Süt gaz yapıyor diye bırakanlara kötü haber: Asıl tehlike başka yerde!

Şişkinlik ve gaz sorunlarıyla sütü bıraktınız mı? Bilim, bu refleksin kemik sağlığını tehdit ettiğini söylüyor. İşte uzmanların önerdiği çözüm!

  • Oluşturulma Tarihi :
  • Güncelleme Tarihi :
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Süt gaz yapıyor diye bırakanlara kötü haber: Asıl tehlike başka yerde! haberinin görseli

Türkiye nüfusunun büyük bir çoğunluğunu sessiz sedasız etkileyen ve genellikle yanlış beslenme alışkanlıklarıyla yönetilen genetik bir sindirim zorluğu, bilim dünyasının merceği altına alındı. Süt ve süt ürünleri tüketimi sonrası yaşanan şişkinlik ve gaz gibi rahatsızlıkların temel sebebi olan hipolaktazi (genetik laktoz sindirim zorluğu), uzmanlara göre Türk halkının yaklaşık yüzde 70-80'ini tehdit ediyor. Ancak Clinical and Experimental Gastroenterology dergisinde yayımlanan kapsamlı bir bilimsel derleme, yaygın kanının aksine, çareyi sütü tamamen kesmekte arayanları ciddi kemik sağlığı riskleriyle karşı karşıya bırakıyor.

Araştırma, sorunun kökeninin yasaklamak değil, yönetmek olduğunu net bir dille ortaya koyuyor.

GENETİK KODDA GİZLENEN ZORLUK: NÜFUSUN YÜZDE 80'İ RİSK ALTINDA

"Laktoz İntoleransı: Tanı, Genetik ve Klinik Faktörler" başlıklı makale, dünya genelindeki yaklaşık yüzde 75’lik yaygınlık oranına dikkat çekerek, Türkiye’de bu oranın daha da yüksek, yüzde 70 ila yüzde 80 bandında seyrettiğini belirtiyor.

Muhabir Notu: Hipolaktazi, halk arasında sıklıkla alerji ile karıştırılsa da, aslında ince bağırsakta laktoz şekerini sindirmekle görevli laktaz enziminin yaşla birlikte genetik (özellikle LCT genini düzenleyen MCM6 varyantları) olarak azalması durumudur. Süt içildiğinde, sindirilemeyen laktozun kalın bağırsağa geçerek gaz ve şişkinliğe yol açmasıyla kendini gösterir.

YANLIŞ REFLEKS: DİYETTEN SIFIR TOLERANS

Şikâyetlerin başlamasıyla birlikte tüketicilerin ilk ve en sık yaptığı hata, tüm süt ve süt ürünlerini diyetlerinden "anında ve tamamen" çıkarmak oluyor. Birçok kişi doğrudan laktozsuz alternatiflere veya badem, yulaf, soya gibi bitkisel sütlere yöneliyor.

Ancak bilimsel derleme, bu "sıfır tolerans" yaklaşımını tehlikeli buluyor. Süt ürünleri, özellikle kemik sağlığı için hayati önem taşıyan kalsiyumun birincil kaynağıdır. Sütün aniden kesilmesi, uzun vadede kalsiyum eksikliğine, bunun sonucunda da kemik yoğunluğunda azalmaya (osteoporoz) ve kırık riskinde artışa zemin hazırlıyor. Uzmanlar, kolaycı çözümlerin uzun vadede bedelinin çok ağır olabileceği konusunda uyarılarda bulunuyor.

BİLİMSEL ÇÖZÜM: "12 GRAM" KURALI VE FERMENTE MUCİZESİ

Makalenin temel tezi oldukça açık: Laktoz sindirim zorluğu, "tamamen bırakmak" anlamına gelmez. Çözüm, doğru miktarda ve doğru formda tüketimden geçiyor.

1. "12 GRAM LAKTOZ" YÖNETİMİ

Araştırmalar, laktoz intoleransı olan çoğu bireyin, günde 12 grama kadar laktozu (yaklaşık bir su bardağı süte denk gelen miktar) belirgin bir rahatsızlık yaşamadan tolere edebildiğini gösteriyor. Uzmanlar, sütü aç karnına tek başına içmek yerine, sindirimi yavaşlatmak amacıyla kahvaltı gibi diğer gıdalarla birlikte tüketilmesini öneriyor.

2. DOĞAL ÇÖZÜM: PEYNİR, YOĞURT VE KEFİR

Laktozsuz sütler geçici bir rahatlama sağlasa da, bilimsel makale asıl çözümün fermente süt ürünleri olduğunu vurguluyor:

Yoğurt ve Kefir: Bu ürünler, içeriklerindeki canlı faydalı bakteriler (probiyotikler) sayesinde, laktozu parçalayan beta-galaktosidaz enzimini doğal olarak barındırır. Bu "önceden sindirim" sayesinde, yoğurt ve kefir, süte göre çok daha kolay ve rahat sindirilir.

Peynir: Özellikle sert ve eski peynirlerin üretim sürecinde ve mayalanma aşamasında laktozun büyük bir kısmı zaten parçalanmış, yani fermente edilmiş olur. Bu da peyniri, laktoz hassasiyeti olanlar için risksiz bir kalsiyum kaynağı haline getirir.

UZMAN TAVSİYESİ: ÖNCE TANI, SONRA DİYET

Uzmanlar, şişkinlik ve gaz şikâyeti olanların "kendi kendine teşhis" koyup sütü hayatlarından çıkarmak yerine, öncelikle genetik yatkınlıklarını veya laktaz enzim eksikliklerinin derecesini öğrenmek için Hidrojen Nefes Testi veya Genetik Testler gibi tanı yöntemlerine başvurmalarını tavsiye ediyor.

Sağlıklı bir beslenme planının yasaklar üzerine değil, yoğurt, kefir ve peynir gibi sindirimi kolay, kalsiyum açısından zengin gıdaların akıllıca yönetimi üzerine kurulması gerektiği belirtiliyor. Bu bilimsel yaklaşım, hem sindirim rahatlığını artırıyor hem de kemik sağlığını güvence altına alarak bireyleri gereksiz risklerden koruyor.

Kaynak : HABER MERKEZİ

Okumaya Devam Et

Aşağı kaydırmaya devam edebilir veya ilgi alanınıza göre seçim yapabilirsiniz.