Neşe Tavcı davasının ardından Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’ndan ‘umut yeşerten karar’ açıklaması

İzmir’de boşanma aşamasında olduğu eşi Neşe Tavcı’yı Seferihisar Adliyesi bahçesinde öldürdüğü, olay sırasında bir polis memuru ile kayınbiraderini de yaraladığı gerekçesiyle yargılanan Alaattin Keçkin’in davasında karar çıktı. Bayraklı Adliyesi 4. Ağır Ceza Mahkemesi, sanığın tutukluluk halinin devamına ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmetti. Kararın ardından Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyeleri adliye önünde basın açıklaması yaparak, “Kadınlar adliye içinde bile korunamıyor” dedi. Platformun İzmir İl Temsilcisi Tülin Osmanoğulları, Neşe Tavcı için 2 yılı aşkın süredir adalet mücadelesi verdiklerini belirterek, “Sanık hak ettiği cezayı aldı ancak Neşe’yi koruyamayan adliye görevlileri de yargılanmalıydı. Kadınlar evlerinde, iş yerlerinde, hatta adliye içinde bile güvende değil” ifadelerini kullandı. Sanık avukatı Zeliha Nevraz Sığın işe ‘umut yeşerten’ bir karar olduğunu dile getirdi.

“KADINLAR ADLİYE İÇİNDE BİLE KORUNAMIYOR”

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu İzmir İl Temsilcisi Tülin Osmanoğulları, “Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu olarak 2 yılı aşkın süredir takip ettiğimiz evli olduğu erkek tarafından Seferihisar Adliyesi'nin içinde vahşice hunharca öldürülen Neşe Tavcı’nın davasından çıktık. Bu davanın başladığı ilk günden itibaren söylemiştik; Neşe’ye adaleti sağlayacağız diye. Bugün bu saatte Neşe’ye adaleti sağlatarak çıktık. Burada sözün bittiği yerdeyiz. Şu an karşımızda da polisler var. Neşe nerede öldürüldü? Neşe Seferihisar Adliyesi'nin içinde öldürüldü. Sanık boşanma davası için dilekçe vermeye gelen Neşe’yi önden gelip bıçağıyla birlikte o bahçede ailesiyle birlikte herkesi öldürmeye çalışıyor. Neşe de doğal olarak en korunması gereken yere adliyeye kaçıyor. Ancak adliye içinde bile korunamıyor. 2025 yılını aile yılı ilan edenlere soruyoruz; adliye içinde bile korunamayacaksak nerede korunacağız? Evlerimizde koruyamıyorsunuz, çalıştığımız iş yerlerinde hatta okuduğumuz üniversitelerde bile koruyamıyorsunuz. Her yerde her alanda öldürülüyoruz. Sanık hak ettiği cezayı aldı ancak sadece sanık değil, tanık olarak dinlenmeye gelen adliye görevlileri de yargılanmalıydı. Koruyamadılar. Adalet sağlansın diye mücadele verdik. Neşe için adaleti sağladık ancak öldürülen tüm kadınlar için mücadelemize son vermeyeceğiz” diye aktardı.

“UMUDUMUZ YEŞERDİ”

Neşe Tavcı’nın avukatı Zeliha Nevraz Sığın, “Umut duyduğumuz kararlardan biri oldu. Umudumuz yeşerdi. Beklediğimiz gibi eşine karşı işlediği suçtan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldı. Önemli olan kısım hiçbir indirim ve haksız tahrik indirimi uygulanmaksızın aldı. Sanık ilk baştan itibaren aldatıldığını söyledi ve haksız tahrik indirimi istemişti. Bu olmadı. TCK32 kapsamında akli dengem yerinde değil demişti. Akli dengesinin yerinde olduğu görüldü. Neşe’nin erkek kardeşi, annesi ve babasına yönelik de kasten öldürmeden ceza aldı. Savcı mütalaası doğrultusunda öldürmeye teşebbüsten ceza aldı. Bu bizim için iyi bir karar. Oy çokluğu ile karar verilmiş. Diğer hakimin neden karşı oy karar verdiğine bakacağız. İstediğimiz cezayı aldı. Mutluyuz” sözlerine yer verdi.

“HİÇBİR KADINI YALNIZ BIRAKMAYACAĞIZ”

CHP İzmir Kadın Kolları İl Sekreteri Av. Hande Tuğçe Keser ise şu sözlere yer verdi: “CHP İzmir İl Kadın Kolları olarak Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu ile koordineli bir şekilde ilçe kadın kolları örgütlerimizle birlikte bu davaları düzenli olarak takip ediyoruz. Neşe Tavcı adına adalet arayışımızda olduğu gibi mahkemenin herhangi bir indirim uygulamaksızın failin en üst hadden cezalandırılmasına ilişkin karar vermesi ve bu gibi emsal kararların duyurulabilmesi için bu dayanışmayı çok önemsiyoruz. Elbette bu karar maktulü bize geri getirmeyecek, ancak adaletin tecelli etmesi, failin hak ettiği cezayı alması bir nebze olsun toplum vicdanını rahatlatacak ve mahkemelerce verilen bu cezalar suça meyilli kişiler için de caydırıcı olacaktır. Failler hak ettiği cezaları alana dek davaların takipçisi olacak ve hiçbir mağdur kadını yalnız bırakmayacağız.”