- İzmir
- 17.05.2025 12:07
İzmir’de emeği görünür kılmak amacıyla bir araya gelen 7 kadın tarafından kurulan Kızılçullu Kadın Kooperatifi, hem üretiyor hem de kadınlara evde iş imkanı sağlıyor
ÇAĞLA GENİŞ-ÖZEL HABER
İzmir’in Buca ilçesinde emeği görünür kılmak amacıyla bir araya gelen 7 kadın tarafından kurulan Kızılçullu Kadın Kooperatifi, el sanatlarından yöresel lezzetlere kadar pek çok alanda üretim yapıyor. El emeği ürünlerini şimdilik kentin çeşitli noktalarında açtıkları stantlar aracılığıyla insanlarla buluşturan kadınlar, Bakanlığından aldıkları hibeyle kendilerine yakın zamanda üretim ve satış yerinin yanı sıra kafeterya olarak da kullanabilecekleri bir çatı kurmaya hazırlanıyor. Yalnızca üretmekle kalmayan bunun yanı sıra hayata geçirdikleri projelerle de fark yaratan kadınlar, bir çanta firmasıyla birlikte başlattıkları “Buca’da üretmeyen kadın kalmasın” projesiyle, yoksul mahallelerde yaşayan ve küçük yaşta çocukları olduğu için çalışamayan 150 kadına evlerinde yapabilecekleri iş imkanı sunuyor.
GÜÇLERİNİ KOOPERATİFTE BİRLEŞTİRDİLER
Kadın emeğini görünür kılabilmek için yola çıktıklarını dile getiren kooperatif kurucularından Nihal Köprülü, “Kooperatifimiz 11 ay önce Buca Şirinyer’de kuruldu. Şirinyer’in 1950’li yıllardaki adı Kızılçullu. Kooperatifimizin ismi tarihten gelsin diye böyle bir tercihte bulunduk. Kadınlara ses olabilmek için bu yola çıktık. Kuruluş işlemlerine başladık, 7 kadın bir araya geldik. En başta bu 7 kadın birbirini tanımıyordu ama ben hepsini tanıyordum. Yıllardan bu yana arkadaşlık yürüttüğüm insanlardı. Hepimiz Şirinyer’de yaşıyoruz. Şu an 14 ortaklı bir kooperatifiz. Biri 23 diğeri 20 yaşında üniversite öğrencisi kızlarım var, onlar da ortaklarımız arasında. Kadının ürettiği her şeyi üretiyoruz. El sanatları, çantalar, takılar, amigurumi oyuncaklar, gıda ürünleri… Kendimize ait bir böreğimiz var, patentini almaya çalışıyoruz” dedi.
ÜRETİM, SATIŞ VE KAFETERYA
Bakanlıktan aldıkları hibe sayesinde kendilerine bir çatı kurmaya hazırlandıklarını anlatan Köprülü, “Kooperatifimiz kurduktan 5 ay sonra Ticaret Bakanlığına hibe başvurusu yaptık. Çıkmaz diye düşünüyorduk ama çıktı. Çok iyi hazırlandık. Bir hayaldi bizim için ama gerçekleşti. Şimdi aldığımız o hibe ile yerimizi açmaya hazırlanıyoruz. Hem gıda üretimi hem satış yapabildiğimiz, hem de kafeterya olarak kullanabileceğimiz bir yer olacak. Elimizdeki imkanlar ölçüsünde olabildiğince büyük bir yer tutmaya çalıştık. Malum kira fiyatları çok yüksek olduğu için çok büyük bir yer de tutamadık başlangıç aşamasında. Çok çabuk büyüyeceğimize inanıyoruz. Kadınlar arasındaki uyum çok iyi. Şeffaflık çok önemli, ortaklarımızla her şeyi paylaşıyoruz. Herkes her şeye vakıf. Günümüzde kooperatif kurmak da çok zor aslında. Fazla fedakarlık istiyor, hiçbir şey dışarıdan göründüğü gibi değil” ifadelerini kullandı.
150 KADINA EVDE İŞ İMKANI
Kooperatif bünyesinde bir çanta firmasıyla anlaşarak hayata geçirdikleri ‘Buca’da üretmeyen kadın kalmasın’ projesinden bahseden Köprülü, şunları söyledi: “Dışarıdan ürün alıp satmıyoruz, her şeyi kendimiz yapıyoruz. Ama diyelim ki bir kadın geldi ve ürününü satmamızı istedi. Standımıza bırakmalarını istiyoruz. Sırf katkımız olsun diye hiçbir pay almadan satışını gerçekleştiriyoruz. Buca’daki kadınlara yardımcı olabilmek için projeler üretiyoruz. Hiçbir masraf yapmasınlar ama para kazansınlar istedik. Muhtarlar aracılığıyla ihtiyaç sahibi kadınlarımıza ulaştık. Büyük bir çanta firmasıyla anlaşarak ‘Buca’da üretmeyen kadın kalmasın’ adlı projemizi hayata geçirdik. Firmadan ipler geliyor, biz kadınlara dağıtıyoruz. Tığla onlardan istenen modeli örüyorlar. Bize getiriyorlar ve sonrasında ücretlerini alıyorlar. Bazıları da şapka örüyorlar. Bunların hepsi küçük çocukları olduğu için çalışamayan, evden ayrılamayan kadınlar. Hepsi yoksul mahallelerde yaşıyorlar. En azından evlerinden üretime katılabilmeleri bizi mutlu ediyor. Örgü bilmeyen kadınlara eğitim de verdik. Hiç örmeyi bilmeyenler için de iş imkanı olsun istedik. Onlar da firmanın ürettiği abajurların kenarına saçak bağlayacak. Bu şekilde herkese iş imkanı yaratmayı başardık. Bu proje için kurduğumuz Whatsapp grubumuzda şu an 150 kadın katılımcımız var. Kadınları sürekli motive etmeye çalışıyoruz, asla ‘ben’ demiyoruz daima ‘biz’ demeyi öncelikliyoruz. Zaten böyle ilerlemek gerekir, ‘ben’ demek kooperatifçiliğe aykırı.”