“Yükselme sınavları neden yapılmıyor?”

EMİRCAN IŞILDAK

Türk Eğitim-Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanlığı, “Uzman Öğretmenlik” olarak adlandırılan Öğretmenlik Kariyer Basamaklarında Yükselme Yönetmeliği çerçevesinde yapılması gereken sınavlar hakkında basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasına İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Merih Eyyup Demir’in yanı sıra Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Serkan Şirin ve Buca Temsilcisi İsmail Çelik de katıldı. Açıklamada konuşan Demir, “Aradan geçen yaklaşık 10 yıla rağmen, yükselme sınavları neden yapılmıyor? Bu konuda bakanlığımızın sessizliği düşündürücüdür” dedi.

“REDDEDİLMESİNİN DAYANAĞI YOK”

Demir, sıkıntı ile ilgili olarak Milli Eğitim Bakanlığı’nın somut adım atmamasından şikayet etti. Yeterli kontenjan olmaması gibi bir durumun geçerliliğini yitirdiğini söyleyen Demir, “Anayasa Mahkemesi’nin kararıyla, Öğretmenlik Kariyer Basamaklarında Yükselme Yönetmeliği’nin sınavdan muaf olan adayların başvurularında aranacak şartlar başlıklı 9. maddesindeki 7 yıllık kıdem şartının dayanağı kalmamıştır. Yine söz konusu yasada yer alan, yüzde 20’lik kontenjan oranı da iptal edildiğinden dolayı uzman öğretmenlik talebinin yeterli kontenjan olmadığı yönüyle reddedilmesinin de dayanağı kalmamıştır. Mahkeme kararı sonucunda ise bakanlık tarafından herhangi bir işlem yapılmamıştır. Belirli aralıklarla bu konuda çalışmalar yapıldığı deklare edilmiş olmasına rağmen bugüne kadar somut bir adım atılmadığı ortadadır” şeklinde konuştu.

SAYILAR EŞLEŞMİYOR

Resmi verilerde mevcut sayılar yönünden bir çelişiklik bulunduğuna dikkat çeken Demir, “Başbakanlık İletişim Merkezi ( BİMER ) kanalıyla yapmış olduğumuz başvurumuza, ülkemizde Ocak 2016 itibariyle uzman öğretmen sayısının 110 bin 352, başöğretmen sayısının 418 olduğu şeklinde cevap verilmiştir. Anayasa Mahkemesi kararı sonrası açılan mahkemelerle uzman öğretmen kadrosu alan yüksek lisans mezunu arkadaşlarımızdan, açılan karşı dava ile bugüne kadar toplam 5bin 197’sinin sertifikaları geri alınmıştır. Bakanlığa bağlı eğitim kurumlarında 800 binin üzerinde öğretmen görev yapmaktadır. Mevcut durum ile olması gereken durumu karşılaştırdığımızda, 160 bin olması gereken uzman öğretmen sayısı 110 bin 352, 80 bin olması gereken başöğretmen sayısı ise 418 çıkmaktadır” dedi.

“BAŞÖĞRETMENLİK ATATÜRK’ÜNDÜR”

Başöğretmenlik kavramının yalnızca Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e atfedilmesi gerektiğini ifade eden Demir, “Eğitim sistemimizin temeli olan öğretmenlik mesleğinin başlı başına bir ihtisas mesleği olmasına rağmen çıkarılan bu yönetmelik neticesinde 2016 yılı itibariyle uzman öğretmen aylık 167,47 lira, başöğretmen ise aylık 334,94 lira ek ödeme almaktadır. Ülkemizde 2004 yılına kadar başöğretmenlik kavramı Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile özdeşleşmiş bir kavramken, çıkarılan yasa ile bu konu sulandırılmıştır. Başöğretmenlik kavramı değiştirilerek ülkemizin Başöğretmen’ i Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ait bu sıfatın sahibine geri verilmesi gerekmektedir. Başöğretmen sıfatı yerine ise bir örnek olarak ‘Kıdemli Uzman Öğretmen’ ya da üzerinde konuşularak farklı bir isim bulunabilir. Öğretmenler arasında sürekli gündemde olan ancak, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından unutulmuş gibi görünen bu konunun ivedilikle çözüme kavuşturulması gerekmektedir. Bakanlığımızın bu konuyu acilen ele alarak eğitim sistemimiz içerisinde asli unsur olan öğretmenlerimizin bu sorununu ortak akılla sonuçlandırması elzemdir” açıklamalarını yaptı.