- Sağlık
- 01.08.2025 16:00
Çinli bilim insanlarından 50 yıllık araştırma: Yaşlanma 30’larda başlıyor, organlar farklı hızlarda yaş alıyor! Peki biyolojik yaşınızı evde test edebilir misiniz?
İnsan bedeni, takvim yaşıyla değil, biyolojik süreçlerle yaş alıyor. Çinli bilim insanlarının tam 50 yıl süren çarpıcı araştırması, yaşlanmanın düşündüğümüzden çok daha erken, 30’lu yaşlarda başladığını ortaya koydu. 14 ila 68 yaş aralığındaki 76 organ bağışçısının tam 516 farklı doku örneği üzerinde yapılan analizler, vücudun içten içe sessiz bir dönüşüme yıllar önce başladığını gözler önüne serdi.
Araştırma bulgularına göre, yaşlanma süreci 30 yaş civarında biyolojik düzeyde ilk izlerini bırakıyor. Ancak esas çöküş 45 ila 55 yaş arasında başlıyor. Özellikle hormon üretimiyle görevli böbreküstü bezleri ve kalbin ana atardamarı olan aort, bu değişimin en net hissedildiği organlar arasında.
Bilim insanları, bu süreçte bazı proteinlerin aniden artış gösterdiğini tespit etti. Bunlardan biri olan ve "yaşlanma proteini" olarak adlandırılan GAS6, hücrelerin büyüme ve hayatta kalma mekanizmalarını etkileyerek yaşlanmayı tetikliyor. Aort dokularında GAS6 seviyesinin artması, damar sisteminin yaşlanmaya karşı ne kadar savunmasız olduğunu bir kez daha gösterdi.
Yeni veriler, yakın zamanda Nature dergisinde yayımlanan bir başka çalışmayı da destekliyor. O çalışmada da kandaki belirli protein zincirleri incelenmiş, bireyin farklı organlarının farklı hızlarda yaşlanabildiği belirlenmişti. Yani bir kişinin beyni biyolojik olarak 40 yaşındayken, karaciğeri 55, kalbi ise 48 yaşında olabilir.
Bu biyolojik yaşlanmanın, kalp yetmezliği, KOAH, tip 2 diyabet ve Alzheimer gibi kronik hastalıklarla doğrudan bağlantılı olduğu ifade ediliyor.
Bilimsel veriler, yaşlanmanın tamamen durdurulamayacağını ancak yavaşlatılabileceğini gösteriyor. Özellikle düzenli fiziksel aktivite, dengeli beslenme ve zihinsel uyarım yaşlanmanın etkilerini geciktirebiliyor. Yağlı balıklar, beyaz et, bol lifli besinler ve aktif bir sosyal yaşam; beyin sağlığına katkı sağlarken bilişsel gerilemeyi de önleyebiliyor.
Eğitim düzeyi, gelir seviyesi ve yaşanılan çevre gibi sosyoekonomik faktörler de yaşlanma sürecini etkiliyor. Sigara, alkol, işlenmiş gıda tüketimi, kötü uyku alışkanlıkları ve stresli yaşam koşulları organların biyolojik yaşını hızla ileri taşıyor.
İngiltere’de yaşayan 52 yaşındaki kişisel antrenör Caroline Idiens, yaşlanmanın evde test edilebileceğini savunuyor. Beş basit hareketle vücudunuzun biyolojik yaşını ölçmek mümkün: Tek ayak üzerinde dengede kalmak, plank pozisyonunu korumak, çömelip kalkmak, sandalyeden destek almadan ayağa kalkmak ve iki su şişesiyle kuvvet testi yapmak.
The Telegraph’a konuşan Idiens, “Eğer sandalyeden kalkarken ‘ah’ diyorsanız, yaşlanma başlamış olabilir. Vücudunuzu geleceğe hazırlamak için harekete geçmelisiniz,” diyor.
Araştırmayı yürüten uzmanlar, bu verilerin gelecekte yaşlanmaya bağlı hastalıklara yönelik kişiselleştirilmiş tedavi stratejileri için büyük bir kapı aralayabileceğini belirtiyor. Organ yaşlanmasının doğru tespiti, hem önleyici sağlık politikalarında hem de bireysel yaşam kalitesinin artırılmasında hayati bir rol oynayabilir.
Kaynak : HABER MERKEZİ