Başkan Tugay’dan Çağatay Güç değerlendirmesi

AYSELİN UZUN - GÜLPERİ TİBİN/ İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, 39. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir İl Kongresi’nde yaptığı açıklamalarda birlik ve beraberlik mesajı verdi.

Tugay,  kongreyi bir aile buluşması olarak değerlendirilerek, “İzmir’de 221 bin gerçek üye, kocaman bir aile, her türlü haksızlığa direnmek için bu partideler” derken, iktidarı sert sözlerle eleştirdi. Öte Yandan CHP İzmir İl Başkan Adayı Çağatay Güç’den övgüyle bahseden Tugay, “Çağatay özellikle bütün belediye başkanlarının sevdiği bir arkadaşımız. İzmir Çağatay’dan mahrum kalmamalı” dedi.

CHP BÜYÜKBİR AİLEDİR 

Tugay, konuşmasının devamında şunları kaydetti:

“39’uncu kez İzmir CHP örgütü bir araya geliyor, kendisine bir dahaki dönem için lider ve yönetim kadrosu seçiyor. Onun arkasında durmak için birlik beraberlik için burada bir aradayız. Benim de hazırladığım bir konuşmam yok açıkçası bugün gelirken dediler ki az konuş, öz konuş. Buradan içeri girerken ve girdiğim andan beri sayısız yoldaşımla benden daha büyük, benden genç sayısız yoldaşımla beraber fotoğraf çektirdik. Bir kez daha hissettik ki Cumhuriyet Halk Partisi büyük bir ailedir ve ben bu büyük ailenin mensubu olmaktan gurur duyuyorum. Değerli yoldaşlarım bu kongre ortamı ve benzeri buluşmalarımız bizim için bir aile buluşmasıdır. Laf olsun diye söylenen bir şey değil. Epeydir görmediğim abimi ablamı kardeşimi, daha önce görmediğim genç kardeşlerimi gördüm. Dedim ki bu ne büyük ne güzel ne köklü bir aile. Öyle bir kökten geliyor ki, bunu hepimiz biliyoruz ama Cumhuriyet Halk Partisi Kuvayı Milliye’nin devamı. CHP savaş meydanlarında kurulmuş bir parti. Ama bundan sonraki yıllarında Cumhuriyet tarihi boyunca çok önemli bir misyon yüklenmiş bir parti. İsmet İnönü’nün, Bülent Ecevit’in, Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Özgür Özel’in partisidir. Bu insanlar kolay yetişmiyor. Bu insanlar böyle buluşmalarda kendi yoldaşlarında gördükleriyle, kendi yoldaşlarının ettiği birkaç kelimeyle, o enerjiyle yola çıkıyorlar. Kendi yoldaşlarıyla yürüyorlar. Mustafa Kemal’in askerleriyiz. Kurulduğundan bugüne kadar Cumhuriyet’in sigortası, Cumhuriyet değerlerinin bekçisi oldu. Nedir Cumhuriyet değerleri? İnsan muamelesi görmemiş, hakları verilmemiş insanlara yurttaş demektir. Biz işte böyleyiz. Bu ülkede doğan, hangi bölgede hangi etnik kökene sahip olursa olsun bu ülkede doğan herkesi eşit haklara sahip olduğuna inanıyorsanız, onları ayırmama kararındaysanız, onların özgürlüğünü savunuyorsanız, onlardan herhangi birine gidip haksızlığın karşısında birlikte duruyorsanız siz Cumhuriyet Halk Partilisiniz. 221 bin gerçek üye. Öyle nüfus cüzdanları alınmışta sağda solda yapılmış şeyler değil. Bir kocaman aile İzmir’de.” 

HEPİMİZİN İÇİNİ ACITAN BİR SÜREÇ YAŞIYORUZ 

Tugay, CHP’de ve ülke genelinde son dönemlerde yaşananları da anımsattığı konuşmasında şunları kaydetti:

“Hepimizin içini acıtan bir süreç yaşıyoruz. Hepimiz çok iyi biliyoruz, CHP yeni enerjisiyle geçen 31 Mart seçimlerinde uzun yıllardır elde edemediğimiz bir zaferi kazandık. İzmir’de de 31 yerin 29’unu kazandık. Bir tanesinde Çağatay Başkanın tüm çabasına rağmen kazanamadık. Ulaşmamız gereken yerlere ulaşacağız. Siz Türkiye Cumhuriyeti’nde horlanmayı, dışlanmayı, eziyet görmeyi hak etmiyorsunuz. Biz yerel yönetimlerde ve meclis grubumuzla halkımıza gidip bunları söylemenin hazırlığını yaptık. İnandık ki en kısa zamanda erken genel seçim olacak ve o erken genel seçimde iktidar olacağız. Hunu engellemek için her türlü çirkin yolu denediler. Kimi zaman belediyenin mali imkanlarını kıstılar ama daha kötüsü suçu günahı olamayan bir sürü CHP’liyi yöneticiyi cezaevine koydular. Bugün onların acısı en büyük acımız. Ben onlara İzmir’den selam göndermek isterim. Onlar bir bedel ödüyorlar, Cumhuriyet Halk Partili olmanın, doğrunun yanında, halkın yanında olmanın bedelini ödüyorlar. İktidar yolunda olmanın bedelini ödüyorlar. Yerel yönetimlerde görev alan arkadaşlarımızın hepsi bu tehdidi iliklerine kadar hissediyor. Kolay değil ama biz her zaman gücümüze, partimize, seçmenimize inandık. Onların desteğiyle çalışmaya devam ediyoruz. Şu bilinmeli, bu ülkede sadece CHP’li siyasetçiler eziyet görmüyor. Anneler haksızlığa maruz kalıyor, çocuklarını okula doyuramadan gönderen anneler haksızlığa maruz kalıyor. Minicik çocuklar haksızlığa maruz kalıyor. Zengin bir ailenin çocuğuysanız iyi bir okulda okumanıza imkan veriyor sistem, ama öyle bir şansınız yoksa bu ülkede eğitim açısından eşit fırsatlara sahip olamamamın haksızlığını yaşıyorsunuz. Bir çocuğun okulda karnının acıkması ama yemek alamaması nasıl bir acıdır? Buna karşı nasıl bir mücadele vermemiz gerektiğini düşünebiliyoruz hepimiz.” 

ÖZGÜRÜN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ GÜCÜN GÜCÜNÜ PAYLAŞACAĞIZ 

Tugay, değerlendirmesinin devamında şunları kaydetti:

“Gençliğimiz üniversite okuyacağız diye evlerinden uzaklara giden gençlerimiz, kimi zaman o kadar kötü şartlarda yaşamak zorunda kalıyorlar ki gün oluyor banklarda yatıyorlar. Üniversitelerde yemek dağıtıyoruz kuyruklar oluyor, o gençler okullarını bitirdikten sonra iş bulamadıkları için yabancı ülkelere gitmelerin hayalini kuruyor. Burada çok değerli diplomaları olan gençlerimiz oralarda garsonluk yapıyor. Bu ülke kendi gençlerine niye sahip çıkamıyor? Bizler acı çekiyoruz ama arkamızda milyonlarca halk çok büyük bir acı çekiyor. O yüzden ne kendimize acıyacağız ne kendimizi acındıracağız. Hepimiz kendi kişisel çıkarımızı bir kenara koyarak mücadele ediyoruz. Halkımız için herkes için eşitlik, refah istiyoruz. Bunu yapacak örgüt işte bu örgüt. Biz il yönetimlerinde ilçe yönetimlerinde görev almış tüm kardeşlerimize yürekten teşekkür ediyoruz. Bu bayrağı bir başka arkadaşa veriyorum dedi Şenol Başkan, ne mutlu böyle düşünene. Biz geçiciyiz, Türkiye Cumhuriyeti ve Cumhuriyet Halk Partisi kalıcı. Biz sadece bayrağı taşıyoruz. Bize bir görev veriliyor yapıyoruz, zamanı gelince o görevi başkasına devrediyoruz. Önemli olan şu size bir bayrak verildiğinde yorulsanız da yeterince sahip çıkıyor musunuz önemli olan bu. Yeni yönetimce görev alacak kardeşlerimi tebrik ediyorum. Asıl mesele şu; biz bu arkadaşlarımızı yalnız mı bırakacağız yoksa hep beraber sarmaş dolaş olup haksızlıklara karşı mücadele mi edeceğiz? Bu birlik ve beraberlik öyle bir güç ki… İki kelimeyi bu aralar çok konuşuyoruz, bir tanesi özgür, özgür, özgür… Bir tanesi de artış güç, güç, güç… Özgürün özgürlüğünü, gücün gücünü biz de paylaşacağız.” 

TOPLUM YENİ YÜZLER İSTİYOR

CHP İzmir İl Başkan Adayı Çağatay Güç’le ilgili de konuşan Tugay, “Ben Çağatay Güç kardeşimi Aliağa Belediye Başkan Adayıyken tanıyordum. İlk tanıdığım andan itibaren ne kadar kibar dedim. Seçim kampanyası boyunca kazanmasını ve birlikte çalışmayı istiyordum” dedi. Tugay, açıklamasının devamında şunları kaydetti: “Birlikte çalışıyorduk. Ondan sonra da ne yazık ki çok küçük bir oy farkıyla kaybetti. Ama Aliağa halkı hala öylesine seviyor ki Çağatay’ı, kendi evlatları olduğunu biliyorlar. Ondan sonra inşaat mühendisi olduğu, belediyecilik tecrübesi olduğu için konuştuk ve Genel Sekreter Yardımcımız olmasını teklif ettik. O da sağ olsun kabul etti. Sonra da birlikte çalıştık. Bir buçuk yıla yakındır beraber çalışıyoruz. Bir buçuk yıl içerisinde ben sana hakkımı yüzde 100 helal ediyorum, sen de helal et Çağatay. Gazeteciler bugün sordu, nasıl oldu dediler Çağatay Bey il başkan adayı. Bana da sürpriz olduğunu söyledim. Çağatay özellikle bütün belediye başkanlarının sevdiği bir arkadaşımız. Genle Başkanımız Çağatay Güç’ün aday yapılmasını istiyorum deyince ve bu da bana söylenince dedim ki İzmir Çağatay’dan mahrum kalmamalı. Şaşıran, başka adaylarımız vardı diyenlere şunu söylüyorum, siz de olabilirdiniz, sizin de etrafınızda kenetlenebilirdik. Partimizin birliği adına genel başkanımız böyle bir irade koymayı gerek gördü diye kendinizi düşünerek buna karşı çıkmamalısınız. Bugün belki yeterince tanımadığınız bu genç arkadaşımız, inanamayacağınız bir şevkle bu partide çok çalışacak, kimseyi kimseden ayırmayacak. Onunla beraber çalışan herkesin evladı olacak, kardeşi olacak. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Partimiz genç insanların önünü açmak zorundadır. Biz zamanı geldiğinde iki adım geriye çekilip yanımızdaki genç insanları öne taşımak zorundayız. Hep aynı insanlar olmaz. Bununla yüzleşmesi lazım partimizin. En önemlisi de şu, toplum yeni yüzler istiyor.” 

BUNU SALONDAKİ HERKES İÇİN YAPARIM 

Son olarak kurultay delegesi olma hakkını CHP Balçova İlçe Başkanı Murat Aküzüm’e devrettiğini ifade eden Tugay, “Büyükşehir belediye başkanımız kurultay delegesi olmalıdır dedi genel başkan yardımcılarımız, bugün bir ilçe başkanımız beni aradı, ‘ben kurultay delegesiyim, bana söz verilmişti ama Şenol başkanın haklı mağduriyeti nedeniyle ona sahip çıkmak adına onun adı yazılınca beni sildiler. Acaba bir yolu yok mudur benim kurultay delegesi olmamın, bir şey yapamaz mıyız’ dedi. Ben de Ensar Başkanı aradım ve ‘ben kurultay delegeliğinden çekilmek, yerime ilçe başkanımızı önermek istiyorum’ dedim.  Bundan 2 dönem önce Karşıyaka belediye başkanı iken, belediye başkanı olarak kurultay delegesi olabildiğim halde genç, kadın arkadaşımızı önermek istiyorum demiştim, o arkadaşımız en genç kurultay delegesi olmuştu. Bugün de kurultay delegesi adayı değilim, benim yerine Balçova İlçe Başkanımız Murat Aküzüm’dür kurultay delegesi. Ben bunu bu salondaki herkes için yaparım” diye konuştu.