- İzmir
- 26.06.2025 17:17
Yapı-Yol Sen İzmir Şube Başkanı Ergün Küçükkaya, 1 Ağustos’ta başlayacak toplu sözleşme süreci öncesinde yaptığı açıklamada kamu emekçilerinin geçim sıkıntısı içinde olduğunu vurgulayarak, “Bugünden itibaren tüm işyerlerini, ülkemizin tüm meydanlarını, tüm caddelerini tüm sokaklarını TİS masası haline getireceğiz” dedi
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’na (KESK) bağlı Yapı-Yol Sen İzmir Şubesi, 1 Ağustos’ta başlayacak olan 8’inci Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri öncesinde basın açıklaması yaptı. Yapı-Yol Sen İzmir Şube Başkanı Ergün Küçükkaya, kamu emekçilerinin yaşadığı ekonomik zorluklara dikkat çekerek, milyonlarca çalışanın açlık sınırında yaşamaya mahkûm edildiğini belirtti. Hükümetin yürüttüğü toplu sözleşme sürecini ‘orta oyunu’ olarak nitelendiren Küçükkaya, “Bugünden itibaren tüm işyerlerini, ülkemizin tüm meydanlarını, tüm caddelerini tüm sokaklarını TİS masası haline getireceğiz” dedi. Küçükkaya yaptığı basın açıklamasında, örgütlü olduğu kurumlara dair 21 maddelik bir talep listesini kamuoyuyla paylaştı.
2026-2027 yıllarını kapsayacak 8’inci Dönem Toplu- Sözleşme görüşmelerinin 1 Ağustos’ta başladığını ifade eden Küçükkaya, “Biz de Yapı-Yol Sen olarak bugün Toplu Sözleşme sürecinin startını veriyoruz. Uzunca bir süredir ülkemizde emekçiler, emekliler, işçiler, çiftçiler, esnaflar; yani ekmeğini alın teri dökerek kazanmaya çalışanlar hükümetin kendi eliyle yarattığı ekonomik krizin etkisiyle inim inim inletiliyor. TÜİK’in sahte enflasyon rakamlarıyla maaşlarımız her gün eriyor. Milyonlarca kamu emekçisi açlık sınırının hemen üzerinde, yoksulluk sınırının çok altında maaşlarla yaşamak zorunda bırakılıyor. Bugün geldiğimiz noktada; Kamu emekçileri kirasını ödeyemiyor. Kamu emekçileri düşmeyen gıda enflasyonu nedeniyle yeterli beslenemiyor. Özelleştirdiğiniz eğitim sisteminde kamu emekçileri çocuklarına nitelikli eğitim veremiyor” diye aktardı.
Kamu hizmeti veren kamu emekçilerinin yoksulluğun pençesinde olduğunu belirten Küçükkaya, “Seyyanen zamlarla, ek ödemelerle emekliliğe esas taban maaşımızı kuşa çevirdiniz. Bu yetmiyormuş gibi emeklilik bağlama oranlarını sürekli düşürerek milyonlarca kamu emeklisini açlığa mahkûm ettiniz. 2008 sonrası işe başlayan bir kamu emekçisi 30 yıl çalıştıktan sonra emekli olduğunda çalışırken aldığı maaşın ancak 4’te 1’ini alabilecek. Yarattığınız bu emeklilik sistemiyle milyonlarca emekliyi açlığa mahkûm ettiğiniz gibi çalışan kamu emekçileri için emekliliği imkânsız hale getirdiniz. Bugünkü kamu idaresi liyakati ve mesleki başarıyı yok sayan, mülakat sistemini ve açıktan atamalarla kamu idarecisi olmanın tek şartının yandaşlık olduğu bir sistemle yönetiliyor. Seçim sürecinde bizzat cumhurbaşkanı tarafından mülakatın kaldırılması yönünde söz verildiği halde gerek kamuda işe alımlarda gerekse görevde yükselme sürecinde mülakat adaletsizliği devam ediyor. Sözün bittiği, bıçağın kemiğe dayandığı yerdeyiz” ifadelerini kullandı.
Grev haklarını kazanana kadar mücadele edeceklerinin altını çizen Küçükkaya, “Baskıyla, korkuyla örgütlediğiniz, yandaşınız olan, kendilerine utanmadan sendika diyen besleme örgütlerinizle yaptığınız sözüm ona ‘toplu sözleşmelerinizi’ kabul etmiyoruz.
Bakanlığın klimalı salonlarında, sendikalarınızın lüks plazalarında oynadığınız ‘toplu sözleşme’ orta oyununun bir parçası olmayacağız. Bugünden itibaren tüm işyerlerini, ülkemizin tüm meydanlarını, tüm caddelerini tüm sokaklarını TİS masası haline getireceğiz.
Yine sahte sözleşmelerle haklarımızı gasp etmeye kalkışırsanız, üretimden gelen gücümüzü kullanmak dahil olmak üzere her türlü eylemi yapacağımızı şimdiden ilan ediyoruz.
4688 sayılı yasayla kamu emekçilerine giydirdiğiniz deli gömleğini yırtıp atacağız. Toplu pazarlık sisteminin vazgeçilmez parçası olan grev hakkımızı kazanana kadar mücadele edeceğiz” diye belirtti.
“Biz Yapı-Yol Sen olarak Karayolları Genel Müdürlüğü, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, AFAD ve İller Bankası’nda örgütlü bir sendikayız” diyen Küçükkaya, 21 maddelik taleplerini şöyle sıraladı: “Örgütlü bulunduğumuz iş yerlerimizde birçok sorun yaşanmaktadır. Burada bu toplu sözleşme döneminde öne çıkaracağımız taleplerimizi ifade etmek istiyoruz:
1-En düşük memur maaşının yoksulluk sınırına çekilmesini, enflasyon dikkate alınarak kamu emekçilerinin maaşlarının her ay güncellenmesini istiyoruz.
2-Gelir vergisinin yüzde 10’a çekilerek kalıcı olarak sabitlenmesini istiyoruz.
3-Tüm ek ödemelerin emekliliğe esas taban maaşına yansıtılmasını ve emeklilik bağlama oranının en az yüzde 85 olarak belirlenmesini istiyoruz.
4-Kamuda ilk işe alımda ve tüm görevde yükselme süreçlerinde mülakatın kaldırılmasını, adil bir kamu yönetimi sistemi istiyoruz.
5-Örgütlü bulunduğumuz işyerlerinde yoğun olarak istihdam edilen teknik elemanların yıllar içinde uğradıkları kayıpların karşılanmasını istiyoruz.
6-Kamuda kadına yönelik her türlü şiddete, istismara, tacize ve ayrımcılığa karşı sıfır toleransla sendikamızın da içinde bulunacağı kamusal nitelikli “Kadın Birimi” kurulmasını istiyoruz.
7-Tüm çalışanlara 3 bin 600 ek gösterge tanımlanmasını, buna uygun adil bir ek gösterge sistemi istiyoruz.
8-Sadaka niteliğindeki toplu sözleşme tazminatı yerine tüm kamu emekçilerine yılda iki kez bir maaş tutarında ikramiye istiyoruz.
9-Tüm kamu emekçilerine yılda bir kez giyim yardımı verilmesini istiyoruz.
10-KHK ile ihraç edilen tüm kamu emekçilerinin derhal göreve iade edilmesini istiyoruz.
11-Karayolları Genel Müdürlüğü çalışanlarına yaptıkları görevin zorluğu, mali ve hukuki sorumluluğu göz önüne alınarak ‘Karayolları Tazminatı’ ödenmesini istiyoruz.
12-Yol yapımı, karla mücadele ve Yol Kontrol Denetim istasyonlarında çalışmakta olan personele ilave ek ücret istiyoruz.
13-Karayolları Genel Müdürlüğü’nde fiilen vekaleten sürdürülen tüm idareci kadrolar için görevde yükselme sınavı açılmasını istiyoruz.
14-Her türlü felakette insan üstü çabalar harcayan AFAD personelinin, insanca yaşayacak ücrete kavuşması için ‘AFAD Tazminatı’ istiyoruz.
15-Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı merkez ve taşra teşkilatlarında çalışan tüm kamu emekçilerine çalıştıkları her 360 gün için 90 gün fiili hizmet zammı istiyoruz.
16-Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Milli Emlak Genel Müdürlüğü personelinin merkez ve taşra teşkilatında yaptıkları işin fiziksel ve hukuki sorumluluğu göz önüne alınarak ‘Çevre Şehircilik Tazminatı’ ödenmesini istiyoruz.
17-Kontrol hizmetlerinde ve kamu taşınmazlarının tespitinde görev yapan tüm personele ilave ücret ödenmesini istiyoruz.
18-Tapu-Kadastro işyerlerinde iş yükü son 7 yılda yaklaşık 2 kat artmasına rağmen çalışan sayısı düşmüştür. Bu işyerlerinde iş yükü fiziksel angarya ve mobbing olarak adlandırılabilecek bir hale dönüşmüştür. Tapu-Kadastro işyerlerinde başta çalışan sayısının iki katına çıkarılması olmak üzere gerekli önlemlerin alınmasını istiyoruz.
19-Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü merkez ve taşra teşkilatında görev yapan personel aynı işi yapmasına rağmen farklı ücret ve kadrolarla çalıştırılmaktadır. Eşit işe eşit ücret ilkesi doğrultusunda meslek kadrosu tanımlanmasını istiyoruz.
20-Yerel yönetim hizmetlerinin finansmanında en önemli kamu kurumu olan İller Bankasının özelleştirilmesi büyük bir hatadır. Kamusal Hizmet veren bir İller Bankası ve İller Bankası emekçilerine iş güvencesi istiyoruz.
21-İller Bankası iş yerimizde aynı eğitim düzeylerinde aynı işi yapmasına rağmen farklı statülerde istihdam edilerek farlı ücretler alan kamu emekçileri için Eşit işe eşit ücret istiyoruz. Tüm taleplerimiz gerçekleştirilene kadar Konfederasyonumuz KESK ile birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz.”