Obezite önlenebilir bir rahatsızlık

Ege Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Uzm.Dr. Onur Oral dünyada obezitenin son 15 oranının son 15 yılda ciddi bir artış kaydettiğini belirtti


  • Oluşturulma Tarihi : 08.09.2020 07:49
  • Güncelleme Tarihi : 08.09.2020 07:49
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Obezite önlenebilir bir rahatsızlık

ONURHAN ALPAGUT - ÖZEL HABER
Dünya Sağlık Örgütü tarafından ‘Sağlığı bozacak ölçüde vücutta aşırı yağ birikmesi’ olarak tanımlanan obezite için bilinçlendirme ve farkındalık çalışmaları yapılıyor. Obezitenin önüne geçilmesi konusunda ise fizik aktivite ve sağlıklı beslenme büyük bir önem taşıyor. Toplumun hayatını tehdit eden bu rahatsızlığın dünyada son 15 yılda ciddi bir artış kaydettiğini söyleyen Ege Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Uzm.Dr. Onur Oral, “ Obezite (Şişmanlık) halk sağlığı üzerinde ciddi bir metabolik sorun yaratan problemdir. Bu rahatsızlığın gerçekleşmesindeki en büyük problem bireyin aldığı kalori miktarı ile gün içerisinde yaktığı kalori miktarının dengesiz olmasıdır. Kişi, fazla kalori ile beslediğinde, aldığı kaloriyi de gün içerisinde yakacak fiziksel aktiviteden mahrum kaldığında alınan fazla kalori insan vücudunda adipoz (yağlı) doku meydana getirir. Bu doku zamanla vücutla yağlanmaya sebep olur. Bunu sinsi bir süreç takip ettiği için kişi obezite kavramını net olarak anlayamadan, kilo almaya devam eder. Rakamsal ifade ile ayda yarım kilo veya bir kilo alan kişi bir yılda yaklaşık olarak 8-10 kilo bir artış yaşayacaktır. Bu obezitenin kronik bir süreç içerisinde yürüdüğü gösterir. Kişi eğer beslenme düzenini değiştirmezse ve gün içerisinde yaktığı kaloriyi artırmaz ise her gün eşdeğer bir kalori yağ dokusuna sahip olur. Bu kısır döngü içerisinde kilo alımı devam edecektir. Obezite, özellikle son 15 yılda dünyada ciddi sorunlar yaratan bir sağlık problemidir. Ortaya konulan rakamlar dünyada her yıl yaklaşık olarak 3 milyon insanın obeziteye bağlı bir çok sağlık sorunundan dolayı hayatını kaybettiğini gösteriyor. Bu çok büyük bir rakamdır. Obezitenin tetiklediği rahatsızlıklar arasında diyabet (şeker hastalığı), kalp hastalıkları bununla beraber damar hastalıkları bulunur. Aynı zamanda son dönem yapılan araştırmalarda obezitenin bazı kanser türlerini tetiklediği tespit edilmiştir. Bu sebeple obezite daha önceki yıllarda sanıldığı gibi sadece bir kilo sorunu olmadığı bilinmelidir” diye konuştu.



DİYET VE FİZİK AKTİVİTE
Obezitenin tedavi edilebilir bir hastalık olduğuna dikkat çeken Oral, “Aynı anda uygulanması gereken iki adet tedavi yöntemi vardır; diyet ve fizik aktivite. Diyette uygulanması gereken kişinin günlük kalori ihtiyacının üzerinde kalori tüketmemesini sağlamaktır. Çok kalori veren ürünlerin bir nevi sınırlandırılmasıdır. Diyetlerde şeker ve şekerli ürünlerin kısıtlanması gerekir. Bununla beraber karbonhidrat ve yağ alımı düşürülmesidir. Tüm bunların planlanması başarıyı getirecektir. Protein gurubu da aşırı olarak tüketilmemelidir. Ancak şunu da belirtmek gerekir protein gurubu gıdalar karbonhidrat gurubu kadar tehlikeli değildir. Sadece aşırıya kaçmamak gerekir. Obezite tedavisinde asıl amaç beden-kitle indeksini ideal boyuta getirebilmektir. Bu bağlamda yapılacak en sağlıklı diyette aylık 2-2,5 kilo kaybı gözetilmelidir. Aylık 2,5 kilonun üzerindeki kayıpların vücuttaki dengeyi bozabileceği bilinmelidir. Kilo kaybı deyince fizik aktivite de gündeme gelir. Konusunda uzman kişilerden konuda destek alınabilir. Genel anlamda haftada 4 gün birer saatlik hızlı yürüyüş katkı sağlayacaktır. Yüzmenin veya su içerisinde yapılacak egzersizin karada yapılana göre daha etkin sonuçlar elde edildiği de bir gerçektir. İzmir bu konuda oldukça şanslıdır. Son yapılan çalışmalarda obezitenin genetik bir geçişinin olduğu düşünüldüğü için bazı ülkelerde çeşitli genetik testler ile obezitenin erken tanısı, ona göre genler üzerinden kişiye dönük diyet ve egzersiz planlarının yapılması gündemdedir. Bu çalışma yenilikçi ve hedefe ulaşan tanı ve tedavi yöntemidir. Ülkemizde de son yıllarda genetik incelerle obezitenin tanısı konulabilmektedir. Yarınların dünyasında obeziteyi azaltmak veya ortadan kaldırmak için atılacak en önemli adım bireylerin çocuk yaşlarda obeziteye yönelik korunma altına alınmasıdır. Bunu da sağlayacak en önemli koşul çocukların fizik aktiviteye yönlendirilmesi ve beslenmenin doğal, dengeli, sağlıklı gerçekleştirilmesidir. Ekran bağlılığının azaltılmasıdır” dedi.
 

Haber Merkezi