Türkiye'nin ilk korkuluk festivali

ONURHAN ALPAGUT

İzmir’in Urla İlçesi’ne bağlı Barbaros Köyü’nde Türkiye'nin ilk Korkuluk (Oyuk) Festivali, köy önünde başlayan kortej yürüyüşü ile start aldı.

Festival kapsamında köylülerin hazırladığı el yapımı 300 adet kukla sergilendi. Festivalin açılışına Urla Belediyesi Başkanı Sibel Uyar katıldı. Başkan Sibel Uyar, korteje katılarak köyün 4 farklı bölümünde sergilenen kuklaları izledi, stantları gezdi, köylüler ile dertleşen Uyar, bolca fotoğraf çektirdi. Üç gün sürecek festival kapsamında hazırlanan korkuluklar, eylül ayına kadar köyün farklı yerlerinde sergilenmeye devam edecek.

KÜLTÜREL DEĞERLERİ KORUMAK İÇİN

Urla'nın Barbaros Köyü, kaybolmaya yüz tutan tarımsal, kültürel ve geleneksel değerleri canlandırmaya yönelik ilginç bir festival gerçekleştirdi. Yaşları 18 ila 75 arasında değişen köylüler, köylerde genel olarak kaybolmaya yüz tutan tarımsal, kültürel ve geleneksel değerleri korumak için Korkuluk Festivali düzenledi. Türkiye'de ilk kez gerçekleştirilen festival, eşi benzeri olmaması ve tarımsal kalkınma açısından örnek teşkil ediyor.

TÜM HAZIRLIKLAR YEREL HALKTAN

Oyukun kelime anlamı, bir şeyin yapılmasını önlemek için yapılan yıldırma gösterisi, yani bostan korkuluğu olarak bilinirken bir diğer anlamı sevinç ve mutluluktur. Bu noktadan hareketle yola çıkan Barbaroslular, “Gülümseyin Barbaros’tasınız” temasıyla, Oyuk Festivali’ni 3 gün süreyle gerçekleştirecek. Festivalin hazırlığı ve takibi için tamamı köylülerden oluşan bir komite oluşturan Barbaroslular, festivalin tüm hazırlıklarını kendileri yürüttü. Korkuluk yapımı amacıyla Barbaros Kütüphanesi’nde buluşan Barbaroslu kadınlar ise günün 8 saatini korkuluk yapımına ayardı.

İLGİ YOĞUN OLDU

İzmir Büyükşehir Belediyesi, Urla Belediyesi ve Batı Urla Köyleri Derneği'nin desteklediği festivale katılım yoğun oldu. Festival Komitesi Başkanı Demet Küçükkayalar, tüm köy halkını gülümsetmek ve kültürel değerlerini korumak için festivali gerçekleştirdiklerini ifade etti.

ÜÇ GÜN SÜRECEK

Küçükkayalar, ilk temalı festival özelliği taşıyan Oyuk Festivali’ni 3 gün süreyle yapacakları belirtti. Küçükkayalar, sözlerine şu şekilde devam etti: “Yöresel adı ‘Oyuk’ olan ve tarlaları korumak amacıyla kullanılan korkuluğu, festivalin simgesi olarak belirledik. Böylece etkinliğin adı da Barbaros Oyuk Festivali oldu. Simgeye yüklediğimiz anlam, ürünü korumanın ötesinde, gelenekleri, çevreyi ve kültürel değerleri korumaktır. Festivalde yapılacak ilgi çekici etkinlikler ve düzenlenecek yarışmalar ile kaybolan değerler üzerinde farkındalık yaratmayı, üretimi artırmayı ve Barbaros'u markalaştırmayı hedefliyoruz. Dolayısıyla yerli halkın kalkınarak, köyden kente göçün durdurulması ve genç nüfusun köye geri dönmesi hedeflerimiz arasında yer alıyor. Biz Barbaroslu oyuklara kulak verdik. Unutulmaya yüz tutmuş geleneklerimizi, toprağımızı, el becerilerimizi hatırlayalım istedik."

ANILAR SERGİLENECEK

Küçükkayalar, “Katılımcılarda köyümüzün sokaklarında dolaşırken eski anılarından birer parça görecekler. Sanata ve toprağımıza verdiğimiz değeri daha iyi anlayarak tanıklık edecekler, kulağa hoş gelen o tatlı melodilerle gülümseyecekler. Bu temayı ve bakışı tüm Türkiye'ye yayarsak, ülkede köy yaşamına dikkat çekmiş ve tarımsal kalkınmayı sağlamış oluruz" dedi.

Haber Merkezi