- Sağlık
- 10.11.2025 12:52
Günde bir fincan kahve, kalp ritmi bozukluğu riskini yüzde 39 azaltabilir: Bilim insanları şaşkın
Yeni araştırma, kahvenin atriyal fibrilasyon riskini azaltabileceğini gösteriyor. Kalp hastaları için kafein artık tamamen yasak değil gibi görünüyor.
- Oluşturulma Tarihi :
- Güncelleme Tarihi :
- Kaynak : HABER MERKEZİ
Yıllardır kalp sağlığı konusunda kafeinle ilgili süregelen endişeleri kökten değiştirecek şaşırtıcı bir bilimsel gelişme yaşandı. Kaliforniya Üniversitesi San Francisco (UCSF) tarafından yürütülen yeni bir klinik araştırma, günde sadece bir fincan kahve tüketiminin, yaygın ve tehlikeli bir kalp ritmi bozukluğu olan atriyal fibrilasyon (AF) riskini tam yüzde 39 oranında düşürebileceğini ortaya koydu.
Bu bulgu, genellikle kalp hastalarına kafein kısıtlaması öneren tıp camiasında adeta bir dönüm noktası olarak karşılandı.
BİLİM İNSANLARI DA ŞAŞKIN: 'KAFEİN'İN KORUYUCU KALKANI'
Kalp atışlarının düzensiz ve hızlı olmasına neden olarak felç ve kalp yetmezliği gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilen atriyal fibrilasyon, dünya genelinde milyonlarca insanı etkiliyor. Geleneksel yaklaşımların aksine, UCSF ekibinin 200 AF veya atriyal flutter hastası üzerinde yürüttüğü çalışma, kafeinin potansiyel koruyucu etkisini gözler önüne serdi.

Araştırma, kalp ritmini düzeltmek için uygulanan elektriksel kardiyoversiyon tedavisi sonrası hastaların ikiye ayrılmasıyla gerçekleştirildi. Altı ay süren takibin ardından;
Günlük bir fincan kafeinli kahve veya espresso tüketen grubun,
Tamamen kafeinsiz diyet uygulayan gruba kıyasla,
kalp ritim bozukluğunun tekrarlama riskinin yaklaşık %39 daha düşük olduğu belirlendi.
KAFEİNİN SÜRPRİZ FAYDALARI: MEKANİZMALAR MERCEK ALTINDA
Çalışmanın kıdemli yazarı, ünlü kardiyolog Dr. Gregory Marcus, bu çarpıcı sonucun arkasındaki olası fizyolojik mekanizmaları detaylandırdı. Dr. Marcus'a göre kahve, tek bir mucizevi etkiye değil, bir dizi dolaylı faydaya sahip:
Artan Fiziksel Aktivite: Kahve, bireylerin fiziksel olarak daha aktif olmasına teşvik ediyor. Artan egzersiz seviyesi ise bilindiği gibi AF riskini azaltan önemli bir faktör.
Doğal Diüretik Etki: Kafeinin idrar söktürücü (diüretik) özelliği, kan basıncını düşürerek kalbin üzerindeki yükü hafifletmeye yardımcı olabilir.
Anti-Enflamatuar Güç: Kahvede bulunan bazı biyoaktif bileşenlerin, kronik iltihaplanmayı (enflamasyon) azaltıcı etkisi olduğu biliniyor. Enflamasyon ise kalp hastalıklarının gelişiminde kilit bir rol oynuyor.
Dr. Gregory Marcus: "Kahve ve kafein genellikle kalp çarpıntısı ile ilişkilendirilse de, bu çalışma kahvenin potansiyel olarak anti-aritmik faydalar sağlayabileceğini gösteriyor. Artan fiziksel aktivite, azalmış kan basıncı ve anti-enflamatuar etkiler bu korumada rol oynuyor olabilir."
DOLAYLI KORUMA: DAHA SAĞLIKLI ALIŞKANLIKLAR
Araştırmacılar ayrıca, kahve içen katılımcıların genellikle daha az sağlıksız, şekerli içecekler tükettiğini ve bunun da dolaylı yoldan kalp sağlığına katkıda bulunabileceğini belirtti.
Çalışmanın başyazarı Christopher Wong ise sonuçların tıp pratiği için ne kadar ezber bozan olduğunu vurguladı:

Christopher Wong: "Sonuçlar gerçekten şaşırtıcı. Doktorlar geleneksel olarak AF'li hastalara kahveden uzak durmalarını söylerdi. Ancak bu araştırma, kahvenin sadece güvenli olmakla kalmayıp, bu grup için koruyucu bir kalkan bile olabileceğini gösteriyor. Bu bulgu, atriyal fibrilasyon yönetiminde yeni bir sayfa açabilir."
YENİ DÖNEM: KAHVE ARTIK 'YASAKLILAR' LİSTESİNDE DEĞİL Mİ?
Bu özgün ve randomize çalışma, AF hastalarının yaşam tarzı önerilerini yeniden gözden geçirmeleri için güçlü bir bilimsel dayanak sunuyor. Her ne kadar uzmanlar, her bireyin kafeine farklı tepki verebileceğini ve kişiselleştirilmiş tıbbi tavsiyelerin önemini vurgulasa da, kahve artık kalp hastaları için mutlak bir 'yasaklı' olmaktan çıkma yolunda ilerliyor gibi görünüyor.
Kardiyoloji dünyası, bu yeni bulguların uzun vadeli etkilerini ve kafeinin kalp ritmi üzerindeki karmaşık rolünü daha iyi anlamak için ek araştırmaların yapılmasını bekliyor.
Kaynak : HABER MERKEZİ