Yorgancılar isyan etti: Ayda 3-4 olay, akıl alır gibi değil

KEMAL ÖZKURT  / Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) 2025 yılı son meclis toplantısı olan Aralık ayı Olağan Meclis Toplantısı, Meclis Başkanı H.İbrahim Gökçüoğlu idaresinde, Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar ve meclis üyelerinin katılımıyla gerçekleşti. 2025 yılına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yorgancılar, 2025 sonunda enflasyonun en fazla yüzde 31 seviyesinde kapanacağını, faiz indiriminin kredi maliyetlerine yansımadığını ve yapısal reformlar hayata geçirilmeden kalıcı bir toparlanmanın mümkün olmadığını vurguladı. Ülke gündeminde art arda yaşanan olayları “Akıl alır gibi değil” sözleriyle eleştiren Yorgancılar, futboldan sahte diplomaya, uyuşturucudan kadın cinayetlerine kadar birçok başlığın normalleştiğini ifade ederek, “Yakalanan hep en alt halkalar ama bunu buraya kimlerin getirdiği konuşulmuyor” diye konuştu.

YIL SONU ENFLASYONU EN FAZLA YÜZDE 31 OLUR 

2025 yılını Türkiye özeline değerlendiren Yorgancılar, "2025'te yüksek faiz, enflasyon ve kur başlıkları öne çıkıyor. Aslında kur ve enflasyon son iki senedir aşağı doğru gidiyor. Enflasyona baktığınızda, geçen seneye göre bu yıl sonu itibarıyla Aralık ayı verilerinin daha düşük çıkacağını görüyoruz. Aralık sonu itibarıyla yılı 30,8–30,7 civarında kapatacağımızı öngörüyorum. Yani maksimum 31 olur. Buna karşılık kur yükselmiyor. Faiz de aşağı doğru gidiyor. İstenilen seviyede mi? Değil. Ama istenilen seviyede olmadığı için bugün baktığınızda, önümüzdeki sene de aynı politikaların devam edeceğini görüyoruz. Aslında iki yıldır yapısal reformlara odaklanmamız gerekiyordu. Bu yapısal reformlara 2025 ve 2026 yıllarında odaklanıp çözümle ilgili adımlar atabilirsek, iyileşmenin daha çabuk, daha hızlı ve istediğimiz düzeyde olabileceğini düşünüyoruz" dedi. 

FAİZ İNDİRİMİ KREDİLERE YANSIMADI 

Politika faizlerinin düştüğünü ancak bu durumun kredi faizlerine yansıtmadığını söyleyen Yorgancılar, "Yılbaşından bu yana 9,5 puan düşerek 38’e gerileyen faiz var. Evet, faiz düştü mü? Düştü. Peki 38’e düşen politika faizi kredi faizlerine yansıdı mı? Hayır. Çünkü 38’lik politika faizinin üzerine bankaların işletme giderleri, risk payları ve Merkez Bankası karşılıklarını koyduğunuzda, bankaların da bir kârlılık hedefi olduğu için 46–47–48’in altında kredi verme imkânı oluşmadı 2025 yılında. Şimdi hedef nedir? 2026 yıl sonu itibarıyla politika faizinin 26–27 seviyelerine indirilmesi. Eğer politika faizi 26–27 seviyelerine inerse, Türkiye’de kredi faizleri 34–35’lere iner. Yani şu anki 47–48 olan faizler, 2026’nın sonunda 34–35 seviyelerine düşer. Bu istenilen faiz oranı mı? Değil. Ama geldiğimiz enflasyon hedefiyle ve yakaladığımız enflasyonla politika faizi ve kredi faizleri arasında korelasyon kurduğunuzda, bu rakamların ekonomiyle uyumlu olduğunu görürsünüz. İstenilen mi? Değil. Yüksek mi? Evet. Ama bunun altında ya da üstünde olacak herhangi bir oynama, bugüne kadar yapılanları tamamen bozar. Bunu çok net ifade etmek istiyorum" diye konuştu. 

20 YILDIR PMI ENDEKSİ 50'NİN ALTINDA 

PMI Endeksinin 50'nin altında olduğunu hatırlatarak bu durumun üretimde sıkıntılı bir sürecin yaşandığını en net göstergesi olduğunu ifade eden Yorgancılar, "Son 20 aydır PMI endeksimiz 50’nin altında. Bu durum, üretimde sıkıntı olduğunu gösteren en net örneklerden biridir. Bir avantajımız var: Son 7,5 yılın en düşük seviyesine gelen CDS primimiz. Şu an 218 seviyelerinde. Eğer yapısal reformları biraz daha hayata geçirirsek ve sistemi biraz daha düzeltebilirsek, 2026 yılında CDS’in 100’lü seviyelerin altına inebileceğini ve düşen enflasyonla birlikte Türkiye’nin yabancı sermaye çekme şansının olduğunu düşünüyorum" dedi. 

AKIL ALIR GİBİ DEĞİL 

Ülke gündeminin ayda neredeyse 3- 4 kez farklı olaylar yaşandığını ifade eden Yorgancılar, "Futbol, sahte diploma, gece kulüplerinde yaşananlar, uyuşturucu, kadına şiddet, cinayetler…Ayda en az 3-4 tane ciddi gündem var bizim ülkede. Olacak iş değil yani. Akıl, mantık alacak iş değil. Ya adam maç yönetiyor. Öbürü oynuyor. Öbürü yedek. Oynanan maçın orta hakemi… Biz de maça gidiyoruz, maç seyrediyoruz. Veya evde oturuyoruz, maç seyrediyoruz. Kim kazanacak diye. Öbür tarafta kadın cinayeti… İzmir ikinci sırada. Şu uyuşturucu konusunu bu kürsüden defalarca dile getirdim. Ama televizyonda herkesin konuştuğu gibi bir şey var. Torbacı yakalanıyor, içen yakalanıyor, satan yakalanıyor. Ama bunu biri getiriyor. Veya birileri getiriyor" dedi.

ASGARİ ÜCRET KİMSEYİ MEMNUN ETMEDİ 

Açıklanan asgari ücretin kimseyi mutlu etmediğini söyleyen Yorgancılar, "Asgari ücret açıklandı. Yüzde 27 zam yapıldı. Açlık sınırının altında mı? Altında. Yeterli mi? Hayır. Açıklanan rakamdan ne çalışan ne işveren memnun. Çalışanlara soruyorum, memnun değiller. İşverene soruyorum, onlar da memnun değil. Burada iki tarafın da memnun olabileceği bir ortam için, bence birinci derecede yapılabilecek konulardan biri, vergi dilimlerinde düzenleme yapılması gerekiyor. En azından enflasyona göre katsayı belirlenip, ocakta alınan net maaşın haziran–temmuz ayına kadar aynı kalması sağlanırsa, çalışanların eline daha fazla para geçer. Enflasyon karşısında da maaşları erimemiş olur" ifadelerini kullandı