“4 yıllık yüksek profilli bir hükümet düşünüyoruz”

CENGİZ ALDEMİR/ANKARA

Seçmenin, ekonomiden siyasete, eğitimden sağlığa, adaletten can ve mal güvenliğine kadar her alanda sıkıntılarını dinleyen ve çözüm yollarını anlatan milletvekili adayları seçmeni bire bir ikna etmeye çalışıyorlar. 

1 Kasım seçimlerinde kazanan işçisi, memuru, emeklisi, taşeronu, kadını, erkeği, genci ve yaşlısıyla ülkeyi yönetmeye hazır olduklarını ifade eden CHP İzmir Milletvekili Ali Yiğit,  “Taklitlerimizden sakınınız” diyerek gazetemizin sorularını yanıtladı.

Ülke gündemini CHP'nin belirlediğini ve bütün program ve projelerinin takip ve taklit edildiğinin altını çizen CHP'li Al Yiğit, “Sadece AKP değil, HDP ve MHP’de bizim vaatlerimizden esinlenmektedir. Biz vaatlerimizin ve projelerimizin sonuna kadar arkasındayız. Hepsinin tek tek hesabı yapılmıştır. Ama daha önce bize ‘kaynak nerde’ diye soranlar, ‘kaynak yok’ diyenler, bildirgemizde yer alan vaatlerle ilgili verdiğimiz kanun tekliflerini reddedenler, bugün aynı vaatlerde bulunmaktadırlar. Ancak AKP’nin hiçbir inandırıcılığı kalmamıştır. Çünkü bu ülkeye 13 yıldır bir tek çivi çakılmadığı gibi istihdam yaratan kuruluşlar da birer birer satılmıştır. Halkımız da bunun farkındadır ve 7 Haziran’da gereken mesaj verilmiştir. 1 Kasım seçimleri ülkemizin karanlıktan aydınlığa çıkışı için bir milattır. Biz CHP olarak ‘Önce Türkiye’ diyoruz. ‘Ülkeyi yönetmeye hazırız’ diyoruz. 1 Kasım seçimlerinde kazanan işçisi, memuru, emeklisi, taşeronu, kadını, erkeği, genci ve yaşlısıyla Türkiye olsun diyoruz. Ve son olarak ta taklitlerimizden sakınınız” diye konuştu.

“CHP'NİN SEÇİM BİLDİRGESİNİ KOPYALAYARAK SUNUYORLAR”

Türkiye'nin dünyada da sürekli itibar kaybettiğini, büyükelçileri kabul edilmeyen, ağırlığı ve saygınlığı olmayan bir ülke durumuna geldiğini belirten Ali Yiğit, “Bütün bunların sebebi izlenilen yanlış politikalardır. Ve ne yazık ki faturası bütün Türkiye’ye çıkartılmaktadır. Bunun farkında olan AKP panik halindedir. Bu nedenle 13 yıldır tek başına iktidarda ve her şeyi yapabilecek muktedirde oldukları halde yapmadıklarını bugün seçim vaadi olarak sunmakta ve göz boyamaya çalışmaktadırlar. Üstelik bütün bunları CHP’nin seçim bildirgesinden kopyalayarak, kendi seçim bildirgeleri gibi sunmaktadırlar” diyerek üzüntüsünü dile getirdi.
SEÇMENDE YORGUNLUK, YILGINLIK VE KIZGINLIK VAR

7 Haziran seçimleri ile 1 Kasım seçimi çalışmalarında  vatandaşların alan ilgisinde  ne gibi bir fark gözlemliyorsunuz? Sorusuna, “Çalışmalarımızda vatandaşta ilk gözlemlediğim bir bıkkınlık ve yılgınlık var, yorgunluk ve kızgınlık var, ‘5 ay önce seçim yapıldı ne değişecek’ gibi tepkiler alıyoruz. Geçmiş yıllarda yaşadığımız seçim heyecanı bugün maalesef yok. Ama in anların kafası net. Nereye kime oy vereceğini biliyor yani o konuda özellikle İzmir seçmeni için söylüyorum, kime oy vermeyeceğini çok iyi biliyor. Bu konuda biz çok umutluyuz ve çalışmalarımıza devam edeceğiz. Umutsuzluğa kapılmanın bir anlamı yok” sözleri ile yanıtladı.

“TÜM KATMANLARA DOKUNAN BİR BİLDİRGEMİZ VAR”

Seçmenlerinizin talepleri partinizin seçim beyannamesi ile örtüşüyor mu? Sizce partinizin seçim beyannamesinde eksik olduğunu düşündüğünüz  bir konu var mı?  Sorusuna ise, “Bizim 7 Haziran bildirgemizde de çok iyi bir bildirgeydi. 1 Kasım ile ilgili seçim bildirgemizde eksik gördüklerimizi ekledik ve yolumuza devam edeceğiz. Bildirgemiz Türkiye'nin tüm katmanlarına dokunan, sorunları çözmeye yönelik, iktidara hazırız. Bu duruşumuza diğer siyasi partiler de inandılar. Örnek verecek olursak ilk zamanlar AKP bize kaynağı nereden bulacaksınız diyorlardı, ama kaynağın da nereden bulacağımızı net bir şekilde ortaya koyunca kendileri de gördüler ki, bizim seçim bildirgemize yakın bir bildirgeyi kendileri de hazırladılar” diye yanıtladı.

“VATANDAŞ YOKSULLUK SINIRININ İYİLEŞTİRİLMESİNİ İSTİYORLAR”

Vatandaşın en çok talep ettiği şeyin ne olduğuna dair konuşan Yiğit, “İnsanlar öncelikle terörün, kanın ve gözyaşının durmasını istiyorlar. Ülkenin siyasi ve ekonomik yönden bir istikrara kavuşmasını istiyorlar. Yaşamlarının biraz daha iş ve aş yönünde düzelmesini istiyorlar. Vatandaşın ev, araba gibi talepleri yok en azından açlık ve yoksulluk sınırında olan insanlar durumlarının iyileştirilmesini istiyorlar. Dün Türk-Arap iş adamları derneğinin bir toplantısına katıldık. Dernek bir şeyler yapmaya çalışıyor. Yıllar önce Arap ülkeleri bizim için çok büyük bir pazar iken, bugün o ülkeler içine giremediğimiz, mal satamadığımız, ihracat yapamadığımız ülkeler haline geldi. Bu ülkeler ile yıllardır bir arada kardeşçe yaşadığımız ülkeler. Ama biz o ülkelere terör, gözyaşı, kan ihraç etmişiz” şeklinde değerlendirdi.

“CHP YÜZDE 30 CİVARINDA OY ALACAK”

1 Kasım’da, 7 Haziran seçimlerinden kesinlikle farklı bir sonuç ortaya çıkacağına inandığını belirten CHP'li Yiğit, “Öncelikle hatırlayalım AKP 7 Haziran seçimlerinde yüzde 10'a varan düşüşü ile başladı ve bu düşüş devam edecek. Önce aldıkları oyu da bulamayacaklar, daha da kötü bir sonuç alacaklar. Daha az bir milletvekili çıkaracaklarına inanıyorum. Cumhuriyet Halk Partisi'nin bu seçimlerde daha çok milletvekili çıkaracağına inanıyoruz. CHP bu seçimlerde yüzde 30 civarında oy alacağız. Diğer illerden gelen haberler de olumlu” dedi.

Eğer seçim sonrası bir koalisyon durumu söz konusu olursa hangi partiler bu koalisyonu yapar? Bu koalisyonun ömrü ne olur,  ülke geleceğini nasıl etkiler? Sorusuna, “AKP’nin 13 yıllık iktidarında halkımıza yanlışlarını ortaya koyduk, karşı çıktık. Ama bir gün geldi ülkenin gereksinimi karşısında kendimizi ortaya koyduk ve dedik ki önce Türkiye, sonra parti dedik. Biz ülke geleceği için AKP ile koalisyon yapmaya çalıştık. Bu koalisyon için birçok yol arayışını da yaptık. Sonuç olarak Sayın Recep Tayyip Erdoğan bu koalisyona müsaade etmedi ve çabalarımız boşa çıktı. Yine MHP ile yapmak istedik HDP'nin dışardan desteklediği bir muhalefetle bu 13 yılın hesabını soralım dedik, MHP ilk günde köprüleri yakıp önümüzü tıkadı ve hükümet olma şansını vermedi. Biz ülke için ne gerekiyorsa önce insan, önce Türkiye diyoruz partiyi en son olarak değerlendirerek çaba gösterdik. Seçim sonrası koalisyon durumu söz konusu olursa eğer biz iki yıllık bir süre değil 4 yıllık yüksek profilli bir hükümet düşünüyoruz. Ülkenin birikmiş binlerce sorunu var. Bunların çözülmesi gerekir. Örneğin terör başta olmak üzere eğitim, dış politika, ekonomi, siyaset,  gibi bekleyen sorunları normalleştirmemiz gerekiyor. Biz kararlıyız bu ülkenin sorunlarını çözeceğiz. Çözüm reçeteleri elimizde her şeyimiz hazır. Demokraside, Avrupa Birliği de bizim dönemimizde olacak. Üretimde ve paylaşımda bir denge sağlayacağımız bir hükümet yapmaya çalışıyoruz” diye konuştu.

Haber Merkezi