Kadına şiddet davasında ‘baba hassasiyeti’ savunması

İzmir’de yaşanan kadına yönelik şiddet olayında boşandığı M.A.’ya şiddet uyguladığı gerekçesiyle tutuklanan Ü.K. hakim karşısına çıktı. Ü.K.’nin tutukluluğunun devamına karar verildi.

  • Oluşturulma Tarihi :
  • Güncelleme Tarihi :
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Kadına şiddet davasında ‘baba hassasiyeti’ savunması haberinin görseli

GÜLPERİ TİBİN Türkiye’de yaşanan ekonomik kriz, eğitim, sağlık sistemindeki sorunların yanı sıra kadına yönelik şiddet de gündemdeki yerini korumaya devam ediyor. Son olarak İzmir’de birkaç ay önce yaşanan ve İLKSES Gazetesi’nin gündeme getirdiği olayda M.A. isimli bir kadın, boşandığı Ü.K.’den şiddet gördüğü ve can güvenliğinin olmadığı gerekçesiyle şikayette bulundu. Sonrasında tutuklanan Ü.K., 7 Kasım Cuma günü (bugün) hakim karşısına çıktı. İzmir Adliyesi’nde 23. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davada müşteki M.A. ifade verdi. Ü.K. tarafından kendisine gerçekleştirilen saldırı ve cana kast eylemini mahkemeye anlatan M.A., konuşmasının sonunda yaşananlardan şikayetçi olduğunu belirtti. M.A. “Bu yaşanan olaylardan dolayı şikayetçiyim. Şunu belirtmek istiyorum. Ben oğlumun babasını görme hakkı günlerini bir kere bile ihlal etmedim. Uzaklaştırma günlerimde bile görüşme merkezine bıraktım oradan aldım çocuğumu” ifadeleriyle konuşmasını noktaladı.  

İDDİALARI REDDETTİ, İLİŞKİSİ VAR DEDİ

Müştekinin konuşması sonrasında sanık Ü.K.’nin savunmasına geçildi. 3 aydır cezaevinde olduğunu ve daha önce verdiği ifadesini tekrar ettiğini belirten sanık, savunmasında şunları kaydetti: “3 aydır cezaevindeyim, o dönemde de verdiğim ifadelerimi tekrar ediyorum. Olay günü gittim o olay yaşandı. Ben kendisini uzun süredir tehdit ettiğim iddiasını kabul etmiyorum. Görüntüleri de kabul etmiyorum. 7 – 8 senedir aynı telefon numarasını kullanıyorum. Bununla yaptığım görüşme kayıtları çok rahat çıkarılabilir. Ayrıldıktan sonra eşimle bir araya gelip konuştuk ve dedi ki ben ne seni ne başkasını istiyorum oğlumla hayatıma devam edeceğim. Ben de dedim ki ‘Sen bunu yaptığın sürece ben maddi ve manevi olarak senin arkandayım’. İki üç senelik süreç böyle ilerledi, evime geldi gezmeye de gittik. Olay sürecine yaklaşınca, bu süreç içerisinde çocuğumu görmemle ilgili bir problem yoktu. Çocuğumun ya da kendisin bir isteği olduğunda götürebiliyordum. Bir gün çocuk ve M.A. bana geldiğinde, çocuk eski eşimin telefonunda notlar kısmında bir sevgiliye yazılmış bir şiir gibi bir yazı gördü. Bunu kendisine sorduğumda çocuğumuzun üzerine yemin ederek söylemesini istedim. Kendisi de M.Y. ile arkadaşlığı olduğunu ifade etti. Bundan sonra benim içimde bir şüphe doğdu. Bu olayı ortaya çıkarmamam için beni tehdit etti. Bu süreçte ben karşı tarafla yüzleştim.”

OLAY GÜNÜNÜ ANLATTI

Sanık, olay gününü şu ifadelerle anlattı: “Bu iki haftalık süreçte eski eşimle görüşmek istedim. Benimle yüz yüze gelmek istemedi. Ben de benden yana bir korkusu varsa yanına ailesinden birini alıp gelmesini söyledim. Cevap vermedi. Bir gün öncesinde akşam saatlerinde abisi dediği kişi beni tehdit etti. Olay günü saat sabah 10 sıralarında eski eşimi tekrar aradım. Görüşmek istedim ama kabul etmedi. Ben de o saatten sonra babasını, abilerini, yeğenlerini aradım çünkü babasına ulaşmak istiyordum. Arayıp bundan sonra çocuğumla ilgili olarak onunla muhatap olmak istediğimi söyleyecektim. Akşam 5 – 6 sıralarında aralarında ilişki olduğundan şüphelendiğim M.Y. tarafından arandım, onun telefonu vasıtasıyla arayan bir kişi tarafından tehdit edildim. Sonrasında alkol almaya başladım. Bu sefer amcasının oğlunu aradım, babasına ulaşamadığımı söyledim. Yine dönüş olmadı. O telefon tehdidinden sonra M.A.’yı aradım. Çocuğumla telefonla görüşmek istedim. Görüşemezsin dedi. O zaman ben geliyorum dedim. Evden mutfakta bulunan ekmek bıçağını aldım. Kullanacağımdan değil ama M.A.’nın akrabaları kalabalık olduğundan kendimi korumak amacıyla aldım. Kapıyı çaldığımda ilk olarak açmadılar, ayağımın yan tarafıyla vurdum. O esnada arkasında baldızım vardı. İçeriye girdim, bıçak cebimdeydi elimde değildi. Ben de girer girmez M.A.’nın boğazına sarılmadım. Neden çocuğu göstermediniz dedim. Babası da oğlun içeride uyuyor dedi. Ben kaç saattir seni arıyorum neden dönüş yapmıyorsun dedim, tamam oğlum konuşacağız dedi. Bu esnada babasından konuşma sözünü aldıktan sonra ben evden çıkıp giderken M.A., babasıyla konuşacağımı öğrenince üzerime saldırdı. Ayağıma tekme attı. Ben de karşılık verdim. Üzerime gelince sol elimle kendisini ittirdim. O sırada elim boğazına gelmiş olabilir, o kısmı hatırlamıyorum. Bıçağı üzerimden çıkardım ama M.A.’nın üzerime gelmesini engellemeye çalışıyordum. İddiaları doğru değildir. Babasından sözü aldıktan ve olay yaşandıktan sonra ben evden çıkarken amcasının oğlu elinde sopayla karşıma çıktı. Amcası kürekle karşıma çıktı. O esnada ben İ.’ye akıllı olmasını söyledim. Sonrasında beni bıraktılar ben de yürüyerek gittim. Bıçak yanımdaydı.”

TEHDİT PAYLAŞIMLARINI KABUL ETMEDİ

Sanığın sosyal medya hesapları üzerinden yaptığı ve M.A.’yı tehdit ettiği gerekçesiyle dava konusu olan paylaşımların sorulması üzerine sanık, “Ben eşimin numarasını sildim. Durumumda paylaştığım iletiyi İsrail – Gazze savaşı için paylaştım. M.A.’yı kastetmedim. Paylaşım yaptığım yer de Bayraklı tünelleri değildi. Paylaşımları Aydın Otoban’da tünelde yaptım” yanıtını verdi.

TANIK İFADELERİ ALINDI

Sanık savunmasından sonra tanıklar dinlendi. İlk olarak salona alınan M.A.’nın annesi tanık Z.A., “Ben M.A.’nın annesiyim. Olay olduğunda eşim, ben ve M.A. evdeydik, diğer kızlarım yukarıdaydı. M.A. karakoldan gelmişti olayları anlatıyordu. Kapıdan bir ayak sesi duyduk, bir ses daha duyduk. Sonrasında kapı açıldı, içeri girdi. O sırada M.A. koştu. Biz de arkasından koştuk, orada kızımın boynundan tuttu ve boğazına bıçak dayadı. Babası M.A.’nın arkasındaydı. Sanığın bizi öldüreceğinden korktuğum için balkona çıkıp yardım istedim. Sonrasında ben koridora geri döndüm. Babası sanığın kolunu kaldırınca M.A. da kurtuldu. Sonra kafamızı bir çevirdik ki gitmiş. Merdivende orada akrabalarla karşılaştı. Sonra M.A. kuzenine ‘Abi bırak gel’ dedi. O sırada da sanık gitti.  Elindeki bıçak ekmek bıçağı değildi, orak tarzında bir şeydi” dedi. Sanığın kendisine kapıyı açtığını iddia ettiği, müştekinin kardeşi tanık Ö.A. ise “Olay olduğunda ben evin üst katındaydım. Ben işteyken kardeşim beni aradı ve emniyete gidip şikayetçi olacağını söyledi. Sonra ben evdeyken tekrar aradı, ‘Ü.K. geliyor, oğlumu üst kata çıkar tartışmayı görmesin’ dedi. Ben de çocuğu üst kata çıkardım. Ben o sırada lavabodayken kapı gürültüsü duydum. İkinci seste kapı kırıldı. Sonrasında ben aşağıya indim, şoka girmiştim. Merdivenlerden indiğimde sanığı M.A.’nın boğazını eliyle sıkarken gördüm, elinde de bıçak vardı. Bıçağı boğazına dayamış şekildeydi. Babam kardeşimin yan tarafında sanığa karşı müdahale etmeye çalışıyordu. Daha sonra devamlı KADES’e bastım, 112’yi aradım. Annem de o sırada dışarıya bağırıyordu. Ondan sonra ben de dışarıya çıktım kimse geliyor mu yardıma diye ama o anda annemin bağırdığını duyunca geri girdim içeriye. Sanığın kapıyı benim açtığımla ilgili iddiası doğru değildir. Kapıyı kesinlikle ben açmadım, kapıyı kırarak girdi” ifadelerini kullandı. Son olarak müştekinin babası tanık S.A. da “M.A. akşamüzeri eve geldi, karakolda olanları anlatırken birden kapıda tekme sesi duyduk, ikinci tekmeyle kapı kırıldı. Sonra sanık küfürlerle koridorda girdi. Benden önce M.A. koştu. Meryem’in boğazını sıktı bir de elinde bıçak vardı. Elindeki bıçak mutfakta kullanılanlara benzemiyordu. Kavisli bir bıçaktı. Eşim dışarıya bağırıyordu. Kızım boğazı sıkılınca morarmaya başladı. Ben sanığın kolunu geri çektim, kızım aradan kendini kurtarınca kaçıp gitti. Olay bu şekilde olmuştur” diye konuştu. Ayrıca tanık S.A., sanığın kendisini aradığını iddialarını da reddetti.

SIĞIN: SANIK KAÇTIĞI İÇİN MÜVEKKİLİM ÖLMEDİ  

Tanık ifadelerinden sonra müşteki avukatı Nevraz Sığın savunmasını yaptı. Sığın, olayda kasten öldürmeye teşebbüsün tüm unsurlarının olması gerekçesiyle görevsizlik kararı talep etti. Ayrıca Sığın, müvekkilinin can güvenliğinden de endişe duyduğunu belirterek şunları kaydetti: “Şikayetçiyiz katılma talebimiz var. Bizim bu iddianamenin, burada tehditten yargılanmaya diyeceğimiz var. Ben neden asliyede yargılandığını da anlamadım, biz bunu kabul etmiyoruz. Olayda kasten öldürmeye teşebbüsün tüm unsurları mevcuttur. Görevsizlik kararı talep ediyoruz. Bu olay evveliyatı olan bir olay, öncesinde de müvekkilimin aldığı uzaklaştırmalar var. Ben müvekkilimin can güvenliğinden endişeliyim. Hem müvekkil hem çocukları için 6284 kararları mevcuttur. Baba ve anne araya girdiği için, sanık korkup kaçtığı için müvekkil öldürülmemiş durumdadır sonuçta. Öldürmeye teşebbüsün tüm unsurları bulunduğu için görevsizlik kararı talep ediyoruz.”

SANIK AVUKATI ‘BABA HASSASİYETİ’ DEDİ

Son olarak savunma yapan sanık avukatı ise yaşananların sanığın bir baba olarak duyduğu hassasiyetten kaynaklandığını ifade ederek şöyle konuştu: “Biz aleyhe olan suçlamaları ve öldürmeye teşebbüs suçlamasını kabul etmiyoruz. Müvekkilim çocuğunu görememesi nedeniyle bu olaylar, bir baba olarak yaşadığı hassasiyetten kaynaklanmıştır. Müvekkilin kendilerine husumet yöneltilmeyen sosyal medya paylaşımını bile delil olarak sunmuşlardır. Tutukluluğun usulü olmadığına dair de yazılı açıklamada bulunduk çünkü tüm konuşmalara baktığımızda, müvekkilin suçlu konuma düşeceği konuşmalar alınmış ama kendi yazdıklarını almamış. Aralarında bir bağ mevcut. Bununla ilgili mesajlar silinmiş. Biz buna itiraz ettik. Adli kontrol tedbirleriyle tahliye verilmişti 13. Asliye tarafından ancak bu karar bize tebliğ edilmedi. Karşı tarafla hiçbir husumet kalmasın dedik ancak kendi yaptığı paylaşımın kaç dakika içinde alındığı görülüyor, paylaşıma dayalı verilen tutuklama kararını kabul etmiyoruz. Maddi olarak da zor da zor durumda olan müvekkilimin hem tahliyesini talep ediyorum, bu tutuklama ikiz tutuklamadır kabul etmiyoruz.”

KARAR AÇIKLANDI

Tanık ifadeleri ve savunmaların ardından savcı mütalaası açıklandı. İddia makamı, eylemin öldürmeye teşebbüs olması nedeniyle görevsizlik ve tutukluluk kararının devamını talep etti. Son olarak hakim kararı açıkladı. Görevsizlik kararı ve sanığın tutukluluğunun devamı kararı kabul edildi. Sanığın tutukluluğuna karar verildi. 

Kaynak : HABER MERKEZİ

Okumaya Devam Et

Aşağı kaydırmaya devam edebilir veya ilgi alanınıza göre seçim yapabilirsiniz.