Sayfa Yükleniyor...
İsrail’in Gazze’de yaklaşık 45 gündür devam ettirdiği ve 11 bini aşkın vatandaşın katledildiği savaşta insanlık suçları işlenmeye devam ediyor. Saadet Partisi, İsrail’in savaş ve insanlık suçlarını yargıya taşırken Saadet Partisi İzmir İl Başkanı Mustafa Erduran, “Gazze ne kadar güvende ise Ankara da işte ancak o kadar güvendedir” dedi
İsrail ve Hamas arasında 7 Ekim'de başlayan savaş tüm yıkımıyla devam ediyor.
Hamas'ın İsrail'e dört bir yandan başlattığı saldırıya İsrail'in yanıt vermesiyle başlayan savaş, İsrail'in savaş suçlarıyla insanlık dramına döndü.
Yaklaşık 45 gündür hem sivil halkı hem hastaneleri hem de öğrenim alanlarını hedef alarak insanlık ve savaş suçu işleyen İsrail'e yönelik tepkiler de artarak devam ediyor.
Son olarak Saadet Partisi İzmir İl Başkanlığı, İsrail'in işlediği savaş suçlarını yargıya taşıdı. Suç duyurusu öncesinde Saadet Partisi İzmir İl Başkanı Mustafa Erduran, basın açıklaması yaptı.
GAZZE TOPLU MEZARA DÖNÜŞTÜRÜLÜYOR
Tarihsel süreci hatırlatarak sözlerine başlayan Erduran, “İsrail işgal rejimi, 1948’den bu yana adım adım Filistin topraklarını işgal etmekte ve akıl almaz zulüm ve cinayetlerle dünyanın gözü önünde bir soykırım gerçekleştirmektedir. Geçmişt Deir Yasin Köyünde, Sabra ve Şatilla’da, El Halil’de, Kudüs’te yaptıkları katliamlarına 2023’te Gazze’de devam ediyorlar. Amerika’nın da desteğini alan terör devleti İsrail, Gazze’de dünya tarihinin en alçak soykırımına devam ediyor. Su, elektrik ve internet kesiliyor. Hastaneler, ambulanslar, okullar, evler bombalanıyor. Fosfor bombalarıyla her gün yeni savaş suçları işleniyor. Gazze adeta bir toplu mezara dönüştürülüyor” dedi.
11 BİN 500 KARDEŞİMİZİ ŞEHİT ETTİ
iİsrail’in işlediği savaş suçlarında 11 bini aşkın vatandaşın öldüğünü ve dünyanın büyük güçlerinin ‘3 maymunu’ oynadığının altını çizen Erduran, 7 Ekim günü, Filistinli direnişçilerin meşru müdafaa hakkını kullanmaya başlamasından sonra, terör rejimi İsrail, dünya çapında büyük bir algı operasyonuna başladı. Filistinlileri terörist, kendilerini ise mazlum göstermeye çalışarak alçakça bir manipülasyona giriştiler. Sözde aydınlar, sözde akademisyenler, en büyük medya grupları, global şirketler bu sahtekârlığa destek verdi. Savaşın bile bir hukuku olmasına rağmen İsrail ne kural tanıyor, ne de hukuk! Haddi aşmada dur durak bilmeyen İsrail, 7 Ekim’den bu yana Gazze’de 4 bin 710’u çocuk ve 3 bin 160’ı kadın olmak üzere 11 bin 500 kardeşimizi şehit etti. ‘Bu kadar da alçalmazlar’ zannıyla hastane bahçesine sığınan binlerce masum insanı füzeyle katletti. Gazze tam bir açık hava hapishanesine dönmüş durumda. Ne dışarıdan Gazze’ye girilmesine izin var, ne de Gazzelilerin dışarıya çıkmasına” diye konuştu.
BU ATEŞ HERKESİ YAKAR
ABD ve Avrupa ülkelerinin İsrail’den korktuklarını belirten Erduran, şunları söyledi; “Bu katliamlara karşı 11 Ekim’de Riyad’da olağanüstü toplanan sözde İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi ülkelerin liderleri; İsrail’le bütün ilişkilerin askıya alınması, petrol ambargosu kozunun kullanılması ve İsrail uçaklarına hava sahasının yasaklanması gibi caydırıcı kararlar almak yerine her zaman olduğu gibi dilek ve temennilerden oluşan bildiri yayınlamaktan başka bir şey yapmadılar. Nasıl olur da bu kadar lider bir araya gelip, sadece kınayıp, sadece bildiri yayınlayıp dağılır? Onlarca uçakla, yüzlerce araçla, binlerce kişiyle gittiğiniz Riyad’dan Gazzeli çocukların yüzünü güldürecek tek bir sonuç çıktı mı? ‘Çıkarlarınızı ve iktidarınızı korumak istiyorsanız; sessiz kalın!’ diyen Netanyahu’dan bu kadar mı korkuyorsunuz! Adıyaman’da Gazze için düzenlenen kermese katılan 80 yaşındaki depremzede Hatice Saygı’nın, Kürtçe; "Ey İsrail anlamıyor musun? Sen devlet değilsin! Eğer sen devlet olsaydın çocuklarla, kadınlarla, yaşlılarla savaşmazdın. Sen örgütsün! Sen çetesin! Biz varımızı yoğumuzu Filistin’e yollayacağız.’ diyerek, cebindekileri son kuruşuna kadar verişi; sizin yayınladığınız o bildiriden çok daha etkili ve kıymetlidir! O bildiriyi yayınlamak yerine, Adıyamanlı Hatice Saygı’nın bu konuşmasını dünya kamuoyuna izletip, bu cümlelerin altına imza atsaydınız; emin olun çok daha büyük bir iş yapmış olurdunuz! Bu ateş herkesi yakar! Mazlumların âhı, zalimleri ve sessiz kalarak bu zulme ortak olan herkesi muhakkak yakalar, perişan eder!”
PES DOĞRUSU!
Türkiye’nin halen İsrail ile ticari ilişkilerine devam etmesi üzerinden de iktidarı eleştiren Erduran, “Biz size defalarca; “ABD ve İngiltere bölgeye savaş gemilerini gönderirken; siz niye göndermiyorsunuz?” diye sorduk. Meğer siz de gemilerinizi gönderiyormuşsunuz! Fakat Filistin’e değil İsrail’e! Ama savaş gemilerini değil ticaret gemilerini! Limanlarımızdan her gün gemilerle İsrail’e sevkiyat yapılmaya devam ediliyor. Barut ve çelik gibi silah yapımında kullanılacak malzemeler dâhil, akaryakıt ve gıda, ne ararsanız var! Öyle ki İsrail’e ihracatta Türkiye 3. sırada yer alıyor. Vatandaş boykot ederken, bunlar ticaret hacimlerini katlamaya devam ediyor. Sayın Erdoğan’ın defalarca kez “kırmızıçizgimizdir” dediği Filistin konusundaki duruşu işte budur! Büyük İsrail Planı dâhilinde etrafımız adım adım kuşatılırken nasıl bu kadar duyarsız kalınıyor, hakikaten anlamakta zorlanıyoruz. Her gün onlarca bebeği ve çocuğu katledenleri sadece kınamak, sizin vicdanlarınızı nasıl teskin ediyor; aklımız, havsalamız almıyor! Yapabileceğiniz onlarca şey varken; hamasi nutuklar atmakla, yavan bildiriler yayınlamakla nasıl yetiniyorsunuz; pes doğrusu” dedi.
GAZZE NE KADAR GÜVENDEYSE ANKARA DA O KADAR GÜVENDEDİR
Tehlikenin sadece Gazze değil her ülke için olduğunun altını çizen Erduran, mücadeleye devam edeceklerini belirterek “Herkes bilsin ki; bize düşen ne varsa yapmaya devam edeceğiz! Herkes duysun ki; Kudüs’ün doğusu da batısı da Filistinlilerindir! Herkes artık anlasın ki; Gazze ne kadar güvende ise Ankara da işte ancak o kadar güvendedir! Dünya tarihinin en alçak soykırımına girişen; hastane bombalayan, çocuk katleden İsrail’in ve onun hamisi Amerika’nın elde edebileceği tek şey var: O da yenilmek ve tüm zulümleriyle beraber yeryüzünden silinmektir. Bugün bizler burada, sadece elimizden geleni ortaya koyabiliyoruz. İktidarın icra gücü bizim elimizde olmadığı için adliyeye, hukuka başvuruyoruz. Ancak, günü gelecek, İsrail’e öyle bir tokat atacağız ki, o gün nihayet mazlumların yüzü gülecek ve bir gün inşallah özgür Filistin’de buluşacağız” diye konuştu.
Bu haber de ilginizi çekebilir: Saadet Partisi, Başkan Çerçioğlu'nu ziyaret etti
Haber Merkezi