- İzmir
- 25.06.2025 16:41
Saya Holding’in ana sponsorluğunda devam eden Klaros kazıları, antik dünyanın önemli bir bilicilik ve bilgelik merkezini geleceğe taşımayı amaçlıyor
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın öncülüğünde ve Ege Üniversitesi’nin bilimsel liderliğinde yürütülen kazı çalışmaları, özel sektör ile üniversitenin örnek iş birliği sayesinde Türkiye’nin kültürel mirasına stratejik bir katkı sunuyor. Saya Holding Yönetim Kurulu Başkanı Cem Mengi, Klaros kazılarına verdikleri desteği sadece bir sponsorluk olarak değil, çok boyutlu bir toplumsal sorumluluk olarak görüyor.
Klaros, antik dönemde sadece bilicilikle değil, aynı zamanda önemli liderlerin, düşünürlerin ve sanatçıların buluştuğu entelektüel bir bilgelik merkezi olarak da ön plana çıkıyor. Saya Holding’in kültürel yatırım vizyonuyla desteklenen kazılar, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izni ve Ege Üniversitesi’nin bilimsel rehberliğinde İzmir’in Menderes ilçesindeki Klaros Antik Alanı’nda hız kazanıyor.
Kazı çalışmaları, kökleri 1907 yılına dayanan ancak çeşitli nedenlerle ara verilmiş Klaros Kazıları’nın 2001 yılından beri Türk kazı ekibi tarafından sürdürüldüğü bir dönemi kapsıyor. Bu çalışmalar, Ege Üniversitesi’nden Doç. Dr. Onur Zunal’ın bilimsel danışmanlığında yürütülüyor.
Klaros Kazısı Bilimsel Danışmanı Doç. Dr. Onur Zunal, Klaros’un Batı Anadolu kıyısında, tarih boyunca medeniyetlerin kararlarını etkileyen bir merkez olduğuna dikkat çekerek, insanların yaklaşık 3000 yıl önce, geleceğe dair yön bulmak için buraya geldiğini ve buranın tüm dünya açısından çok önemli bir bilicilik ve bilgelik merkezi olduğunu söylüyor. Zunal, sözlerine şöyle devam ediyor:
“Saya Holding’in Klaros kazısının ana sponsoru olması, büyük emeklerle ortaya çıkarılan kültürel mirasın korunması, tanıtılması ve gelecek nesillere aktarılması konusunda büyük bir güvencedir. Yatırımlarının büyük bölümünü kendi filizlendiği, geliştiği şehre yapan Saya Holding’in desteğinin bir diğer önemi ise özellikle İzmir ve çevresinin sahip olduğu kültür turizmi potansiyelini ortaya çıkarma konusunda, özel sektörün de katılımına öncülük etmesidir. Bu anlamda Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü izinleri ve destekleriyle yürüttüğümüz Klaros Kazısı’na vermiş olduğu destekten dolayı Saya Holding’e çok teşekkür ederiz.”
Saya Holding Yönetim Kurulu Başkanı Cem Mengi, Klaros kazılarına verdikleri desteği şöyle değerlendiriyor:
“Bugün dünya şehirleri, kültürel mirası yalnızca geçmişin bir izi olarak değil, geleceğin inşa edici gücü olarak da görüyor. Başta İstanbul olmak üzere Roma ve Atina gibi şehirler, kültürel miraslarını turizmin, diplomasinin ve ekonominin merkezine yerleştirerek ciddi bir kalkınma aracı hâline getirdi. Biz de böyle bir bakış açısıyla hareket ediyoruz. Klaros’a verdiğimiz destek yalnızca kazı alanına değil; aynı zamanda kültür ekonomisinin gelişimine, yerel kalkınmaya ve uluslararası tanınırlığa yönelik sürdürülebilir bir katkıdır. Bu yaklaşımımız evrensel sürdürülebilirlik ilkeleriyle de örtüşüyor. Türkiye’nin ve İzmir’in kültürel yükselişinde Klaros gibi merkezlerin geçmişle birlikte geleceği de inşa edeceğine inanıyor, bu tür örneklerin çoğalmasını diliyoruz.”
Antik Çağ’da Apollon adına kehanetlerin yapıldığı Klaros Antik Alanı, yalnızca bireylerin değil, kralların ve şehirlerin geleceğini belirleyen bir merkezdi. Kolophon Antik Kenti’nde yer alan bu alan, Notion Antik Kenti’ne kutsal yollarla bağlanıyor; hem inanç hem de siyasi kararlar açısından evrensel ve bölgesel bir otorite işlevi görüyordu.
Klaros’un tarihi, İzmir’in kuruluş hikâyesiyle de doğrudan bağlantılı. Antik yazar Pausanias’a göre Büyük İskender’in gördüğü rüya, Klaros’taki kahinler tarafından yorumlanmış ve bu kehanet doğrultusunda Smyrna’nın yeni yerleşim alanı belirlenmişti. Bu yönüyle Klaros, yalnızca bir kutsal alan değil; şehir kurduran, kader tayin eden bir medeniyet merkezi niteliği taşıyor.
Klaros Antik Alanı’ndaki arkeolojik çalışmalar, 19. yüzyılın sonlarında başladı ancak tarih boyunca çeşitli nedenlerle sık sık kesintiye uğradı. Savaşlar, kaynak yetersizliği ve yönetimsel değişiklikler nedeniyle kazılar bugüne dek yalnızca 51 yıl aktif sürdürülebildi. Bu kesintiler, Klaros Antik Alanı’nın potansiyelinin yeterince açığa çıkmasını uzun yıllar engelledi.
Dönüm noktası ise 2001 yılında Ege Üniversitesi’nin kazı sorumluluğunu üstlenmesiyle yaşandı. Prof. Dr. Nuran Şahin’in bilimsel liderliğinde başlayan bu dönem, bugün Doç. Dr. Onur Zunal’ın bilimsel danışmanlığında istikrarlı ve metodolojik biçimde devam ediyor.
Doç. Dr. Onur Zunal, Klaros’ta açığa çıkan her buluntu ve eserin insanlık tarihine dair yeni bir bilgi ve bakış sunduğunu vurgulayarak; “Klaros yalnızca geçmişin sessiz tanığı değil; Apollo’nun bilgeliğiyle geleceğe ışık tutan bir kültür durağı, bir hafıza mekânı” diyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın kültür turizminin geliştirilmesi için gösterdiği ısrarlı çabaları övgüyle karşıladıklarını, Türkiye’nin kültür turizminde sahip olduğu büyük potansiyeli iyi değerlendirmesiyle, yeni yolların açılacağını vurgulayan Saya Holding Yönetim Kurulu Başkanı Cem Mengi, İzmir gibi şehirlerde kültür ekonomisinin gelişiminde, Saya Holding’in desteği ve benzer örneklerin çok değerli olduğunun altını şu sözlerle çiziyor:
“Bugün Atina’da, Roma’da kültürel miras yalnızca korunmakla kalmıyor; aynı zamanda bir deneyim ekonomisine dönüştürülerek şehirlerin ekonomik kalkınmasına doğrudan katkı sağlıyor. Türkiye de elindeki tarihsel mirasın zenginliğini kültür turizminin gelişmesi yönünde kullanmak durumunda. Örneğin İzmir, sahip olduğu eşsiz tarihsel ve arkeolojik zenginliğe rağmen, bu kültür ekonomisi içinde henüz sistemli ve sürdürülebilir bir yer edinmiş değil.
Elbette bu fark bir eksiklik değil, büyük bir fırsat aynı zamanda. Klaros gibi merkezler, İzmir’in sadece geçmişte değil, gelecekte de kültürel bir odak olabileceğini gösteriyor. Biz bu vizyonla hareket ediyor, sadece kazı alanına değil; İzmir’in potansiyeline yatırım yapıyoruz.”
Saya Holding: Kültürü Geleceğe Taşıyan Vizyon
Saya Holding, Klaros Kazısı’na sağladığı desteği sıradan bir sponsorluk değil, çok boyutlu bir toplumsal sorumluluk olarak tanımlıyor. Cem Mengi, bu yaklaşımı şu sözlerle özetliyor:
“Kültür, yalnızca devlete bırakılmayacak kadar büyük bir mirastır. Özel sektör bu alanda bilimle, sanatla, yerel halkla birlikte hareket ettiğinde, kalıcı ve dönüştürücü bir etki yaratabilir. Klaros Antik Alanı’na yapılan katkı, yalnızca toprağa değil; medeniyetin kalbine dokunmaktır.”