikolojik destek süreçlerinin gizliliği hem de kişisel verilerin korunması açısından ciddi etik sorunlar içermektedir. Psikolojik destek veya sosyal hizmet gerektiren hiçbir durumda, kişilerin görselleri, kimlik bilgileri, sağlık durumu ya da yaşadığı travmatik süreçlere dair ayrıntılar kamuya açık biçimde paylaşılmamalıdır. Bu tür paylaşımlar, hem kişinin mahremiyet hakkını hem de insan onurunu ihlal eder. Burada tartışılması gereken yalnızca bireysel bir hikâye değil, sistemin bu tür durumlara yaklaşım biçimidir. Sosyal hizmet veya sağlık müdahaleleri, ‘yardım’ adı altında reklam niteliğinde haberleştirildiğinde; hem toplumsal algı bozulur hem de benzer travmalar yaşamış bireylerin yardım arama motivasyonu zedelenir.”

HEPİMİZİN ORTAK SORUMLULUĞU

Açıklamanın devamında, “Gazetecilik etiği, sosyal hizmet etiği ve psikoloji meslek etiği ortak bir noktada buluşur: Kişinin rızası olmadan teşhir edilmemesi, kırılgan grupların temsiline dikkat edilmesi, yardımın gösteri nesnesi hâline getirilmemesi. Türk Psikologlar Derneği olarak hatırlatmak isteriz ki, bu tür haberler iyi niyetli görünse bile travmatik yaşantıların kamusal sergilenmesi yeni ikincil travmalar yaratabilir. Kamu kurumları ve medya kuruluşları, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) ve etik ilkelere uygun biçimde hareket etmeli; toplumun ruh sağlığı alanında güveni zedeleyecek uygulamalardan kaçınmalıdır. Ruh sağlığını korumak, sadece bireylerin değil, hepimizin ortak sorumluluğudur” çağrısı yer aldı.