Bağışlanan her kan kurtarılan üç can

SULTAN GÜMÜŞ

Türk Kızılay’ı Ege Bölge Müdürlüğü’nün hastanede kurduğu stantlarda hastane çalışanları kök hücre bağışçısı oldu.  Kan bağışının da yapıldığı kampanyaya hastane çalışanları yoğun ilgi gösterdi. Türk Kızılayı Kan Hizmetleri Ege Bölge Kan Merkezinden Dr. Barış Dolaş kampanyaya yönelik şunları söyledi: ‘’Bizim çeşitli bakanlıklarla kan hizmetleri genel müdürlüğü seviyesinde protokollerimiz vardır. Bunlar İmam ve hatipler, sağlık müdürlükleri, hastane başhekimlikleri, milli eğitim müdürlükleri. Hastane, okul ve camilerle protokollerimiz var. Bu protokoller üzerinden hastanenin bizi kabul etme durumlarına göre düzenli aralıklarla ortalama üç dört ayda bir oluyor bu kan bağışı kampanyalarına kabul için geliyoruz.’’

‘KAN ACİL DEĞİL, SÜREKLİ İHTİYAÇTIR’

Kan bağışı sayısına göre anında yeniden oryante olabildiklerini ve yılda 4 kereye yakın gelmeye çalıştıklarını belirten Dolaş şunları da ekledi:  “Şöyle acı bir gerçekten bahsetmek istiyorum. Mesleklere göre kan bağışı istatistiklerinde sağlık çalışanları en son sırada yer alıyor. Yani çok trajikomik bir durum aslında. Ancak Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesinde umarım bu proje başarı getirecektir ve kan bağışında ilk sıralarda olacağız. Tepecikle beraber biz bu istatisliği kırmış olacağız. Yani doktor, hemşire tıbbi sekreter, yardımcı sağlık personelleri de dahil olmak üzere diğer illere oranla en azından biraz daha ileriye taşımış olduk diye düşünüyorum çıtayı.’’

Dolaş,  “Bizim bütün araçlarımızda ve merkezimizde yazan cümle şudur: ‘Kan acil değil sürekli bir ihtiyaçtır.’ Keşke insanların başına gelmeden bu empatiyi kurma fırsatı doğabilse. Bir şekilde bağışları biz yıllar önce toplayıp büyük bir havuzla bu ihtiyaçları karşılayabiliyor hale gelmiş olsaydık diye kendi kendimize düşünüyoruz. Türkiye’de hali hazırda yüzlerce lösemi hastası yüzlerce kemik iliği nakli bekleyen ne yazık ki çok fazla çocuğumuz var ve biz küçücük bir havuzla bunların eşleşme ihtimalleri üzerinden umutlarımızı yeşertmeye devam ediyoruz. Çok pragmatik olacak belki ama umarım böyle olaylarla beraber havuzumuz çok daha büyür. Çünkü havuz belli bir seviyeye gelince Dünya Sağlık Örgütünün diğer ülkelerin havuzlarından da kök hücre, kemik iliği örneği alıp vermeye başlayacağız. Milyonlarca eşleşme ihtimali olan doku tiplendirmesiyle bu şeyi yapacağız. Bu şekilde Türkiye’de umarım 5 yıl içerisinde hiç kimse kök hücre ve kemik iliği için kapı kapı gezmeyecek’’ ifadelerini kullandı.

Bağışı yapacak kişilerin kriterlerinden ve neler yapmaları gerektiğinden de bahseden Dolaş, şunları söyledi:  “Bizi kabul eden Tepecik Araştırma Hastanesinin Başhekimliği ancak buradaki sağlık durumu el veren herkesi kan bağışı için kabul ediyor. Önemli olan şartları taşıyabilmeleri. Formlarımızı doldurtuyoruz. Kan değerlerine bakıyoruz.  Tansiyon, nabız, ateş gibi vital bulgulara balkıyoruz. Tüm geçmişini, cinsel hayatından ilaçlarına, kanserle alakalı, anjiyo stentle alakalı bütün geçmişini sorguluyoruz. Eğer bütün her şeyi taşıyorsa kişiyi ondan sonra sedyeye alıyoruz dünya standarttı olan 480 ml yaklaşık 5 ila 8 dakika süren bir işlem ile tek seferde alıyoruz.’’

KAN BAĞIŞLARI DÜŞTÜ

Vatandaşlardan kan bağışı ricasında bulunan Dolaş, “Şunu öncelikle belirtmek istiyorum. Ramazan ayından çıktık ve hava sıcaklığı malumunuz. İhtiyaçlar iki hatta 3 katına çıkmışken bizim bağışlarımızda 3’te birine düştü. Lütfen kan verebilecek nitelikteki kişilerin düşünmeden hasta ve hasta yakınları adına bir an önce kan bağış noktalarına gelmelerini rica ediyoruz’’ dedi.

Kan bağışında bulunup kampanyaya destek veren Dr. Gönül Çatlı ise,  “Çocuk doktoruyum. Bu kampanya bir arkadaşımızın eşinin rahatsızlığı nedeniyle hastanemizde başlatıldı. Bizlerde çok yakınımızda böyle bir olay olana kadar aslında işin sağlık personeli olmamıza rağmen çok farkında değildik. Hem toplumsal duyarlılığı artırmak hem de kendi adımıza iyi bir iş çıkarmak adına şu an buradayız. Çocuk klinikleri ve hastane yönetimi tarafından başlatıldı. Farkındalık yaratmak hepimizin görevi herkesi kan ve can veremeye davet ediyorum’’ diye konuştu. Hemşire olan ve kan bağışında bulunan Arif Güngör, “Kendim gönüllü olarak zaten aktif bir bağışçıyım. Öncelikle kendi sağlığım ve ihtiyacı olan kişilere yardım edebilmek açısından sürekli bu şekilde kan bağışında bulunuyorum. İlgi kesinlikle var. Biraz önce listede gördüğüm kadarıyla iki üç tane form dolmuştu. Herkesin gönüllü bir bağışçı olmasını isterim” dedi.

Haber Merkezi