Bekinden, Şentop’a başkanlık yanıtı

MEHMET EMİN YENİAY/ANKARA

Prof.Dr. Necmettin Erbakan’ın en yakınında bulunan ve yıllarca dış gezilerinde danışmanlık ve  tercümanlık görevini yürüten siyaset adamı ve araştırmacı yazar Doğan Bekin, “TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Mustafa Şentop başkanlık sistemi konusunda sürekli olarak Prof.Dr. Necmettin Erbakan’a atıfta bulunurken, Erbakan’ın nasıl bir başkanlık sistemi istediğini ise ifade etmemektedir” dedi.

Erbakan’ın nasıl bir başkanlık sistemini istediğine dair bilgi veren araştırmacı yazar Doğan Bekin, “Prof.Dr. Necmettin Erbakan; TBMM Üye sayısının 550’den, 300’e indirilmesini, devlet başkanının halk tarafından seçilmesini öneriyor ama sonsuz yetkilere sahip diktatöryal anlayışlı ucu açık yetkilerle donatılmış değil, sınırlı yetkilere sahip, ülke ve millet çıkarlarını ön planda tutan önemli kararlarda ise, referanduma gidilmesini gerekli kılacak düzenlemelerin yapılması, seçim sisteminin yeniden düzenlenmesi, delege saltanatına son verecek ve vatandaşa karma liste yapma imkânı tanıyacak, İktidar değişikliğinde yüksek kademedeki memurların haklarına helal gelmeden, değiştirilmeleri imkânının sağlanması gibi birçok hayati konularda düzenleme yapılmasını öngören bir devlet başkanlığı çerçevesi ortaya koymuştur” dedi.

DÜŞÜNÜLEN SİSTEM UYGUN DEĞİL

Türkiye için düşünülen başkanlık sisteminin uygun olmadığını belirten Bekin, “Türkiye için öngörülmekte olan başkanlık sistemi ise, tamamen zıt söylemleri içermekte olup, TBMM’sinde temsil gücü olan farklı görüşteki partileri baraj vasıtasıyla Meclis dışına itecek ve Amerika'daki gibi çift parti tarafından temsil edilen ve diğer görüşleri TBMM dışında bırakmayı öngören anti-demokratik bir sistem öngörülmektedir. Bugün, bazı siyasi partilerin iç dokularına nüfus ederek bunları baraj gerisine itecek hamlelerin ardında Türkiye'de dual parti sisteminin yerleştirilmesi yatmaktadır. Aslında Erbakan'ın ortaya koyduğu devlet başkanlığı sistemi, AK Parti'nin ortaya koymaya çalıştığı sistemle taban tabana zıt olup, hiç bir şekilde örtüşmemektedir. Erbakan'ın öngördüğü sistemin uygulanabilmesi için partilerin ayaklarındaki yüzde 10'luk baraj prangalarının kaldırılması, kanunlardaki engelleyici hükümlerin ortadan kaldırılması, kişileri otoriter anlayışa sürükleyebilecek kişilerin çıkarlarını ön plana çıkarabilecek düzenlemeler yerine, milletin çıkarlarını gözetleyecek düzenlemelerin yapılması gerekmektedir. Kişileri ön plana çıkarabilecek her türlü düzenleme ile millilik ve yerlilikten bahsetmek mümkün değildir. Millilik demek, milletin iradesini yansıtan düzenlemelerle ancak mümkün olabilir” diye konuştu.

Haber Merkezi