Aktivist sanatçılardan Cumhuriyet kutlaması

SULTAN GÜMÜŞ

Cumhuriyet Bayramı’nın 94’üncü yıldönümü kutlamaları kapsamında Uluslararası Aktivist Sanatçılar Birliği, 20 ülkeden 57 sanatçının eserlerinin sergilendiği etkinlik düzenledi. Ege Park Balçova’da düzenlen etkinliğe Uluslararası Aktivist Sanatçılar Birliği Başkanı Ümit Yaşar Işıkhan, Gazeteci- Yazar Yaşar Aksoy katıldı. Etkinlikte 57 sanatçının, resim, heykel, edebiyat, müzik dallarındaki eserleri sergilendi. Ayrıca İtalya Uluslararası Piyano Yarışması’nda Türkiye’ye birincilik kazandıran Eylül Yazıcı ile aynı yarışmada ikinci olan Giray Çağan Konuk piyano çaldı.

CUMHURİYET İNSAN OLMAKTIR

Etkinliği düzenleyen Ümit Yaşar Işıkhan, “Uluslararası Aktivist Sanatçılar Birliği olarak 32 ülkede şubemiz var. Amacımız o ülkelerde Türk kültür ve sanatını tanıtmak. Yani biz kültür misyonerleriyiz. Cumhuriyetin ilk yıllarında sanatçılarımız yurt dışına gönderilmiş eğitim almak için. Bunları yaparken farklılıkları sunmak önemli. Bugün ‘Cumhuriyet sanatçıları buluşuyor’ etkinliğini düzenlerken sanatın her alanında bir şeyler yapmak istedik. Bu etkinliğin bir güzel tarafı da Rönesans’ın başkenti İtalya’da ülkemizi piyanoda temsil eden, birinci ve ikinci olan iki değerli kardeşimiz piyano çalacak” dedi.

Işıkhan’ın konuşmasının ardından Yaşar Aksoy, mikrofonu eline alarak, Cumhuriyetin ne olduğunu tanımladı. Aksoy sözlerine şöyle başladı: “Çeşitli kişilere Cumhuriyet nedir diye sordum. Mesela dedeme sordum. Ufak bir çocuktum dizinin dibine gittim. Dede Cumhuriyet nedir dedim. Evladım dedi. Yunanlılar önemli bir şahıs olduğum için kilisenin ahırına attılar beni. Bütün savaş boyunca, Milli Kurtuluş Savaşı boyunca ahırda kaldım. Ordu şehre girerken beni saldılar. Koşa koşa eve gittim, senin babaannen de benim yolumu gözlüyormuş. Oda çarşafını sıyırıp bana doğru koştu. Sonra sarıldı ve gözyaşlarını sildi, benim sakallarıma sürdü gözyaşlarını. Ardından dedi ki dedem, ‘Cumhuriyet babaannenin gözyaşlarıdır.’ Sonra gidip babama sordum. Cumhuriyet nedir baba diye? Babam da, ‘Okula giderken Atatürk’ün bahçeye girdiğini gördüm ve taşın üstüne çıkıp ona ‘enişte enişte’ diye bağırdım. Sesimi duyup yanıma geldi. Nereden enişten oluyorum ben senin dedi. E dedim Latife hanımla evlenmedin mi? Sen bizim eniştemizsin. Saçımı okşadı. Ve gitti. Yıllar sonra bir törende karşılaştık. Tanıdı beni. Sen o Uşak enişte enişte diye bağıran çocuk değil misin dedi? Evet dedim. O gün yıllar öncesinde yaptığı gibi tekrar başımı okşadı. ‘Cumhuriyet Atatürk’ün bir çocuğun saçlarını okşamasıdır’ dedi babam. Sonra neneme sordum, nedir Cumhuriyet diye? Şöyle cevapladı nenem, ‘Düşman İzmir’i işgal ederken, baban ve halanın eline sokaklara asmaları için dikip verdiğim Bayraktır Cumhuriyet.’ Daha sonra ilkokul öğretmenime sordum Cumhuriyet nedir? Cumhuriyet dedi, Mustafa Kemal’in 10 Eylül’de Karşıyaka’ya girerken ileriye doğru bakmasıdır. Atatürk’ün uzaklara doğru bakışıdır. Sonra Fazıl Say’a sordum. Cumhuriyet Batı Müziğidir, onu kabul etmektir dedi. Arkeoloji Profesörüne sordum. Toprağımızın altındaki arkeolojik değerleri ortaya çıkarmaktır dedi. Sonra bir gün Atatürk’e soruyorlar. Tek cümleyle cevap veriyor. Cumhuriyet, ‘insan olmaktır’ diyor.”

Konuşmaların ardından katılımcı yazarlara ve Uluslararası İtalya Piyano Yarışması’nda dereceye girenlere plaketleri verildi.

Organizasyon sorumlusu Ümit Yaşar Işıkhan başta olmak üzere; Mustafa Gökçek, Tülay Pırlant, Yaşar Aksoy, Elçin Öztürk ve Selmina Melikoğlu gibi yazarların kitapları imzalandı. Keyifli geçen imza gününün ardından yazarlar, okurlarla söyleşi gerçekleştirdi. Etkinlik kokteylin ardından sona erdi.