Öksürüğü hafife almayın!

EMİRCAN IŞILDAK  ÖZEL HABER

Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Mustafa Torun, hemen hemen her bireyin sıkça karşılaştığı öksürük şikayeti ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Halk arasında çok fazla önem verilmemesine karşın, öksürüğün ciddi bir sorun olduğunu ifade eden Torun, hastalığa neden olan etkenleri de belirtti. Uzm.Dr. Torun, öksürük şikayetlerinde iyi tanı konulması gerektiğine de vurgu yaptı.

“ÖNCE NEDENLERİ BULMALIYIZ”

Öksürük şikayetlerinde öncelikle hastalığa neden olan öykünün araştırılması gerektiğini belirten Torun, “Öksürük, nefes borusu ve bronşların kendine yabancı olan her türlü oluşumdan temizlenmek için yaptığı ani ve hızlı nefes verme olayıdır. Yani bu anlamda öksürüğe bir savunma refleksi diyebiliriz. Eğer öksürük şikayeti 3 haftadan fazla sürmüşse kronik yani süreğen öksürük olarak tanımlıyoruz. Üst ve alt solunum yolları enfeksiyonlarında önemli bir bulgu olan öksürük, gerçekten zamanında tanı ve nedenine yönelik tedavide gecikilirse çok önemli sorunlara yol açmaktadır. Ateş gibi öksürüğün de vücudun bir savunma mekanizması olduğunu unutmamak gerekir. Bu konudaki temel yaklaşımımız şikayetimizin nedenini bulup sonra öksürüğü kesmek olmalıdır” dedi.

“DETAYLI İNCELEME ŞART”

Hastalığın tedavisi için detaylı tetkikler gerçekleştirilmesi gerektiğini de belirten Torun, “Öksürük şikayetlerinde öncelikle iyi bir öykü almalıyız. Öksürük ne zamandan beri var? Beraberinde balgam ve kanlı balgam var mı? Acaba daha önce geçirdiği bir solunum yolu enfeksiyonunu izleyen bir öksürük mü? Geniz akıntısı ve boğaz temizleme olayı ile beraber mi öksürük başlıyor? Ağza yemek gelme, mide ve yemek borusunda yanma ve göğüs ağrısı ile beraber olan bir öksürük (reflü veya ösefajit) mü? Yakın tarihte seyahat edilmiş midir? Kulak, burun veya boğaz hastalığı var mıdır? Bağışıklık sistemini baskılayan önemli bir sorunu (HIV-AİDS, Kemoterapi alması vb.) var mıdır? Öksürükle beraber olan bir nörolojik hastalığı var mıdır? gibi soruları yanıtlayıp ona göre tanısal yaklaşımda bulunabiliriz. Üst ve alt solunum yollarının ayrıntılı bir fizik incelemesi ile kan ve mikrobiyolojik araştırmalar (yayma, boğaz ve balgam kültürleri, vb.), radyolojik (akciğer grafisi, sinüs ve akciğer tomografisi vb.) ve gerekirse de bronskopik incelemeleri yapmak gerekir” değerlendirmesini yaptı.

ÖKSÜRÜĞE SEBEP OLAN ETKENLER

“Öksürüğe neden olan etkenlerin de ayrıntılı incelenmesi gerekir. Buna göre üst ve alt solunum yollarının enfeksiyonları, üst ve alt solunum yollarının veya akciğerin tümörleri, yabancı cisim bulunması, yabancı maddelere maruz kalmak, akciğer embolisi (pıhtı tıkacı), çeşitli alerjik nedenler, akciğerde sarkoidoz (nedeni tam bilinmeyen granülomatöz iltihabi oluşum), yüksek kan basıncını düşürmek amacı ile kullanılan tıpta ACE inhibitörü dediğimiz antihipertansif ilaçların yan bulgusu olarak öksürük olabilir. Bunların yanı sıra nadir rastlanan diğer nedenler de öksürüğe sebebiyet verebilmektedir” diyerek öksürüğe sebep olan nedenleri sıralayan Uzm.Dr. Torun, enfeksiyonlarda görülen öksürük hakkında da şu şekilde konuştu: “En sık öksürük nedeni enfeksiyonlardır. İnfluenza virüsü ile oluşan grip hastalığı öksürüğün sık nedenlerinden biridir, sıklıkla ateşin düşmeye başladığı dönemde ortaya çıkar. En çok 1 ila 2 hafta arası sürer, boğmacada ve tüberkülozda ise öksürük daha uzun sürelidir. Ateşle birlikte irinli balgam zatürrenin belirtisi olabilir.”

Haber Merkezi