Sayfa Yükleniyor...
Bahar aylarında polenlerin artmasının, özellikle alerjik yapıdaki pek çok kişiyi etkilediğini belirten uzmanlar, saman nezlesinin her 3 kişiden birinde görüldüğünü dile getirdi
Polenlerin atmosfere yayılarak, ağız, burun, göz ve hatta ciğerlere kadar ulaşarak alerjik tepkimelere yol açtığını ifade eden uzmanlar, polenlere karşı alınacak bazı önlemler ile alerjiye yol açabilecek şikayetlerin de azaltılabileceğini söyledi. Memorial Diyarbakır Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümünden Doç.Dr. Güngör Ateş, bahar alerjilerinden korunmak için 10 öneride bulundu.
Alerjik hastalıkların görülme sıklığının, özellikle bahar aylarında arttığını belirten Doç.Dr. Güngör Ateş, bu durumun bitkilerin erkek üreme yapıları olan polenlerin miktarındaki artış ile ilişkili olduğunu söyledi. Ateş, Polenler, tozlaşarak havaya karışır ve rüzgarla taşınma sırasında; saç, cilt, ağız, burun, göz ve alt solunum yolları aracılığıyla alerjik bünyeli kişileri etkiler. Sıklıkla; çimen polenleri, ağaç polenleri, hububat ve yabancı ot polenleri kişide alerjiye neden olur. Rüzgarlı havalarda polenler havaya daha çok dağıldığı için şikayetler de artar. Alerjik reaksiyonlar mevsimsel olabileceği gibi yıl boyu da sürebilir dedi.
EV İÇİ ALERJENLERİ
Polenlerin yanı sıra, küf, ev tozu akarları ve hayvan tüyü gibi alerjenlerin de bazı kişilerde burun, göz ve akciğerlerde, seyrek olarak da ciltte alerjik reaksiyonlara neden olabileceğini belirten Doç. Dr. Ateş, Polen alerjileri genellikle bahar aylarında alerjinin esas nedenlerini oluştururken; ev tozu, küf ve hayvan tüyüne bağlı alerjiler yıl boyu süren şikayetlere yol açabilir. Eğer alerjik reaksiyon gözlerde meydana gelirse buna alerjik konjonktivit, burunda meydana gelirse saman nezlesi, akciğerde meydana gelirse buna da mevsimsel astım adı verilir. Hangi organ etkilendiyse şikayetler de ona göre değişir. Mevsimsel bu hastalıklar bir arada olabileceği gibi bazen de mevsimsel olarak başlayıp yıl boyu sürebilir diye konuştu.
Doç.Dr. Güngör Ateş, bahar alerjisi belirtilerini, hapşırma, burun tıkanıklığı, burunda su gibi akıntı, gözlerde kaşıntı, sulanma, burunda, damakta ve boğazda kaşıntı, öksürük, hırıltı, nefes darlığı, göğüste tıkanma ve baskı hissi olarak açıklarken, hasta öyküsünün, tanı ve tedavi için önemli olduğunu söyledi. Polen alerjisinin mevsimsel özellik gösterdiğini ifade eden Dr. Ateş, İklim ısısına ve coğrafi bölgeye göre değişken bir yapısı vardır. Genellikle nisan-mayıs aylarında şikayetler belirgin olup, hava ısısı arttıkça polen miktarındaki azalmaya bağlı olarak belirtiler de geriler. Çim ve ağaç polenleri ilkbahar ve erken yaz döneminde ortaya çıkarken, yabani otlara bağlı alerjiler ise sonbaharda görülür. Mevsimsel alerjinin tanısı, tutulan organa ait şikayetlerin ayrıntılı olarak sorgulanması, muayene, gerekli tetkikler ve alerji testleri ile konulmaktadır. Ailede alerjik hastalık öyküsü olması da tanı koymada yardımcıdır. Tedavi de kişiye özel şekilde planlanmaktadır ifadelerini kullandı. İHA
Haber Merkezi